Türkiye’nin en güzel dağlık alanlarından Fırtına Vadisi’nde düzenlenen Kaçkarfest’le doğanın içinde yoga, konser, söyleşi, atölye ve horonlarla dopdolu bir program sizi bekliyor.
Yaz bitmedi henüz ve son günlerinde en acımasız sıcaklarla gösteriyor yüzünü. Ne zaman çok sıcak olsa aklıma ne gelir biliyor musunuz? Fırtına Vadisi’nin insanın içini serinleten, gerçek anlamda nefes aldıran o muhteşem doğası.
Fırtına Vadisi Karadeniz’in bozulmamış ender yerlerinden ve dünyada koruma öncelikli 200 ekolojik bölgeden biri. Henüz yaz bitmeden, burnunuzu dışarı bile çıkartamayacağınız yağmurlar başlamadan önce harika bir festivalle sizleri konuk etmek istiyor Fırtına Vadisi: Kaçkarfest.
Karadeniz’deyseniz rotanızı mutlaka Çamlıhemşin yöresine çevirin ve 1 Eylül’e kadar bu fırsatı değerlendirin. “Çadırını kap da gel… Kaçkar’da nefes al” diyen Kaçkarfest 3 gün süreyle doğa tutkunlarını ağırlayacak. Trabzon’dan 3 saat mesafede bulunan Fırtına Vadisi’nin tam kalbinde yer alan muhteşem kamp alanında doğa yürüyüşleri, yoga yapacak, konserler izleyecek, çeşitli söyleşiler ve atölyelerden ilginizi çekene katılabilecek, isterseniz horon öğrenebileceksiniz.
Gün geçtikçe sayıları artan doğa kampları ve festivallerin yanında Kaçkarfest yıllardır yapılan hoş bir etkinlik. Fırtına Vadisi’nin eşsiz doğasında inanılmaz güzellikteki şelaleler, yaylaların en güzelleri, yaşlı ormanlar, Karadeniz’in doğasına tam anlamıyla uyan hırçın dereler, sayısız rengârenk çiçek ve elbette edineceğiniz muhteşem dostluklar, sizi bekliyor bu festivalde.
Outdoorcu ya da karavancıysanız işiniz kolay ama değilseniz mutlaka yanınıza almanız gerekenler listesini buraya bırakıyorum: Çadır, uyku tulumu, mat, kafa feneri, yağmurluk, yürüyüş botu ya da yedek spor ayakkabı (yağmur ihtimalini göz önünde bulundurun), ince ve kolay kuruyan yedek pantolon, akşam için polar, yürüyüşlerde kullanmak için küçük sırt çantası, mayo ve şort, yürüyüş için baton (yürüyüş sopası), telefonunuz için yedek batarya, kişisel temizlik malzemesi ve özel eşyalar.
Sanat, doğa ve spor iç içe
Bu festivalde rafting ve zipline etkinlikleri dışında bir harcama yapmıyorsunuz, her şey dahil. Bu muhteşem fırsatı kaçırmayın derim. Her yıl tekrarlanan bu festival sizde bağımlılık yaratacak. Hele hele akşamları yanan kamp ateşinin etrafında oturduğunuzda ve yerel sanatçıların konserlerini dinlediğinizde, sanatın, doğanın ve sporun iç içe geçtiği bu en güzel doğaya sahip yöreden ayrılmak istemeyeceksiniz.
Benim gerçekten nefes aldığımı hissettiğim ve size de her zaman hararetle önerdiğim Kaçkarlar’dan gelen Fırtına ve Hala derelerinin oluşturduğu bu doğa harikası, Çamlıhemşin’in yukarı kısmında yer alan Fırtına Vadisi’ne eminim bu kısacık zamanda doyamayacaksınız. Eğer dönmek istemezseniz, kalın derim. Çadırınız ya da karavanınızla gitmişseniz hele, kalın. Burada pansiyon olarak kullanılan muhteşem Fırtına Konakları’nda da kalabilirsiniz.
Eğer Kaçkarfest’e katılıyorsanız elbette kimi kolay kimi zorlu bayağı doğa yürüyüşü yapacaksınız. Pek çok yaylaya çıkacak ve yürüyeceksiniz. Ben gene de festivali kaçırıranlara ya da bu günlerde Fırtına Vadisi’nde bulunacak olanlara önereyim: Ayder, Ovit, Pokut, Samistal, Palovit, Elevit, Verçenik yaylaları için şimdi en güzel zaman. Pokut Yaylası özellikle çok revaçta. Muhteşem manzarası, bulutların sürekli yayla üzerindeki oyunları fotoğraf tutkunlarına, çeşitli yürüyüş yolları da yayla yürüyüşü sevenlere bulunmaz fırsatlar sunuyor. Yörenin pansiyonları da gerçekten eşsiz. Samistal ve Gito gibi yüksek yaylalar yürüyüş veya fotoğraf tutkunları için ideal. Konaklamayı bence buralarda unutun. Gito’da bu konuda çok az imkan var. Samistal’de yok. Aslında pek çok otel ve pansiyonla bayağı imkân sunan az yerlerden biri olan Ayder yaylasında da şifalı kaplıcalara girebilir, yaylalara yürüyüşler yapabilir, şelaleleri izleyebilirsiniz.Yaza nefes alarak veda edin.