Kasımpaşa, Oya Abla, Cumhurbaşkanı
Kasımpaşa’da Oya Kayacık kim diye sorsanız herkes bilmez ama Oya Abla derseniz herkes tanır.
Oya Kayacık, Robert Kolej mezunu, konakta büyüyen, Suna Koç’un sınıf arkadaşı, yokluk nedir bilmeden büyümüş birisi.
Oya Abla, Kasımpaşa Çocuk Yuvası’na tüm hayatını, 60 yılını adamış, tiyatroya gittiği bir gece, bazı çocuklar patatesten zehirlenince, geceleri de yurtta kalmaya başlayacak kadar fedakâr bir kadın.
Oya Kayacık hiç evlenmedi, çocuğu yok.
Oya Abla, 61 yılda binlerce çocuk yetiştirdi, Türkiye’nin en çok çocuğu olan annesi.
Oya Kayacık, ailesinden gelen servetin bir kısmını çocuklara bağışlayıp, yaşamına devam edebilirdi.
Oya Abla, Kasımpaşa Çocuk Yuvası’na tüm zamanını verdi, kendisi için istemeyeceği şeyleri çocukları için istedi, finansman buldu, her kuruşu son derece dikkatli harcadı.
Oya Abla, Oya Kayacık, geçen hafta, 80 yaşında aramızdan ayrıldı.
Cumhur- başkanı Erdoğan’ın tanıdığını ve sevdiğini biliyorum Oya Abla’yı.
Şimdi tüm Kasımpaşa’nın isteği, inşaatı devam eden Kasımpaşa Çocuk Yuvası’na Oya Abla’nın adının verilmesi.
Bu tercih, sadece bir vefanın gereği değil, aynı zamanda idealist olmanın, kendini adamanın da bir nişanesi olacaktır gelecek nesiller için.
O yüzden, Çocuk Esirgeme Kurumu, inşaatın bitmesini beklemesin, bugünden Oya Kayacık Çocuk Yurdu tabelasını koysun oraya...
Türkiye nasıl kurtulur?
Batman’ın Gercüş ilçesine bağlı bir köyde 15 yaşındaki bir kız çocuğunun hamile kaldığı anlaşıldı.
Sosyal medyada, bu kız çocuğuna aralarında devlet görevlilerinin de olduğu 27 kişinin tecavüz ettiği iddia edildi.
İddianın sahibi Türkiye’de erişime kapalı olan Jinnews adlı bir site, sitenin iddiası sosyal medyada yayıldı.
Jinnews, kadın odaklı bir site, ana sayfada “İsyanı Devrime Dönüştüren Kelebekler” diye bir dosya yapmışlar ve o dosyada Öcalan fotoğrafları da kullanmışlar, yani sadece kadın mücadelesi değil verdikleri mücadele.
Her neyse, aralarında uzman çavuş, korucu gibi kamu görevlilerinin de olduğu 27 tecavüzcü iddiasını BBC Türkçe araştırmış.
Küçük kızın avukatıyla konuşmuşlar, avukat, şikâyetçi oldukları iki kişi olduğunu, bu iki kişinin aynı köyde oturduğunu, küçük kızın ifadesinde kendi rızasıyla ilişkiye girdiğini ama yaşı küçük olduğu için sanıkların yargılanacaklarını anlatmış.
Küçük kızın şikâyetçi olduğu iki kişiden biri tutuklu, diğeri şu an askerlik görevini yapıyormuş.
Batman Barosu da aynı bilgileri vermiş BBC’ye.
Dosyada gizlilik kararı var, Türkiye’de küçük çocuklara yönelik her cinsel saldırıda benzer kararlar alındığını, sık sık imzalamak zorunda kaldığım yayın yasaklarından dolayı biliyorum, Batman’da olması şüphe etmeye yeterli sebep değil.
Gelelim Türkiye nasıl kurtulur başlığına...
Mesela olayı gündemde tutan HDP’li vekiller kendi milletvekilleri olduğu dönemde Tuma Çelik’in bir kadına tecavüz ettiği iddialarının üzerine de aynı kararlılıkla gittiğinde,
Muhafazakâr kesim, Konya’daki yatılı bir Kuran kursundaki tecavüz olayında tepki vermemiş ama en son yaşanan, 12 yaşındaki kız çocuğuna cinsel taciz işinde seslerini yükseltmişlerdi. Benzer her olayda, cinsel saldırının olduğu yere, kuruma, bakmadan konuyu gündemde tuttuklarında, lanetlediklerinde,
Kadınlara yönelik suçlarda üst üste basın açıklamaları yapan CHP’liler, kendi üyeleri tecavüz suçuyla tutuklandığında, sessiz kalmak, haber yapılmasını engellemeye çalışmak yerine, tecavüzcüyü afişe ederek aralarından attıklarında,
Türkiye bir başka ülke haline gelecek...
Sevmek bilmeyi gerektirir
Lefkoşe diye bir yer hiç olmadı, Lefkoşa o şehrin adı, 46 yıldır halen yanlış yazanlar var.
Magosa diye de bir şehir yok, Mağusa o yerin adı ama doğru söylendiğine ya da yazıldığına çok az şahit oldum.
Haydar Aliyev değil Azerbaycan’ın kaderini değiştiren adamın adı, Heydar Aliyev doğrusu,
Azerbaycan’da yaşayanlara Azeri diyoruz ya, öyle bir halk da yok aslında.
Azerbaycan Türkü doğru tanımlama ve biz onları Azeri diye tanımlarken Türk kimliğini ellerinden almış oluyoruz.
Çocukken öğrendiğimiz, “Gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüzdür” şarkısı kadar romantik değil hayat.
En azından doğru isimleri doğru tanımlamaları bilmek gerekiyor eğer gerçekten seviyorsak...
Coğrafya değişirken Kuzey Kıbrıs
“Artık ABD’nin lider olmadığı bir dünyada yaşıyoruz” sloganını bu sene daha çok tekrar ettik.
Tek değişim bu değil ama...
Rusya Belarus’ta ve Moldova’da kaybetti, arka bahçesinin parçası gördüğü Kırgiztan’da da...
Libya’da nihai amacına ulaşamayan, Suriye’de göreceli daha başarılı olan bir Moskova artık.
Dünya değişiyor ya, bu durum Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti açısından da farklılıklar getirebilir.
ABD karşı olsa da iki devletli bir çözüm seçeneği daha fazla taraftar bulabilir mesela.
Prof. Dr. Hasan Ünal Hoca bu işlere kafa yoran isimlerden biridir, Bakü’deki zafer kutlamalarına keşke KKTC Cumhurbaşkanı da davet edilse ve konuk Cumhurbaşkanı protokolüyle ağırlansa dedi Hoca.
Fransa’nın hem bir numaralı Ermenistan destekçisi hem de barış görüşmeleri adına kurulan Minsk Grubu’nda eş başkan olduğu bir dünyada çok anlamlı olabilir böyle bir davet.