Ümit Avcı

121 Boluspor-G.Antep Bld. 1
Akhisar deplasmanından golsüz beraberlikle dönen Boluspor, lider Elazığspor’un puan kaybettiği haftada büyük bir avantajı elinin tersi ile itti. İç sahada başarılı sonuçlar alan ev sahibi bu istikrarını Gaziantep Belediye karşısında devam ettirip, kaybını telafi etmek istiyor. Dış saha maçlarında ligin en kötü takımları arasında gösterilen konuk ekip ise bir türlü istikrarı yakalayamıyor. Boluspor, moralsiz ve formsuz rakibi önünde bir sürprize daha izin vermez ve kazanan taraf olur.

138 G.Birliği-Mersin İ.Y 1
Zorlu Kayserispor deplasmanında son dakikada kazanan Gençlerbirliği, bana göre Süper Lig’de sezonun sürpriz takımı. Aldığı galibiyetle 4. sıraya kadar yükselen Başkent ekibi iç sahada da sadece bir kez kaybetti. Deplasmanda iyi sonuçlar almasına rağmen son haftalarda Nobre’nin yokluğu ile forvet hattında sıkıntı yaşayan Mersin İdmanyurdu ise Sivasspor karşısında şok bir mağlubiyet aldı. Gençlerbirliği, formsuz ve moralsiz rakibi önünde sürprize izin vermez ve taraftarına güzel bir galibiyet armağan eder.

143 W.Bremen-Hoffenheim 1
Zirve yarışının gerisinde kalan Werder Bremen’in tek hedefi ilk 4’e girerek Şampiyonlar Ligi

Yunanistan’daki hezimetin ardından dün gece Efes’in çok farklı olacağını umuyordum. Hatta oyuncuların bu işi gurur savaşına çevireceğini, rakibe sahayı dar edeceğini umut ediyor, iki takımın kadrolarına ve bütçelerine baktığımızda bunun çok zor olmayacağına inanıyordum. Ama sahada bu maçı almaya karar vermiş bir ekip de göremiyordum!
Gördüğümüz tek şey, gücünün farkında olmayan, maçın baskısı altında ezilen ve ne yapacaklarını bilmeyen bir takımdı.
İnanılmaz top kayıpları, bir ilkokul takımının yapmayacağı tercih yanlışları, art arda verilen hücum ribauntları... Yani dün gece Efes mutlaka kazanması gereken bir maçı, kaybetmek için her şeyi yaptı. Dua edelim ki rakip Olympiakos’tu. Ya CSKA, Barcelona veya o ayarda bir takım olsaydı! Abartmıyorum, 40’a bağlardı; yani Efes o kadar fenaydı, saçma sapan top kayıpları yaptı ama, Komşu da bizden aşağı kalmadı.
Bir kez son çeyreğin başında Cenk Akyol’un önderliğinde gerçekten iyi savunma yapıyordu temsilcimiz ama hücumda Barac gibi bir el bombası olunca, bir türlü bu skora yansımadı. Kendisinden 20 santim kısa savunmacılara bile üstünlük sağlayamadı Hırvat oyuncunun, ‘korkak’lığı tavan yaptı. Ufuk Sarıca son 5 dakikayı farkı 3

HAFTANIN KARMASIŞAFAK EDGEBANDIRMA KIRMIZI
Gelecekteki yıldızlar arasında gösterilen 20 yaşındaki genç yetenek Telekom deplasmanında 19 sayı, 4 asist, 2 ribaunt ve 1 blokla oynadı.

SONER ŞENTÜRKERDEMİRSPOR
Rakip guardların eksikliğini çok iyi kullandı, penetreleriyle fark yarattı. TOFAŞ’a karşı 22 sayı, 5 ribaunt, 6 asist, 2 top çalma ile oynadı.

ALEX SCALESMERSİN BÜYÜKŞEHİR BLD.
Trabzon karşısında 27 sayı atarak galibiyeti getirdi. 8 ribaunt, 1 asist ve 2 top çalma ile etkili bir performans sergilerken, sahanın en skoreriydi.

Taraftarının bile umudu kalmamış bir Olympiakos ile oynadı Efes. Tek 5 numarası Papadopoulos’un sakatlığı nedeniyle uzunsuz kalmış, umudu Caja Laboral’in beğenmeyip yolladığı Dorsey’e bağlamış bir Olympiakos’tu rakip. Efes’in ise aynı alanda 2 tane görüntü olarak 5 numarası vardı, ama özellikle Barac, yürek kısmında sınıfta kaldı. İstatistiklere bakıldığında 14 sayı, 8 ribaunt, ne güzel. Keşke onun yüzünden yenilen sayıları da gösterseler!
Sadece o değildi aksayan. En güvendiğiniz savunmacınız Kinsey, Spanoulis karşısında tek kelimeyle dağıldı, savunmadaki hatalarını hücumda saçma sapan atışlarla gidermeye çalışınca, sezonun en kötü basketbolunu oynadı. Savanovic’i çok iyi tanıyan Ivkovic, gerekli önlemleri almıştı, daha çabuk ayaklarla savundu, milli takımdaki öğrencisini ve onu da safdışı bıraktı. Sadece Lafayette ile ilk yarıda Kerem rakibe direnmeye çalışsa da, sadece onların yetmeyeceği açıktı.

Görev Türk oyuncuların
Boyalı alandaki bariz fizik üstünlüğünü sadece 3. çeyrekte kullanmak, 3 periyotta sadece 2 kez üç sayılık atış denemişken ve bu düzen seni maça ortak etmişken, son çeyreğe art arda zorlama üçlüklerle başlamak, 10 dakikada böyle bir Olympiakos’a

HAFTANIN?KARMASI

DARIUS WASHINGTON /TÜRK TELEKOM

Uzun süren sakatlığı bitip formasına kavuşunca, takımına nefes aldırdı. Antalya deplasmanında 19 sayı, 8 ribaunt, 1 asist ve 1 top çalmayla oynadı.

TERENCE KINSEY/ANADOLU EFES

Erdemirspor karşısında 10 sayı, 8 ribaunt, 2 asist, 4 top çalma ile oynadı. Rakip guardlara yaptığı baskı ile alınan farklı galibiyetin mimarıydı.

KEITH SIMMONS/BANVİT

Karşıyaka deplasmanında hem savunma hem de hücum alanında önemli işler yaptı, mücadeleyi 16 sayı, 4 ribaunt, 2 top çalma ve 2 blokla tamamladı.

Maç öncesinde Anadolu Efes’in boyalı alandaki üstünlüğü zaten göze çarpıyordu. Oktay Mahmuti de bunu bildiği için öncelikle boyalı alan savunmasına odaklanmış ve uzunların birbirlerine yardımını serbest bırakmıştı. Ancak Savanovic maça müthiş bir 3 sayı yüzdesi ile başladı ve rakibin bu hamlesini sonuçsuz bıraktı. Songaila, bu basketlerden hiç ders almamışçasına yardımlara aynı şekilde devam edince, Savanovic daha ilk periyotta 14 sayıya ulaştı, rakibinin toplam 6 ribaunt aldığı ilk periyotta 5’i hücum 13 ribaunt alan Efes, maçı kendisine kazandıracak farka ulaştı.
Galatasaray, 2. çeyrekte boyalı alanda Andric’i potaya yollayarak farkı azaltmaya çalışsa da, takım her sıkıştığında yaptığı asistler ile ivmeyi ele geçirmeyi başaran Kerem ile kenardan gelip, müthiş bir özgüven ile şut atan Cenk’in varlığı, Efes’i rahatlattı. Kendisinden daha geniş bir rakip karşısında 10 sayılık farkı eritmek için ortaya müthiş bir enerji koyan Galatasaray’ın yorgunluğun da etkisiyle kaçırdığı boş atışların da skorun hep Efes lehinde kalmasında etkisi vardı. Bu sahne oyunun sonuna kadar tekrar tekrar sergilendi; Galatasaray, savunmasını sertleştirerek farkı azalttığında, Efes’in yeni bir yıldızı

Bir deplasman maçına ancak bu kadar iyi başlanabilirdi. Vidmar ile Tomas’ın erken faul problemine girişine rağmen, rakibe ‘bu maçın kolay olmayacağı’ mesajı verilmişti. İkinci çeyrekte Kaya’nın girişiyle iyice sertleşen savunma, rakibi sürekli zorlama hücumlara itti, savunmanın getirdiği heyecan hücuma taşındı, Bogdanovic de arka arkaya attığı şutlarla ilk yarının 17 sayı önde bitirilmesini sağladı.
Rakibin ikinci yarıda bir hamle yapacağı çok açıktı, çünkü onlar daha önce de farkın bu denli açılmadığı maçlarda da olsa geri dönmeyi başarmış, inatçılıklarıyla çok şeyi ispatlamıştı.
Ancak Spahija bunu hiç beklemiyor olmalı ki, ikinci yarıda Kazan’ın geri dönüşünde eli ayağına dolandı, şaşkın şaşkın sahaya baktı. Takım zaten guardı ‘Jerrells’ kadar (!) konuşmaya başlamış, savunma felaket bir hale dönerken, arka arkaya yapılan top kayıpları sahne almıştı. Fenerbahçe Ülker, 34 yaşındaki Ömer’i rakibin sırayla coşan yıldızlarını tutmak için bir ona, bir buna gönderirken, aynı enerjide ikinci bir isim bulamadı. Boyalı alan savunması da çökmüştü, çünkü ilk yarıdaki sertliği yaratanlardan birisi olan ve 18-2’lik serinin kahramanlarından Kaya Peker, ikinci yarıda Spahija’nın aklından

HAFTANIN KARMASIMIRE CHATMAN (PINAR KARŞIYAKA)
Olin Edirne deplasmanında da mükemmel oynadı, 27 sayı, 6 asist, 4 ribaunt ve 3 top çalma ile takımını galibiyete taşımayı başardı.

MELVIN SANDERS (HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ)
21 sayı, 6 ribaunt, 4 top çalma, 2 asist ve 1 blokla oynadı, oyunun her alanında takımına büyük bir katkı yapıp, Mersin’i yıkan isimdi.

MERT SHUMPERT (GALATASARAY MEDICAL PARK)
Erdemirspor deplasmanında 7’de 5
üç sayı yüzdesiyle 17 sayı üretti,