Murat Özken

Murat Özken

murat.ozken@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

“TÜRKİYE’NİN üçüncü büyük kentinde yaşıyorum” diyebiliyor musunuz?
Sokaklarınız örneğin...
Kısacık bir yağmurda sular altında kalıyor mu? Ya da yeterince temiz mi?
Ya kaldırımlarınız? Onlar nasıl?
Altyapı problemleriyle karşılaşıyor musunuz sık sık?
Ben mesela; Karşıyaka’da yaşıyorum.
Bu soruların hiçbirine ‘olumlu’ cevap veremiyorum.
İzmir’in incisi denilen, Türkiye’nin sayılı çağdaş yaşam noktaları arasında gösterilen Karşıyaka’da...
Daha hala o kadar çok asfaltsız, kötü asfaltlı, köstebek çukurlarıyla dolu sokak, bozuk kaldırım var ki...
Diğer ilçelerin de farklı olmadığını biliyorum.
Sebep ne?
Sebep, kötü yönetilmemiz; kaynakların doğru ve etkin kullanılmaması.
Bunun öncelikli sorumlusu, tabii ki Büyükşehir Belediyesi...
Büyükşehir Belediyesi, büyük parayı yönetiyor.
Hazine’den gelen kaynağın yanı sıra...
Hizmet etsin, yatırım yapsın diye, 30 ilçenin İller Bankası paylarının yüzde 40’ı da her ay tıkır tıkır Büyükşehir kasasına giriyor.
İyi de nerede bu paralar? Hani karşılığı?
Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’la sohbet imkanımız oldu.
“Bu paraların hesabı sorulmalı; ama soramıyoruz” diyor Karabağ.
Koskoca kentte tüm yetkilerin Büyükşehir Belediye Başkanı’nda toplandığından yakınan Karabağ, “İlçe belediye başkanları, her iş için kuyruk gibi Büyükşehir Belediye Başkanı’nın peşinden koşmak zorunda. Mecbur muyuz buna?” diye soruyor.
“Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki komisyonların hali içler acısı; ilgili/bilgili adam eksiği had safhada” diyor.
Karabağ, kent ve yatırım planlarının ilçe belediyelerine danışılmadan hazırlandığını, bunun da çoğu kez amaca hizmet etmekten uzak kaldığını söylüyor.
Büyükşehir Belediyesi’ne sadece geçen yıl 20 milyon TL aktardıklarını...
Bu kaynağın karşılığını kesinlikle almadıklarını...
Benzer sıkıntıyı tüm ilçe belediyelerinin yaşadığını dile getiriyor.
Bayraklı Belediye Başkanı’nın, kulak verilmesi gereken bir önerisi de var...
“İlçelere yönelik yatırımlar, hizmetler, ilçe belediye başkanlarıyla planlanmalı, taahhüt altına alınmalı. Sene sonunda da Büyükşehir Belediyesi’yle mahsuplaşılmalı” diyor.
Mantıklı değil mi?
Bence gayet mantıklı; olmalı...
Vatandaş olarak ben, 25 yıldır yaşadığım ilçede, tatmin eden hizmet göremiyorum.
Siz görüyor musunuz?

Vizyon eksiği
HASAN Karabağ...
Bu kentin bir ilçesinin belediye başkanı...
Bürokrasiyi, hizmeti, işleyişi, başkanlardan daha iyi bilecek biri olabilir mi?
Karabağ, işlerin yavaş yürüdüğünü, sebepsiz yere zaman kaybedildiğini söylüyor.
Bayraklı, plansız kentleşmenin en bariz olduğu ilçelerden biri.
Hani o ağızlardan hiç düşmeyen ‘kentsel dönüşüm’e en çok ve en acil ihtiyaç duyan ilçelerden biri...
Altınyol’un sağ tarafında kalan F.Edip Baksi, Cengizhan ve Alparslan mahallelerine yönelik ‘dönüşüm’ projesi hazır.
Tüm teknik çalışmalar yapılmış, bölge sakinleriyle görüşülmüş, proje anlatılmış, rızaları alınmış...
Eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın’ın uyguladığı ‘Dikmen Vadisi’ projesinin benzerini hayata geçirecekler.
Gecekondu tipi evler yıkılacak, yerlerine kat karşılığı toplu konutlar yapılacak.
Yüksek katlı yapılaşmayla birlikte, parklar, sportif ve sosyal tesisler için de bol bol alan kazanılacak.
Yani o çirkin görüntü tarihe karışacak.
Karabağ, her şeyin hazır olduğunu, aylardır Büyükşehir Belediyesi’nden ‘olur’ beklediklerini söylüyor.
“Neden onay gelmiyor” diyorum.
Cevabı, İzmir’i yönetenlerin, İzmir’e bir numara küçük geldiğini, vizyon eksiğini gözler önüne seriyor:
“Çünkü Başkan Aziz Kocaoğlu’nun bürokratları ‘Zor, olmaz bu iş’ diyorlar; Başkan’ı da buna inandırıyorlar. E o zaman bırakalım böyle kalsın bu kent, bizim ne işimiz var?”