Öldüren cazibe

Zülfü Livaneli

ÜNLÜ filmi görmüş müydünüz?
Hani Glen Close ile, Michael Douglas'ın oynadığı ve orijinal ismi Fatal Attraction olan aşk ve tutku filmini...
Bizde Öldüren Cazibe adıyla gösterildiğinde rekorlar kırmıştı.
Bugünlerde nedense durup durup bu film aklıma geliyor.
* * *
FİLMİN birçok yeri aklımdan çıkıp gitmiş.
Yalnız son sahneler olduğu gibi durmakta.
Hani ailenin başına bela olan Glen Close'u, yani o ihtirastan çıldırmış güzel kadını öldürürler, cansız bedenini küvette bırakırlar ve "Nihayet bu kabus bitti!" diye rahatlayıp birbirlerine sarılırlar ya...
Öldü sandıkları kadın nasıl dirilip sivri pençeleriyle üzerlerine saldırıvermişti.
Sinemalarda seyircinin yüreğinin hopladığı andı bu.
Çünkü kadının aileye çok zararı dokunmuştu. İhtirasına gem vuramayan ve amacına ulaşmak için her yolu denemekte sakınca görmeyen çılgın kadının aradan çekilmesi en iyi çözümdü.
Kadının yok olmasıyla karabasan ortadan kalkacak ve aile normal yaşamına dönebilecekti.
Ama her seferinde tam "Bu iş oldu. Kadından kurtulduk!" dediklerinde bir yolunu bulup tepelerine binmişti.
Sonsuz bir inadı vardı güzel kadının.
Sınırsız bir ihtirası, sıfıra yakın bir ahlak anlayışı ve karşısına çıkan her sorunun üzerine lokomotif gibi yürüme irade ve enerjisi vardı.
En sonunda çaresiz kalıp yaşamına son vermişler ama o, karanlıklar ülkesinden bile geri gelmeyi bilmiş ve hiç kimsenin beklemediği bir anda, sivri pençelerini geçirip, çılgın kahkahasını gökyüzüne salabilmişti.
* * *
DÜNYADA insanlar sadece kendi istekleri ve başarıları doğrultusunda yaşayamazlar.
Herkeste bir ego vardır, ama bu ego sınırsız bir güce kavuşmamalı, insancıl bir kültürle, dostlukla, fedakarlıkla, sevgiyle dengelenmelidir.
Ötesi zaten boş bir çabadır.
"Ayna ayna söyle bana benden güzel, benden güçlü birisi var mı bu dünyada?" demenin sonu yoktur.
Hele "Allah beni bu sıradan kulları yönetmem için gönderdi." büyüklenmesi çok zararlıdır.
Tasuvvuf da bunu öğretir bize, felsefe de, insanlığın büyük kültürü de.
* * *
FİLMDEKİ ölüm shnesini anlatmak bir metafordur, bir simge, bir benzetmedir.
Hiç kimsenin ölmesini istemediğimiz gibi tam tersine herkese uzun ve sağlıklı bir ömür dileriz.
Ancak bazı siyasiler de siyasi ölümden geri dönebilirler.
Hiç beklenmedik bir anda karşımıza çıkıp, her şeyi allak bullak edebilirler.
* * *
NEDENSE bugünlerde durup durup Öldüren Cazibe filmini hatırlıyorum.
Özellikle de son sahnesini.
Ve neler olup biteceğini müthiş merak ediyorum.

Yazara Emaillivaneli@milliyet.com.tr