Sanat terapisti Talyaa Vardar: “Tatminsizlik ve tıkanmışlıktan yakınan kişiler istediklerini yaşayamayanlar. Sanat terapisi o kişilere mutluluğu yakalamaları için yardımcı oluyor”
Geçtiğimiz hafta sonu Çeşme, Alaçatı’daki Aladi Butik Otel’de, Flow Coaching International Koçluk Okulu Akademik Direktörü ve Sanat Terapisti Talyaa Vardar
ile terapideydim. İsviçre’de sanat terapisi mastırı yapan Vardar,
şu anda birçok firmanın üst düzey yöneticileriyle çalışıyor.
Vardar’a sadece soru sormakla yetinmedim, hastalıklarda ve travmalarda da başvurulan sanat terapisinin ne olduğunu deneyimleyerek de öğrendim.
Sanatla terapinin diğer terapi yöntemlerinden farkı ne?
Psikoloğa gittiğinde konuşarak hallettiğin sorunları burada resim, müzik, seramik çamuru, kil gibi sanatsal ve yaratıcılık içeren malzemeleri kullanarak bazen de dans gibi bedensel aktiviteleri devreye sokarak ortaya çıkartıyor ve çözümlüyoruz.
Kişi belirli bir sorunla başvurduğunda öncelikle ne yapıyorsunuz?
Örneğin uzun süredir midesi ağrıyan birinde önce o ağrının bedende yarattığı duyguyu buluyoruz. Bu duygu korku,
stres veya devam eden bir kaygı olabilir. Sonra o duygunun aslında neden kaynaklandığını bulmaya çalışıyoruz. Ya da midedeki ağrıyı çizdirip o resimdeki semboller üzerine konuşmaya başlayabiliyoruz.
“Hayal ederek felcini iyileştirenler var”
Belirli sembol veya renklerin özel anlamları var mı?
Bu anlamlar kişiye göre değişiyor ama genellemeler yapılabiliyor. Örneğin çok kahverengi veya çok kalın, koyu, siyah, köşeli çizimler korkudan kaynaklı bir mide ağrısını; kıpkırmızı ve yoğun çizimler ise kişinin içindeki yoğun bir öfkeden veya aşk acısından kaynaklanan bir mide ağrısını ifade edebiliyor.
Ağrının sebebini bulunca ne yapıyorsunuz?
Ağrının sebebini bulmak aslında duyguyu bilinçaltından çıkarmak demek. Ortaya çıkarılan o negatif duygunun yerine kişinin koymak istediği olumlu bir duygu belirliyor ve onu koyuyoruz.
Peki bu duyguyu nasıl koyuyorsunuz?
O olumlu duyguyu hayal olarak canlandırıp gerçekten yaşıyormuş gibi yaparak zihinde modellemeniz gerekiyor. Kaliforniya Üniversitesi’nde yapılan araştırmalar, beynin görsel imgelerle gerçekliği bir tuttuğunu ortaya çıkardı. Felçliyken sürekli yürüdüğünü hayal ederek kendini iyileştiren insanlar var. Çünkü yürüdüğünü hayal ederken, beyninde yürümeyle ilgili bölgeleri harekete geçiriyor. Aynı şekilde basketbolcular hayali antrenman yaptığında gerçek antrenmanlarda kaslarını etkileyen nöronların harekete geçtiğini buluyorlar.
“Yeterliyim dedi ve 67 kilo verdi”
ilo sorunu olan kişiler de bu terapiden faydalanabilir mi?
Bir danışanım 100 kilonun üzerindeydi. Hep çok keskin çizgiler çiziyordu. “Kime karşı sinirlisin?” dedim. Ona çok müdahale ettikleri için ailesine kızdığı ortaya çıktı. Kendisiyle ilgili düşüncelerinin de hep negatif olduğunu fark etti. Çünkü hep “Ben güzel değilim, yapamam, mutlu değilim” gibi cümleler kuruyordu. Bu kötü hislerinden kurtulmanın yolunu yemeklerde buluyordu.
İyi olduğu yanlarını fark etmesine, hayatındaki olumlu yanları görmesine yardımcı oldum.
“Ben yeterliyim aslında” dedi
ve bir yılda 67 kilo verdi.
Resimle travmalar da ortaya çıkarılabilir mi?
Ben travmalarla çalışmıyorum ama sanat terapisi bu alanda kullanılıyor. Çünkü konuşarak çok zor ifade edilebilecek şeyler çizerek daha kolay anlatılıyor.
Size en çok ne söyleyerek başvuruyorlar?
Yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, tatminsizlik ve tıkanmışlıktan yakınıyorlar. Derinleştiğin zaman aslında kişinin istediklerini yaşayamadığı ortaya çıkar. Bu durumda, gerçek potansiyellerini yaşayabilme ve mutluluğu yakalayabilmelerinin önündeki engelin ne olduğunu
ve nasıl kaldırılacağını birlikte açığa çıkarıyoruz.
“Bağırın ve ağrınızı azaltın”
* İlişki sorunlarında sanatla terapi kullanıldığında; ilişkinin nasıl olduğu, kimin baskın olduğu, gerçek hayalinin
o adam ya da o kadın olup olmadığı ortaya çıkıyor.
* Bir hedefin peşine takılmış, kariyer ve sonuç odaklı olan ama hayatta hiç “Ben kimim ve ne seviyorum?” diye kendilerine sormamış plaza insanlarında kendi içlerine dönebilmeleri için yazıyla terapiden yararlanılıyor.
* Müzikle terapi mide, omuz, baş ağrısı gibi ağrılarda işe yarıyor. Kişiden ağrısına bir ses vermesi isteniyor. O sesi yüksek sesle tekrar ettikçe ağrısını dışa vurmuş oluyor ve ağrı zamanla azalıyor. “Aaah, eeeh” diye bağırmak ise sıkıldığınız, bunaldığınız anlarda olumsuz duyguyu gideriyor.
* Mutsuz bir kişiye “Beni taklit et” diyorum ve kahkaha atıyorum. O güldükçe beynine “mutluluk” mesajı gidiyor. Bunu sürekli tekrarladığında o “mutluluk” mesajı mutluluk hormonuna dönüşüyor.