Baykal: Sürpriz yok

27 Haziran 2015

Olası koalis-yon seçeneklerinin bir provası niteliğine dönüşüp dönüşmeyeceği merakla beklenen Meclis Başkanlığı seçimi için adaylığını koyan dört isim dün netleşti.

AK Parti tercihini Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’dan yana kullandı.

HDP’nin adayı, Dengir Mir Mehmet Fırat, CHP’nin adayı Deniz Baykal ve MHP’nin adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’ndan sonra AK Parti’nin adayı da belli oldu.

Yılmaz, hem hukukçu hem de mühendis kimliğine sahip.

Milli Savunma Bakanlığı görevi nedeniyle devletin hassas konularına aşina, kurumlar arası ahengin önemini iyi bilenlerden.

Protokoler temaslar konusunda da oldukça deneyimli bir isim.

Milli Güvenlik Kurulu’nun üyesi olarak denklemin bütün taraflarıyla yakın ilişkisi pekişmiş bir şahsiyet.

Kısacası Yılmaz, AK Parti’nin Meclis Başkanlığı seçiminde kendi adayını seçtirme konusundaki kararlılığını kanıtlayan bir tercih.

Yazının Devamı

‘Bu tabloda koalisyon kurmak mümkün’

25 Haziran 2015

Yaşanan süreçte “erken seçim” istemenin halkın tercihlerine saygısızlık olacağını söyleyen Deniz Baykal, Meclis Başkanlığı’na aday olma nedenini ise “Böyle bir süreçte deneyimli ve birikimli birine ihtiyaç duyulacak olması” diyerek açıkladı

Yazının Devamı

Meclis’ten yansıyan manzara

24 Haziran 2015

Meclis dün kişisel kariyer-lerini milletvekilliği ile taçlandıranlar açısından “bayram yeri”, aklı yeni hükümetin nasıl kurulacağı, kurulup kurulamayacağında olanlar içinse bir prosedür mekanıydı.
7 Haziran seçimlerinden bir parti tek başına iktidar olarak çıkabilseydi dün Meclis yemin törenindeki atmosfer çok farklı bir düzeyde olacaktı kuşkusuz.
Tam bir mozaik
Buna karşın asla yabana atılamacayak bir çeşitliliğe ilk kez bu kadar sahip olabilen bir Parlamento tablosu ile karşı karşıya olmanın tadını çıkarmak gerekiyor.
Seçimde oy kullananların yüzde 95’ini temsil eden bir Meclis’in üyeleri saatler boyu yemin etti.
Sağdan soldan toplumun bütün renkleri vardı. Romanı, Ermenisi, Süryanisi, Ezidisi, 98’e ulaşan, 21’i başörtülü kadın milletvekilleri, Türkçe bilmeyeni, Kürtçe’de ısrardan vazgeçeni ile tam bir mozaik söz konusuydu.
Yemin edip sol yumruğunu havaya kaldıran CHP Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, 1991’de Türkçe başladığı yemini Kürtçe ‘Türk ve Kürt halklarının kardeşliği adına ediyorum’ diye bitiren HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana ya da 16 yıl önce yemin törenine başörtüsü ile geldiği için Türkiye’yi ayağa kaldıran Merve Kavakçı’nın kardeşi, AK Parti

Yazının Devamı

Başbakan’ı dinlemem lazım

22 Haziran 2015

Hükümet kurma çalışmalarında kritik sürece giriyoruz. Yarın Meclis’teki yemin töreninin ardından süreç fiilen başlayacak.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, Meclis Başkanlığı seçimi gerçekleşmeden görevlendirme yapmayacağını açıklaması takvimi uzatacak olsa da yemin töreniyle birlikte koalisyon arayışları daha görünür olacak.
İbrenin AK Parti-MHP koalisyonundan yana döndüğü anlaşılıyor. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yaptığı “Başbakanlık” teklifine beklemediği sertlikte yanıt aldı.
Dün Kılıçdaroğlu ile telefonda sohbet olanağı buldum.

‘Özel kırgınlığım olmaz’

Yazının Devamı

İki alternatif dengede

20 Haziran 2015

Yüksek Seçim Kurulu’ nun 7 Haziran seçiminin kesin sonuçlarını açıklamasının ardından salı günü Meclis toplanacak.
Milletve-killerinin yemin töreninden sonra Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, hükümeti kurmakla Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu görevlendirecek.
7 Haziran akşamı koalisyonla karşı karşıya kalan Ankara siyasetinde muğlak dönem sona eriyor.
Önümüzdeki çarşamba gününden itibaren çok sıcak bir temas trafiği bu kez kamuoyu önünde başlayacak.
Dün itibarıyla Ankara’daki manzarayı genel hatlarıyla şöyle özetleyebiliriz:
Seçim sonuçları belli olduğu andan itibaren muhalefet bloğuyla bir koalisyon hükümeti kurulmasını ilk seçenek olarak gören, Ak Parti’yle bir koalisyona mesafeli mesajlar veren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, MHP’yi ortaklığa ikna etmek için kartlar açmaya devam ediyor.
Kılıçdaroğlu, son yaptığı açıklamalarda, MHP’ye dönüşümlü başbakanlık hatta ilk sırada başbakanlık bile önerdi.

Yazının Devamı

Son Phoenix’in ardından

18 Haziran 2015

Yasaklı olduğu yıllarda Güniz Sokak’taki evinde sürekli heyetler kabul eden Süleyman Demirel, konuklarının dertlerini dinliyor, gelecekten, güzel günlerden, ifade ve inanç özgürlüğünden bahsediyor ve baba vaatlerde bulunuyordu.
Kendisine duyulan güveni pekiştirmek için de, “Bakın bu söylediklerimi yazın. Bunları yapacağım. Yapmazsam bana hatırlatın” diyordu.
İşte bu heyetlerden biri, yasaklar sona erip Demirel yeniden Başbakan olduğunda kapısını çaldı.
“Bize Güniz Sokak’ta vaatlerde bulunmuştunuz. ‘Bunları yazın, altını çizin, zamanı gelince yapmazsam bana hatırlatın’ demiştiniz. Hatırlatmaya geldik” dedi.
Demirel, üsluptan pek hoşnut kalmamıştı. Durumu kurtarmak için, “O yazdığınız metin yanınızda mı?” diye sordu.
“Yanımızda” cevabını almayı beklemiyordu.
Derin bir nefes çekti. “Çıkarın o metni, elinize bir kalem alın. Aldınız mı? Tamam. Altını çizdiğiniz o satırların şimdi üstünü çizin” dedi.

Yazının Devamı

‘Kuzey hattı’ alarmı verildi

16 Haziran 2015

YPG ve Burkan El Fırat gruplarının operasyonu ile IŞİD, Suriye’de kontrol ettiği en stratejik nokta olan Tel Abyad’dan çekildi. Bu gelişme Ankara’yı alarma geçirdi. Sınırda güvenli bölge isteyen Türkiye, koalisyon ikna edilemediği için adım atamıyor

Ankara, yeni hükümetin hangi partiler arasında kurulacağına yoğunlaşırken bir yandan da Suriye sınırından gelen haberlere odaklanmış durumda.

PYD’nin silahlı kanadı YPG ile Özgür Suriye Ordusu’na bağlı Burkan El Fırat gruplarının, Kobani (Ayn El Arab) ve Cizire arasında kalan, Akçakale’nin hemen karşısında yer alan IŞİD’in denetimindeki Tel Abyad’a yönelik operasyonları, binlerce kişinin yine sınıra yığılmasına neden oldu.

Dün gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu toplantısının büyük bölümü sınır hattındaki gelişmelere ayrıldı.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve diğer komutanlar, hükümetle birlikte konuyu masaya yatırdılar.

ABD’nin, PYD’yi müttefik olarak seçtiği son manzara en çok Türkiye’yi ilgilendiriyor.

Suriye’deki iç savaş nedeniyle 2 milyonu aşkın mülteciye kapılarını açmak durumunda kalan Ankara açısından konunun iki boyutu var.

Yazının Devamı