Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Sami KOHEN


DIŞİŞLERİ Bakanı İsmail Cem'in Azerbaycan ziyaretinin hemen ardından Başbakan Mesut Yılmaz'ın Kazakistan'a yaptığı gezi, şimdiki hükümetin, dış politikamızın Orta Asya boyutunu yeniden öne çıkarmak niyetinin bir işareti sayılıyor.
Bu boyutun önemini burada uzun boylu anlatmaya gerek yok. Ekonomik alanda, Orta Asya ile sıkı bağlar kurmak ve dış ekonomik ilişkileri çeşitlendirip zenginleştirmek için büyük olanaklar var. Siyasal alanda, bu ilişkiler Ankara'nın amaçladığı "çok boyutlu dış politika"nın gerçekleşmesinde ve böylece Türkiye'nin uluslararası platformda daha fazla ağırlık kazanmasına yol açacaktır.
Türki cumhuriyetlerin bağımsızlığa kavuşmasından sonra, Türkiye bu ülkelerle kısa zamanda çok ileri düzeyde ilişkiler kurabileceğini ümit etmiş, ancak bazen bu beklentilerinin tam olarak gerçekleşmemesinden düş kırıklığı duymuştur.
Bugün Orta Asya'ya açılma politikası yeniden gündeme gelirken, geçmişteki deneyimlerin ışığında, durumu gerçekçi biçimde değerlendirmekte yarar vardır.
* * *
BU değerlendirmede dikkate alınması gereken başlıca noktaları şöyle özetleyebiliriz:
* Orta Asya ülkeleri ile ilişkiler hakkında beklentileri abartmamak gerek. Rahmetli Özal ile yaptığımız Orta Asya gezisinin ortaya koyduğu gerçeklerden biri bu idi. Açıkçası, bazısı sanıyordu ki, bu cumhuriyetler, Moskova'nın boyunduruğundan kurtulur kurtulmaz "kardeş" Türkiye'ye sarılacak ve böylece Ankara ile Türk dünyası hızla bütünleşecekti...
Bazı işadamları da, Türki cumhuriyetlerin kendileri ile iş yapmayı tercih edeceklerini umuyordu. Özal'ın Kazakistan ziyareti sırasında Cumhurbaşkanı Nazarbayev, bir toplantıda "bazı önemli işleri bize vereceğinize Japonlara, Korelilere veriyorsunuz" şeklindeki bir şikayete şöyle bir karşılık vermişti: "Kardeşliği önemsiyoruz, ama iş ilişkilerinde başka hususları da dikkate almamız gerek... Bazı yabancı firmaların tercih edilmiş olmasının iki önemli nedeni var: Birincisi rakip firmalar daha iyi şartlarla dört başı mamur projeler getiriyorlar. İkincisi, bu projelerin finansmanını da baştan garantiliyorlar"...
* Orta Asya'ya açılma politikasının başında yapılan hatalardan biri de, bağımsızlığa yeni kavuşan cumhuriyetlere - gene duygusal bir yaklaşım ile - "ağabey" gözü ile bakmak ve bunu kendilerine hissetiren davranışlarda bulunmak oldu. Bu ülke yetkililerinin (ve de işadamlarının) zaman zaman Türklerle konuşmalarında söylediği şu: "Rusya'dan yeni kurtulduk. Şimdi bir başkasının ağabeylik yapmasını istemiyoruz"...
* Orta Asya ülkeleri Moskova'nın yönetiminden kurtuldu ama, birçoğu ekonomik, hatta siyasal alanda, hala Rusya'ya muhtaç, ya da bağımlı durumda. Rusya'nın etkisinin daha uzun süre devam edeceğini kabul etmek gerek. Kazakistan gibi bazı ülkelerin nüfusunun önemli bir kısmının da Rus olduğunu unutmamalı. Türki cumhuriyetlerin yetkilileri dahi, aralarındaki resmi konuşmalarını Rusça yapıyorlar...
* Orta Asya ülkelerini bir blok olarak görmeyelim. Her birinin farklı politikaları var. Özellikle dış politikaları da, coğrafi konumlarına, karşılaştıkları sorunlara ve çıkarlarına göre değişiyor. O kadar ki, örneğin bu ülkelerin bir kısmı Azerbaycan'a arka çıkıp Ermenistan'ı karşılarına almak istemiyorlar. Veya Kıbrıs konusunda Türkiye'ye (ve KKTC'ye) pek destek vermiyorlar...
* Rusya'nın bu geniş bölge üzerindeki etkinliği nedeni ile, Moskova'ya karşı veya ona rağmen bazı büyük girişimlerde bulunmak imkansız veya çok zor. Başbakan Yılmaz, bu nedenle petrol boru hattı konusunda, isabetli olarak Rusya ile rekabet ve sürtüşme yerine, işbirliği öneriyor.
* Orta Asya'ya açılırken, bu bölge ülkelerinin özelliklerini iyice öğrenmek gerek. ABD'den Japonya'ya, Almanya'dan Çin'e kadar birçok ülkelerde üniversitelerde, iş merkezlerinde, tek tek Orta Asya uluslarını, tarihinden ekonomisine kadar inceleyen birimler, kadrolar var. Açıkçası, Türkiye'de bu "kardeş" ulusları bütün bu yönleri ile, iyi tanıyan azdır...
Her şeyde olduğu gibi, Orta Asya'ya açılma politikasında da başarılı olmanın yolu bilgiden, gerçekçilikten ve akılcılıktan geçiyor...

Yazara EmailS.Kohen@milliyet.com.tr