Yorum KDP liderinin öteden beri Türkiye'yi çok rahatsız eden, hatta öfkelendiren laflar ettiğini biliyoruz. Örneğin Barzani bundan önceki demeçlerinde Türkiye'nin PKK'ya yönelik bir müdahalesine karşı çıkacağını, Ankara'nın Kerkük konusunda müdahale etmesine izin vermeyeceğini, hatta hiçbir gücün Kuzey Irak'ta bağımsız bir Kürdistan'ın kurulmasına engel olamayacağını açıkça söylemekten çekinmemiştir.Son olarak "El Arabiya" televizyonuna verdiği mülakatta Barzani bu bilinen görüşlerini tekrarladı; ama buna ek olarak çok önemli -ve çok kışkırtıcı- bir laf daha etti: "Eğer Türkiye Kerkük'e karışırsa, biz de Diyarbakır'a karışırız" şeklinde bir tehditte bulundu.İşte bu yeni ifade, Barzani'nin nasıl bir strateji geliştirmekte olduğu ve tehditlerini savururken neyi amaçladığı ve neye güvendiği hakkında bir fikir veriyor. Kuzey Irak'taki Kürt yönetiminin başı Mesud Barzani bir kez daha ateşle oynadı. Hem de bu sefer bu ateşi kökünden körüklemeye kalkışmakla... Evet, Barzani Türkiye'ye bu şekilde meydan okurken, neye veya kime güveniyor?Çeşitli olasılıklara bakalım:1) Bir hayli güçlendiği söylenen kendi peşmerge kuvvetlerine... Herhalde Barzani peşmergelerin TSK'yla boy ölçüşecek durumda olmadığını biliyordur... Dolayısıyla bu akla yakın bir olasılık değil.2) İyi ilişkiler içerisinde bulunduğu ABD'ye... Bu bir ölçüde doğrudur, yani Barzani böyle bir güven duyuyordur. Ama bu güven de bir Türk müdahalesi halinde ABD güçlerinin onun yardımına koşmasa dahi, olanlara seyirci kalacağı fikrinden kaynaklanıyor. ABD sözcülerinin ikide bir Türkiye'nin Kuzey Irak'a karşı tek başına askeri operasyon düzenlemesine karşı olduğunu belirtmesi de ona cesaret veriyor olsa gerek...3) Türkiye'nin mevcut koşullarında müdahale etmeyeceğine güvenmesinden... Bu en güçlü olasılık olarak görünüyor. Barzani gerek Türkiye'deki siyasi şartlar, gerekse uluslararası konjonktür ve Irak'taki durum dolayısıyla Türkiye'nin kendisine (ve Kuzey'deki Kürt yönetimine) karşı "bir şey yapamayacağı" kanısını taşıyor.Bu bağlamda en tehlikelisi, Barzani'nin şimdi Türkiye'yi "içinden vurmak" gibi bir düşünceye sahip olmasıdır. Son demecinde Diyarbakır'ı telaffuz ederek ortaya attığı tehdit, onun art niyetlerini ortaya koyuyor. Kime güveniyor? Saydığımız bu olasılıklar, Barzani'nin hayallerini gerçekleştirmek için nelere güvendiği ve ne gibi yanlış hesaplar içinde olduğu hakkında bir fikir veriyor.Ne yazık ki Barzani'nin sert çıkışları, tam da Ankara'nın Iraklı Kürt liderleri ile PKK, Kerkük, Irak'ın toprak bütünlüğü gibi ivedi sorunları görüşmek için çaba harcadığı bir zamana rastlamıştır. Son olarak Başbakan Erdoğan'ın Irak Cumhurbaşkanı Talabani ile Arap Birliği zirvesi sırasında yaptığı görüşmeden sonra, böyle bir diyalog için umutlar artmıştı.Şimdi Barzani'nin yüzü daha açık olarak ortaya çıkıyor ve bu, Ankara ile Irak Kürt liderliği arasında yeni bir sertleşme -ve belki de çatışma- aşamasına girilmesine neden oluyor.Nitekim artık bu şartlarda Türkiye'nin Barzani'yi muhatap sayması olanaksız. Ankara şimdi çeşitli alanlarda "Barzani sorunu"nun nasıl halledileceğine ilişkin stratejiler ve eylem planları üzerinde odaklanacaktır. skohen@milliyet.com.tr Türkiye ne yapacak?