Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


NATO'nun Yugoslavya'ya karşı giriştiği hava harekatının sürmesi, nihayet Türkiye'nin de çatışmalarda daha aktif bir rol almasına yol açıyor.
Türkiye bundan böyle, NATO'nun Yugoslavya'ya karşı "hava kuşatmasını genişletme" stratejisine katkıda bulunacak. Yani Yugoslavya'yı bombalayan uçaklara üs kolaylıkları sağlayacak.
Ankara bu konuda "siyasi" kararını verdi ve işin "teknik" yönünü belirlemeyi Genelkurmay Başkanlığı'na bıraktı. Halen Türk askeri yetkilileri, NATO çerçevesinde Amerikalı meslektaşları ile, bu konuda çalışmalarını sürdürüyorlar.
NATO'nun Türkiye - ve Macaristan - yolu ile Yugoslavya'ya karşı bir "ikinci cephe" açması kesinleşirse, seçilecek olan üsler bu amaçla "operasyonel" hale getirilecek ve böylece Türkiye bombardımanlara direkt katkıda bulunmuş olacak...
* * *
İLK bakışta "Türkiye'nin Yugoslavya'yı bombalayan uçaklara üs sağlaması şart mı? Bu bize ne kazandırır?" gibi bazı sorular akla gelebilir. Ne var ki NATO'nun isteğine "hayır" demek, en azından şu iki sebepten, mümkün değil:
1) Türkiye bir ittifak üyesidir. NATO'nun aldığı kararlara da uymak zorundadır. Bir yetkilinin deyişi ile "hem ittifak içinde olacaksınız, hem müttefiklerinizi harekete geçmeye teşvik edeceksiniz, sonra üstünüze düşeni yapmayacaksınız; bu olmaz, böyle bir davranış Türkiye için ters sonuçlar verir"...
2)
Türkiye, diğer müttefiklerinden farklı olarak, çeşitli bağları nedeni ile, Kosova halkına en yakın ülkedir. Ankara, Kosovalıların davasına sahip çıkarken, eğer kendi üstüne düşeni yapmaktan çekinirse, tutarsız hareket etmiş olur. Brüksel'deki bir diplomatımızın deyişi ile "Türkiye, NATO'nun askeri müdahalesini seyirci tribününden izlemekle yetinemez". Eğer Balkanlar'da bir rol oynamak istiyorsa, gerektiğinde daha aktif sorumluluklar üstlenmek zorundadır...
* * *
BU vesile ile Türkiye'nin jeostratejik konumunun değeri bir kez daha ortaya çıkmış bulunuyor.
Soğuk Savaş'tan sonra, Türkiye'nin stratejik ve askeri önemini yitireceği sanılmıştı. Oysa Ortadoğu - Kafkasya - Balkanlar üçgeninde olup bitenler, aksine Türkiye'nin bu önemini daha da öne çıkardı.
Körfez Savaşı'nda, Türkiye'nin askeri üsleri işe yaradı. İncirlik hala Kuzey Irak üzerindeki operasyonlarda kullanılıyor.
Ve şimdi Balkanlar'daki bir askeri müdahale için, Türkiye'deki üslere ihtiyaç duyuluyor.
Batılı müttefikler Türkiye'nin kendi saflarında yer almasına ve ortak davaya katkıda bulunmasına büyük önem verdiklerini beyan ediyorlar.
Bunların hepsi iyi de, onlar Türkiye'nin beklentilerine nasıl karşılık veriyorlar? Örneğin Avrupalı dostlar, Türkiye'nin AB adaylığı veya Türkiye'nin terörle mücadelesi gibi konularda nasıl davranıyorlar?..
Umarız Batı, Ankara'nın şimdi Kosova konusunda "ortak dava"ya hizmetlerinin ışığında, Türkiye'ye karşı tavrına da yeni bir yön verir...


Yazara E-Posta: skohen@milliyet.com.tr