Ender Mağazalarının veliahtı Nevzat Gizer, 1999 yılında Manhattanda açtıkları, ancak 11 Eylül saldırıları sırasında İkiz Kulelerin üzerine düşmesi sonucu enkaz altında kalan The Athletes Foot (atletin ayağı) mağazasındaki spor ayakkabı satışlarını anlatınca, partilerin aslında toplumun ihtiyacı olan vaatlerden bile yoksun olduklarını düşündüm. En son spor ayakkabınızı ne zaman aldınız? Genç bir nüfus olmamıza rağmen Türkiyede bu oran oldukça düşük. Yılda 4 ayakkabı Gizer "Amerikalılar yılda 3 - 4 spor ayakkabısı eskitiyor" diyor.Gizer, Manhattan Adasında enkaz altında kalan mağazalarında çalışan 25 gencin üniversite öğrencisi olduğunu ve yarım günlük mesai yaptıklarını vurguluyor. Bir saatlik çalışmanın karşılığında 6.5 dolar alan bu öğrencilerin, aylık ücretleri 1000 doları bulabiliyor. Buradaki mağazanın müşterisi de öncelikle kendi ihtiyaçlarını karşılayacak gelir düzeyini yakalayan mağaza çalışanları oluyor. Gizer, dünyanın çeşitli noktalarında 700 spor mağazası bulunan The Athletes Footun İkiz Kulelerin yanı başındaki şubesinin, yılda 1 milyon dolar ciro yapar noktaya gelişini, Amerikan halkının spor tutkusuna bağlıyor ve tabii gelir düzeyine... Vaat eden var mı? The Athletes Foot yıkılmadan önce 17 numaralı Jordanları satıyormuş. Aynı model ayakkabıdan günde en fazla 15 - 20 tane satabilme şansı olurken, Jordan serisi piyasaya çıktığında bu rakam 150ye ulaşıyormuş.Eğitim görüyorlar, spor yapıyorlar, para kazanıyorlar ve tüketiyorlar.Toplumsal ilgi alanlarını yükseltiyorlar, ortak coşku üretiyorlar, yaşamı derin bir nefes gibi içlerine çekebiliyorlar.Var mı partilerden bunu vaat eden?Duyar gibi oluyorum, "Vaatten kim ölmüş, ederler. Önemli olan yapabilmeleri" diyorsunuz.Sallamanın bedava olduğu arenada, Türkiye hayallerinin bile sınırlı olduğunu düşünmüyor musunuz?En fazla akıl edebildikleri gözü yaşlı çocuk sömürüsü ile Avrupaya özendirmek.Hedef olarak önünüze koyun bakalım bir Jordanı ve ardından NBAde oynayan Türk gençlerini... Ünlü basketbolcu Michael Jordana hayran olan Amerikan gençliği, sporcunun az ve sınırlı sayıda üretilen ayakkabıları piyasaya çıkarken spor mağazalarının önünde kuyruklar oluşturuyormuş. İkna edemiyoruz "Faiz ve kira maliyetlerimiz olmadığı için fiyatlarımız orta sınıfa sesleniyor. Ancak biz bu fiyatların pahalı olmadığı konusunda çalışanlarımızı ikna etmekte zorluk çekiyoruz. Yaşam standartları ve aldıkları ücret, çalıştıkları mağazanın müşterisi olmaya yetmiyor."Bir spor ayakkabısı alabilmeyi, lüks hale getirenler, devleti soyanlar meydanlardalar; hadi seçin bakalım... syilmaz@milliyet.com.tr Türkiyenin çeşitli illerinde 16 mağazası bulunan Enderin 23 yaşındaki yöneticisi Gizer, karşılaştıkları en büyük güçlüğü anlatıyor: