Semih İdiz

Semih İdiz

sidiz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

AKP iktidarının kafa karıştıran “Hamas hamiliğinden” Türkiye’nin geleneksel dış politika rotasına dönmesi olumlu sonuçlar vermeye başladı. Başbakan Erdoğan’ın dış politika başdanışmanı Ahmet Davutoğlu’nun Washington temasları bunu açıkça ortaya koyuyor.
Bu ziyaretin “Davos çıkışı”nın yaratığı bulanıklığı gidererek, Türk-ABD ilişkilerinde açılmakta olan yeni sayfaya önemli katkılarda bulunacağını Amerikan basınında çıkan yorumlardan görüyoruz.
Bu nedenle Sayın Davutoğlu’nun ziyareti, özellikle zamanlaması açısından çok iyi olmuştur. Taraflar böylece hem Başkan Obama’nın Türkiye ziyaretinin ön hazırlıklarını yapma, hem de önemli konularda karşılıklı güven tazeleme fırsatını bulmuşlardır.

Davutoğlu - Jones görüşmesi
Washington’daki yorumcular, Davutoğlu’nun Obama’nın Ulusal Güvenlik Danışması Jim Jones ile yaptığı ve planlanandan uzun sürdüğü belirtilen görüşme üzerinde özellikle duruyorlar. Davutoğlu da zaten, bu görüşmeden sonra yaptığı basın toplantısında, bu önemli temastan duyduğu memnuniyeti açıkça yansıtmış.
Burada, Davutoğlu’nun, Obama yönetiminin Ermeni soykırımı konusunda takınacağı tavır hakkındaki izlenimleri akla gelen sorular arasında yer alıyor. Davutoğlu basın toplantısında bununla ilgili soruları çok ihtiyatlı bir şekilde yanıtlamış. “Hiçbir şeyin Türk-Amerikan ilişkilerini gölgelemeyeceğini” belirtmekle yetinmiş.

Ermeni mesajı
ABD basınında çıkan haberlerin satır aralarından bizim çıkardığımız da, Amerikan tarafının bu konunun iki ülke ilişkilerinde açılan yeni sayfayı gölgelemesine izin vermeyeceği şeklindedir.
Konunun kendisine sorulması üzerine bir açıklama yapan Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü Mike Hammer, Davutoğlu ile Jim Jones görüşmesinin ayrıntılarına girmemekle birlikte, aşağıdaki yanıtıyla bizce bu konuda yeterince tüyo vermiş.
“ABD olarak biz, Türkiye ile Ermenistan’ın geçmişle yüzleşmelerine nasıl katkıda bulunacağımız konusuna odaklandık. Ülkelerin geçmiş hakkında açık ve samimi bir diyalog içinde olmaları önemlidir. Bu arada bölgeyi ilgilendiren konular üzerinde Türkiye ve Ermenistan ile yakın bir şekilde çalışmayı arzuluyoruz.”
Bu yanıttan biz şu iki temel mesajı çıkarıyoruz:
1- Konu Türkiye ile Ermeni diyasporası arasında değil, Türkiye ile Ermenistan arasındadır. Bu iki ülke arasında artan diyalog da ABD açısından önemli ve olumludur. Washington bu sürecin teşvik edilmesini ve bunu tehlikeye sokacak adımlardan kaçınılmasını istiyor.
2- Obama yönetimi, Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleşmesini Güney Kafkasya’daki çıkarları açısından da önemli görüyor. Bu çerçevede Türkiye ve Ermenistan arasındaki ilişkisizliği zincirin zayıf halkası olarak görüyor. Bu nedenle Ankara ve Erivan ilişkilerindeki normalleşmeyi teşvik ediyor.

Ziyaretin zamanlaması olumlu
Haberlerden, Davutoğlu’nun Kongre’de de faydalı temaslarda bulunduğu anlaşılıyor. Ermeni soykırımı konusunun tabii ki bir de ABD Kongresi ayağı var. Bilindiği gibi, soykırımı tasarısı 70 kadar üyenin imzasıyla geçtiğimiz günlerde Temsilciler Meclisi’nin gündemine yeniden getirildi.
Bu konuyla ilgili bir soruyu yanıtlayan Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, eskiden olduğu gibi, tasarıya desteğinin sürdüğünü açıkça ortaya koymuş. Ancak bizce burada önemli olan Pelosi’nin sözcüsü Brendan Daly’nin yaptığı açıklamadır.
Daly’ye göre bu tasarının yeterince temsilci tarafından desteklenip desteklenmeyeceği belli değilmiş. Dahası, bu konuda yakın bir zamanda oylamaya gidilmesinden kimse söz etmiyormuş.
Dediğimiz gibi, Sayın Davutoğlu’nun Washington ziyareti zamanlı olmuştur. Türk dış politikasının gitmesi gereken yolu da ortaya koyması açısından yararlı olmuştur.