Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İspanya Başbakanı Zapatero, Bask ayrılıkçı terör örgütü ETA’nın silahlara veda etme kararını “demokrasinin ve sağduyunun zaferi” olarak nitelendirdi... Bu noktaya gelinmesinde büyük rolü olan İçişleri Bakanı Rubalcabo ise “keşke bugün daha önce gelseydi” diye konuştu...
İspanya’nın şimdi sevinçle karşıladığı bu an, ne yazık ki 829 kişinin hayatına mal olan 43 yıllık bir terör döneminden sonra gelebildi. Bu zaman zarfında iki nesil Bask çetesinin ne zaman nerede saldırılar düzenleyeceği korkusu ve endişesi içinde yaşadı...
Ve nihayet şimdi ETA, kendi deyişiyle “bütün silahlı faaliyeti”ne son verdiğini ve bundan sonra Bask meselesinin “demokratik bir çözüm”e kavuşması için İspanya ve Fransa makamlarıyla “diyalog kuracağını” ilan etmiş bulunuyor.
Bunun anlamı İspanya’da artık terör döneminin sona erdiğidir.
ETA’nın önceki gece yaptığı açıklama, silahları bırakmayı ve bundan böyle herhangi bir eyleme girişmemeyi taahhüt ediyor. Açıklamada örgütün tasfiyesi ile ilgili açık bir ifade yok; ama demokratik çözüm ve diyalog ile ilgili bölüm, ETA’nın artık eski yapısıyla varlığını sürdüremeyeceğini gösteriyor.
* * *
Bu tarihi karardan sonra İspanya hükümeti -Fransa’yı da yanına alarak- ETA yöneticileriyle masaya oturup bu tasfiyenin ayrıntılarını görüşecek.
Bu noktaya nasıl gelinebildi?
Birçok faktör var:
1) İspanyol makamları terörle mücadeleyi çok sıkı tuttu. Güvenlik güçleri etkin operasyonlarla örgütün elebaşlarını ve birçok eylemciyi yakalamayı başardı. ETA son zamanlarda çok kan kaybetti. Uzmanlara göre aktif eylemci sayısı 50’ye düştü.
2) Teröristlerin komşu Fransa’nın Bask bölgesine kaçmasını veya o bölgedekilerden destek görmesini önlemek için Paris hükümetiyle çok sıkı işbirliği kuruldu. Bu sayede birçok çeteci Fransa’da yakalandı ve hapsedildi.
3) ETA’nın amacı, Bask bölgesinin İspanya’dan ayrılıp bağımsız bir devlet olmasıdır. Aslında İspanya’da demokratik düzen her türlü düşünceye açıktır. Şiddet unsuru olmadan Bask’ın bağımsızlığını söz veya yazı ile savunmak suç sayılmıyor. Ama ETA şiddet yolunu seçtiği için bırakın İspanyolların, Bask halkının dahi tepkisini çekmiştir. O kadar ki, ETA’nın kanlı saldırıları Bask’ın Bilbao ve San Sebastian kentlerinde yüz binlerce kişi tarafından lanetlenmiştir. Bask halkı, sahip olduğu geniş bölgesel özerklikten ve yüksek hayat standartlarından memnundur ve çoğunluk bu avantajını kaybetmekten yana değildir.
4) Son zamanlarda ETA’nın içinde de görüş ayrılıkları baş göstermiştir. Hatta cezaevinde bulunan eski çeteciler başları, silahtan vazgeçilmesi çağrısında bulunmuşlardır.
5) Nihayet dış baskılar da etkisini göstermiştir. Geçen pazartesi günü San Sebastian’da aralarında Kofi Annan, Tony Blair, Gerry Adams gibi -özellikle Kuzey İrlanda sorununun çözümünde rol oynayan- önemli isimlerin katıldığı konferansta, ETA’ya silahlara veda ve diyalog çağrısı yapıldı. Jimmy Carter, George Mitchell gibi ünlü arabulucular da devreye girdi. Bu dış baskılar ETA’nın son kararını vermesinde kuşkusuz etkili oldu...
* * *
İspanya’nın terör belasından kurtulması yıllarca süren ve bir yandan “mücadele” diğer yandan “müzakere” ile yürütülen uzun bir süreçten sonra mümkün oldu.
Tabii terör belasıyla karşılaşan her ülkenin kendine özgü şartları mevcuttur. Ancak bu mücadelede başarıya ulaşmış ülkelerin tecrübelerinden gerekli dersleri çıkartmakta da yarar vardır.