Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu yıl Davos’ta en fazla dikkati çeken şeylerden biri Batı’dan ve Doğu’dan gelmiş olan katılımcıların davranış farkı. Batılılar kaygılı, Doğulular umutlu.
Küresel krizden önceki yıllarda, küreselleşmenin yarattığı fırsatları anlatan ve kendilerinden emin bir edayla ortalıkta dolaşan Batılı katılımcılar şimdi çok farklı bir havada. Bu kez küreselleşmenin uzantısında gündeme gelen devasa sorunların nasıl aşılacağı konusunda güvenilir bir yol haritasına sahip olmamanın ezikliği içinde toplantılara girip çıkıyorlar.
Geçen yıl Davos’a da damgasını vuran panik havasının bu yıl aşılmış olması, ABD’de ve Avrupa’nın birçok ülkesinde resesyondan büyümeye geçişin başlaması bile onları yeterince rahatlatmış değil. Çoğu, eski güzel günlere dönmenin kolay olmayacağının farkında. Her an gündeme gelebilecek bir kötü haberin iyileşme belirtilerini tersine çevirebileceği endişesini taşıyorlar.

Yunanistan bombası
Yunanistan’ın içine düşmüş bulunduğu durum bu endişelerin yersiz olmadığını düşündürüyor. Avrupa Birliği’nin (AB) üyesi olan ve Avrupa’nın parası olan euro’yu kullanan Yunanistan’ı kurtarmak için devreye girmek zorunda kalacağını düşünenlerin sayısı hızla artarken Yunanistan’ın ardından İspanya’nın, İrlanda’nın ve Portekiz’in de desteğe muhtaç hale gelmesi halinde AB’nin ne yapacağı sorgulanıyor.
Yunanistan olayı AB’nin üyelerini izleme ve uyarma konusunda ne kadar yetersiz olduğunu açığa çıkardığı için de kaygı verici bir örnek. Üye ülkelerin kamu açığı/GSYH oranı % 3’ü geçtiği zaman devreye girmesi gereken AB’nin uyarı mekanizmasının Yunanistan’ın kamu açığı/GSYH oranı % 12’yi aşarken devreye girmemiş olması AB’nin ve euro’nun geleceği konusunda yeni kuşkulara zemin hazırlıyor.

Türkler de kaygılı
Türkiye’de aklı başında herkese bıkkınlık veren “IMF geldi-gelmedi” muhabbetiyle “komplo-darbe” senaryolarının dışına çıkıp, yön gösterici sinyaller almak umuduyla Davos’a gelmiş olan Türk işadamları ve iş kadınları da biraz düş kırıklığına uğramış durumda. Daha çok Batılı şirketlerle iş yapan, Batılı bankacı ve işadamlarıyla diyalog içinde olan Türk iş dünyasının temsilcileri, onlardan geleceğe yönelik güvenilir sinyaller almanın şu an için mümkün olmadığını anlayarak bu yılı da el yordamıyla yön bulmaya çalışarak geçirmenin hesabını yapıyor.

Asyalı gözler gülüyor
Buna karşılık ortalığa gülücükler saçma konusunda çok da cömert olmayan Çinlileri kendi aralarında gülüşüp şakalaşırken yakalamak için fazla çaba harcamanız gerekmiyor bu yıl. Kendilerinden emin bir halde toplantılara girip çıkıyorlar, hiçbir lafın altında kalmıyorlar. Krizin etkilerine karşın hızlı ekonomik büyümeyi sürdüren Çin’den Hindistan’dan, diğer Asya ülkelerinden Davos’a gelen devlet görevlilerinin ve iş adamlarının davranışlarında, geleceğe umutlu bakabilmenin yarattığı farkı görebiliyorsunuz.