“Mantık sizi A’dan B’ye, halay her yere götürür” sözü Mahmut Tuncer’e ait.
Söz değil aslında, bir şarkının başında, yarısı Türkçe yarısı İngilizce yapılmış bir anonsun son cümlesi.
Dinlerken eğleniyor da insan, okullarda çocukların önüne konması muhtemel bir kitabın içine girmesi garip geldi hepimize...
Tepkiler artınca, “Ders kitabında değil, bizim tavsiye listemizde yer almayan bir yardımcı kitapta var bu cümle” diye açıklama yaptı Milli Eğitim.
Kusura bakmasınlar, bu ülkenin tüm okullarında okutulan, kaynak ya da yardımcı, fark etmez, her kitap Milli Eğitim’in sorumluluğunda olmalı.
Özellikle de bazı şirketlerin okullara maddi yardım yaparak öğrencilere ürünlerini tavsiye ettirdiği bir dönemde.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, en fazla kredi açılan, beklentinin çok büyük olduğu bir makamda oturuyor.
On sene sonra, kimse, tavsiye edilmeyen yardımcı kitap falan hatırlamaz.
Bir bakarsınız, Selçuk’un dönemi, “Kitaplarda, Mustafa Kemal Atatürk’e dair bilgilerin azaldığı, Mahmut Tuncer’in gırgır olsun diye söylediği cümlelerin ise kitaplara girdiği Bakan” diye anılmaya başlar.
Sayın Bakan bu haksızlığı kendine yaptırmaz, ayrıca lise mantık kitabı ya da testini bu şekilde hazırlayan yayınevinin de yetkinliğini sorgular diye umuyorum...
EVDE ET Mİ YAPIYORUZ?
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, ülkemizde büyükbaş hayvan sayısı arttı ama et ve süt üretimi azaldı.
Demek ki çiftçilerimiz hobi olarak besliyorlar 17 milyon civarı sığırı.
Şaka bir yana, bu senenin ilk 6 ayında peynir üretimi yüzde 14, ayran üretimi de yüzde 8 civarında geri gitti.
Hadi insanlar ayranı evde yapıyorlar diyelim.
Et üretimi de ilk 6 ayda 500 bin tonun altında kaldı ve yıl sonu 1 milyon tonun altında olma ihtimali çok kuvvetli. Bir ülkede hayvan sayısı arttığında ya süt ya da et üretimi artar, başka türlüsü imkânsız.
Biz de ikisi birden geri gittiğine göre ya istatistik bilgisinde hata var ya da tıpkı ayran gibi, evlere hayvan hücresinden yapay et üretilen laboratuvarlar kuruldu.
SANİYELERLE KERİMCAN DURMAZ
Kerimcan Durmaz yurt dışına mı gitti, perşembe günü yayıldı.
Erdal Acar Kerimcan Durmaz’ı siteden mi kovdu, cuma günü konuşuldu.
Kerimcan Durmaz New York’ta bir lokanta sırasında görüldü, cumartesi dolaşıma girdi.
Reklam kampanyası olabilir de olmayabilir de bilmiyorum ama geçen hafta kaç dakika ayırdık Kerimcan Durmaz haberleri yazmaya ve okumaya?
Aklımızda bulunsun, her 11 saniyede bir, bir anne ya da bebek ölüyor bu dünyada.
Her 20 saniyede bir, bir insanın kan bağışına ihtiyacı oluyor.
Her 30 saniyede bir, kadınları aşağılayan bir mesaj paylaşılıyor Twitter’da.
Her 40 saniyede bir, bir kişi intihar ediyor dünya üzerinde.
Zamanımız sonsuz değil, saniyelerimizin kıymetini bilelim diye yazdım...
BUNUNLA ÖVÜNMEK OLMAZ
Silahlarıyla havaya ateş açan, lüks araçlı, E-5 yolunu trafiğe kapatacak gözü dönmüş şehir magandalarını 5 gün sonra yakaladı polis.
Sosyal medyada oh yakalandılar falan diye bir sevinç, bir övgü dizisi, sonu gelmiyor.
Arkadaş bu adamların beş gün sonra değil, havaya ilk mermiyi sıktıkları an yakalanmış olmalarını dilememiz gerekiyor aslında.
