Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu nasıl oldu?BJP hükümeti son dönemde büyük işler başarmıştı. Liberalleştirilen ekonomi, yılda yüzde 8 hızla gelişiyordu. Hindistan modern teknolojide (özellikle "yazılım" alanında) göz kamaştırıcı ilerlemeler kaydediyordu. Nükleer bir devlet olan Hindistan, komşusu Pakistan ile Keşmir sorununu çözmek için de önemli adımlar atıyordu...İktidar partisi seçim kampanyasında "icraat"ını seçmenlere sunarken, "Parlayan Hindistan" sloganını kullanıyordu...***GERÇEKTEN Hindistan bazı alanlarda "parlak" başarılar elde ediyordu; ama halkın geniş kesimi bunun etkisini hissetmiyordu. Yani çoğunluk, ülkenin gidişatından ve hükümetin politikalarından memnun değildi.Hindistanın bir milyarı geçen nüfusunun yüzde 40ı, "fakirlik çizgisi"nin altında. Hintlilerin çoğu, kırsal bölgelerde, elektriksiz, susuz köylerde ilkel bir hayat yaşıyor. Birçoğu günde basit bir öğün yemekle yetiniyor. Sosyal bilimci Sundip Vaslekarın deyişiyle halkın yüzde 80i hâlâ "kağnı arabası devrinde" yaşıyor, buna karşılık sadece yüzde 2si "varlıklı sınıfı" oluşturuyor.İşte son seçimlerde, bu çelişki ve dengesizlik içinde, yıllarca sessiz kalan çoğunluğun güçlü sesi yükseliverdi...***BU seçimler, gelişme halindeki tüm demokrasiler için önemli mesajlar veriyor:• Ekonomik ve sosyal dengeleri bozuk ülkelerin yüksek bir kalkınma hızı kaydetmesi, makro - ekonomik göstergelerin parlak olması yetmiyor. Kalkınmanın sadece "dikine" değil, "enine" de (yani, çeşitli halk kitlelerini kapsayacak şekilde) gerçekleşmesi gerek. Hindistanda kalkınmadan nasibini alamayan milyonlarca insan, BJPnin politikasına karşı bir nevi "protesto oyu" kullandı.• BJPnin milliyetçilik ve mezhep vurgusu, bazı çevrelerin kulağına hoş görünmekle beraber, geniş halk kitlelerinde tutmadı. Özellikle ülkedeki 140 milyon Müslüman, iktidarın bu konudaki davranışını tehlikeli buldu.• BJP, Sonia Gandiyi (İtalyan kökenli olması nedeniyle) "yabancı" diye göstermeye çalıştı. Ama Hint halkı, 57 yaşındaki Soniayı, "kendilerinden biri" sayarak, ona ve partisine iktidarı emanet etmekte tereddüt etmedi.• Hindistan yeryüzünde "gelişme halindeki uluslar" arasında demokrasiyi başarıyla yürütebilen ender ülkelerden biri. Hindistanın ekonomik geri kalmışlığı, çok bölgeli, çok ırklı, çok dinli, çok dilli yapısı, okuma - yazma bilmeyenlerin sayısının yüksekliği gibi faktörler, "Hint demokrasisi"nin gelişmesini engellememiştir.Halk rejime güvenle, inançla bağlı kalmıştır... Bu bakımdan Hindistan, benzer durumdaki diğer ülkeler için gerçekten bir örnek oluşturuyor. skohen@milliyet.com.tr DÜNYANIN "en kalabalık demokrasisi", bütün dünyayı şaşırttı... Hindistanda seçim gününe kadar yapılan tüm anketler, Hindu - milliyetçi BJP partisinin iktidarda kalacağını öngörüyordu. Oysa sandıktan çıkan sonuç, bunun aksini gösterdi: Seçmenler 79 yaşındaki Başbakan Atal Bihari Vajpayiinin partisinin yerine, Bayan Sonia Gandinin başında bulunduğu sol eğilimli Kongre Partisini işbaşına getirdi.