İlk adının başındaki "Mega" sözcüğü, sanki ülkesinin karşılaştığı sorunların büyüklüğünü ifade ediyor:
Tam adı, Megavati Sukarnoputri. Endonezya'nın yeni Devlet Başkanı. 54 yaşında. Devletin kurucusu Sukarno'nun kızı. İki yıl önce ülkede yapılan ilk serbest seçimlerde, parlamentoda en çok sandalye kazanan Demokratik Mücadele Partisi'nin lideri...
Megavati, o zaman üçüncü partinin (dinci Ulusal Uyanış Partisi'nin) lideri olan Abdurrahman Vahid'in parlamentodaki bir siyasal manevrası sonucu, başkanlık koltuğunu kaybetmişti. İki yıla yakın bir zaman ülkeyi yöneten Vahid, nihayet hafta içinde aynı parlamentonun gazabına uğradı ve alaşağı edildi.
Parlamento, askerlerin de desteği ile gerçekleştirdiği bu darbeden sonra, kiminin "halkın anası" diye nitelediği Megavati'yi Başkanlık Sarayı'na oturttu...
* * *
ENDONEZYA bizden uzak bir ülke. Yani coğrafi bakımdan dünyanın ta öbür ucunda.
Ama taşıdığı birçok özellikler, bize hiç de yabancı değil.
Tabii Endonezya'nın çok farklı yönleri var. Bir kere 13.500 ada üzerinde kurulmuş 225 milyon nüfuslu bir ülke. Çok ırklı, çok dinli, çok dilli. (Yüzde 87'si Müslüman). Yüzyıllar boyunca yabancıların (Portekiz, Hollanda, Japon) yönetiminde yaşamış ve bağımsızlığa ancak 1950'de kavuşmuş...
İlk lider Sukarno'dan sonra başkan olan Suharto, otoriter biçimde ülkeyi tam 32 yıl yönetti. Ekonominin çökmesini izleyen toplumsal patlamalar, nihayet 1998'de Suharto'nun saf dışı edilmesi ile sonuçlandı.
* * *
ENDONEZYA'nın "tipik" özelliklerinin başında çok zengin kaynakları (petrol, maden, vs.) olduğu halde, ekonominin perişan duruma düşmesi geliyor. Halen 150 milyar dolar dış borcu var. Dışarıya kaçan paralar da, 500 milyar dolar. IMF geçmişte epey yardımda bulundu, ama şimdi 400 milyon dolarlık bir dilim ödemekte tereddüt ediyor.
Ülkenin önemli bir sorunu da, ayrılıkçılık akımı. Sık sık etnik ve dinsel çatışmalar oluyor. Bu da ordunun yönetimde aktif rol oynamasına yol açıyor.
Endonezya'da bir yandan İslamcı gruplar, diğer yandan askerler, ayrıca çeşitli çıkar grupları, siyasal ve ekonomik reformları engelliyor. Bu arada ülkenin bir numaralı sorunu sayılan (ve milyarlarca doların "uçması"na neden olan) yolsuzlukların önüne de bir türlü geçilemiyor...
* * *
YOLSUZLUK iddiaları ile parlamento tarafından azledilen Vahid bu sorunlarla pek başa çıkamadı. Şimdi acaba "Mega hanım" bunu ne kadar başaracak?
Örneğin Megavati, ülkenin "çoğulcu" özelliklerini dikkate alarak çeşitli etnik ve dinsel grupların istekleri doğrultusundaki reformları gerçekleştirebilecek mi? Buna ordu dahil, bazı çevrelerin karşı çıkmasını göğüsleyebilecek mi? Aynı şekilde yolsuzlukların üstüne gitmek cesaretini gösterecek ve çıkar çevrelerinin engellemelerini aşabilecek mi? Bütün bu çabalarını demokrasi içinde sürdürebilecek mi?
İşte Endonezya'nın - ve benzeri koşullara sahip ülkelerin - "mega" sorunlarından birkaç örnek...