9. seçim zaferini kazanarak bir rekor kıran Recep Tayyip Erdoğan, partisinin kapısından, “seçilmiş cumhurbaşkanı” olarak girerken mutlu görünüyordu. 9. yarıştan da galip çıkmanın verdiği rahatlık yüzünden okunuyordu. Aynı rahatlık ve mutluluk, aile bireylerinde de gözleniyordu.
Erdoğan’ı Ak Parti Genel Merkezi’ne girerken karşılaşanların ilk sözleri, “Allah mahcup etmesin” oldu. İyi niyet temennilerine tek tek teşekkür etti.
Partinin girişinde ilk tebrikleri kabul ederken siyaset maratonunda son ipi de göğüsleyerek Türkiye Cumhuriyeti’nin zirvesine çıkmış olmanın gururunu taşıyordu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin 12’nci, halkın doğrudan seçtiği ilk cumhurbaşkanı olarak Çankaya’ya çıkıyor.
Erdoğan, halkın seçtiği ilk cumhurbaşkanı olması nedeniyle siyasi tarihte özel bir yere sahip olacak.
Üç genel seçim, üç yerel seçim, iki referandum kazanmış bir lider olarak Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı’na talip olması doğal bir istektir. Girdiği 9. seçimi de kazanarak ilk turda Köşk’e çıkması kuşkusuz büyük bir başarıdır.
Peki, Cumhurbaşkanlığı yarışında adayların aldığı sonuçlar ne anlama geliyor?
Erdoğan’ın başarısı
Başbakan Erdoğan’ın seçim kampanyası boyunca gösterdiği performans, zorlu bir seçimi ilk turda kazanmasını beraberinde getirdi. Çok sıcak geçen yaz günlerinde ve üstelik Ramazan ayında, bir günde iki bazen üç ile giderek coşkulu mitingler düzenleyen Erdoğan, tabanını sandığa kadar canlı tutmayı başardı.
12 yıllık uzun bir dönemi Başbakan olarak geçirmesine karşın, dün aldığı yüzde 52’lik oy oranı bir iktidar yıpranması yaşamadığını gösterdiği gibi, lider olarak partisinin üzerinde bir desteğe sahip olduğunu da yeniden kanıtladı.
Bugünden itibaren Ak Parti ve kamuoyu açısından yanıtı merakla beklenen soru, Erdoğan’dan sonra kimin başbakan olacağı...
İlk işaretler, bugün yapılacak Ak Parti MKYK toplantısından sonra ortaya çıkacak.
Erdoğan’ın, AK Parti’nin olağanüstü kongresi için saptayacağı tarih ilk işaret fişeği olacaktır.
Olağanüstü Kongre’nin Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den görevi devralacağı 28 Ağustos tarihinden önce veya sonra olması başbakan adayları açısından büyük anlam taşıyacaktır. Bu tarih özellikle Cumhurbaşkanı Gül’ün partinin başına geçip Başbakanlık görevini üstlenip üstlenmeyeceği açısından da kritik öneme sahiptir.
İhsanoğlu ve muhalefet
CHP ve MHP’nin ortak adayı olarak Ekmeleddin İhsanoğlu’nun aldığı sonuç, kendisi açısından başarı ama onu destekleyen muhalefet partileri açısından başarısız bir sonuçtur.
Siyasi deneyimi olmayan İhsanoğlu’nun çok kısa sürede, Cumhurbaşkanlığı gibi çok önemli bir yarışta; söylemi, nezaketi ve zarafetiyle toplumdan olumlu bir not aldığını rahatlıkla söyleyebilirim. Bu yönü itibarıyla Türk toplumu, İhsanoğlu gibi bir değeri yakından tanıma olanağı buldu.
Buna karşın CHP ve MHP açısından sonuç kesin bir yenilgi anlamı taşıyor. Ortak aday olarak belirlemelerine rağmen İhsanoğlu’na yeterince destek olmadıkları görüldü.
Ne CHP ne MHP, İhsanoğlu için elinden geleni yaptı. Hatta kampanyanın önemli bir bölümünde yalnız bıraktıkları dahi söylenebilir. İhsanoğlu’nun CHP ve MHP’nin oy toplamından az oy almış olmasının sorumluluğu bu partilere aittir.
Demirtaş’ın yükselişi
Cumhurbaşkanlığı seçiminden en anlamlı sonuçla çıkan isim ise HDP’nin adayı Selahattin Demirtaş oldu.
Demirtaş, partisinin bir türlü yaklaşamadığı yüzde 10’luk baraja dayanan bir destek alarak ilk kez seçmenine barajı aşabilme umudu aşıladı.
Demirtaş, PKK referansından uzak, Kürt milliyetçiliğini öncelemeyen bir söylemle, Türkiye’nin batısından da oy almayı başardı. Emekçi ve yoksul kesimlere hitap eden sol bir söylemle, PKK-BDP çizgisinden gelmeyen seçmenden de destek alabilmiş olması, HDP projesinin, “Türkiyelileşme” tezi açısından anlam taşıyor.
Bu sonuç, Demirtaş’a, hem samimi olarak Türkiyelileşme gayretinin karşılık bulabildiğini göstermesi açısından çok önemli bir mesaj veriyor hem de yakın gelecekte yeni sınavlara işaret ediyor.
Türkiye, tarihi bir seçimi geride bıraktı.
Erdoğan’ı sandıktan Çankaya’ya gönderirken, tahminlerde yer bulmayan yeni bir denge de kurmuş oldu.
Özay Şendir
Ayıplı bir tartışma, 'işine yarayacak'
14 Mayıs 2025
Didem Özel Tümer
Türk şirketlere BAE’de finansa erişim kolaylığı
14 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
En son imparator!
14 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
EOKA’nın köyünde ölümle burun buruna! Neşe Karaböcek’ten Kıbrıs anıları…
14 Mayıs 2025
Dilara Koçak
Yaz gelmeden detoks değil, denge zamanı
14 Mayıs 2025