Birkaç gündür Vatan gazetesinde 28 şubat "light darbe"si ile ilgili açıklamalar yapılıyor. Yapılırken de, "Emekli Genelkurmay 2. Başkanı'nın Genekurmay Başkanı'nın yakasına yapıştığı" iddialarına yer veriliyor. Yalanlamalara rağmen olayın üzerine gidilerek, gereksiz yere ordumuz yıpratılıyor.
O dönemde, milletvekili idim. Sıkıntıları bire bir yaşadık. Ayrıca, o sırada ve daha sonra o dönemde olup bitenleri dönemin Başbakanı Erbakan ve Başbakan Yardımcısı Çiller'den dinledik. Bu dönemin iyice aydınlatılması için bu iki kişinin ve bazı milletvekillerinin açıklamalarına da başvurulması şart. Çünkü, "light darbe" bu iki lidere ve o zamanki Meclis çoğunluğuna karşı yapılmıştı.
Darbe bir anlamda başarılı, bir anlamda başarısız oldu. Başarılı oldu, hükümet değişti ve sekiz yıllık kesintisiz eğitime başlandı. Başarısız oldu, gelen hükümetin adı büyük yolsuzluk suçlamalarına karıştı; seçim sistemi ve siyasi partiler kanunu değiştirilemedi.
28 Şubat'ta olan biteni iyice anlayabilmemiz için, şu konuların çok iyi belirlenmesi gerek:
a) Çiller, Başbakanlığın kendisine devredilmesi ile sorunun çözülebileceğine nasıl ve kimin tarafından ikna edildi?
b) Çiller, Erbakan'ı bu konuda nasıl ikna etti?
c) Çiller'e verilen söze rağmen, neden başbakan olarak ataması yapılmadı ve görev hiç beklenmeden Yılmaz'a verildi?
d) Çiller, gerçekten milletvekillerinden güvenoyu alacak çoğunluğu "ön imza" alarak sağlamış mıydı?
e) Aynı anda, Demirel'de de Çiller'in kuracağı hükümete güvenoyu vermeyeceğini belirten yeterli sayıda milletvekilinin imzası var mıydı?
f) İkili oynayan bu milletvekilleri kimlerdi ve niçin ikili oynamak zorunda kaldılar?
g) Bazı milletvekilleri sırf demokrasiyi ve Çiller'i korumak için, siyasi hayatlarının yok olması pahasına DYP'den istifa ettiler mi?
h) Erbakan'la Genelkurmay Başkanı arasında yapılan özel görüşmede neler konuşuldu?
h) Demokrasiye ara verilse idi, kurulacak olan "teknokratlar hükümetinin başbakanı" kim olacaktı?
ı) Bu girişim kimler tarafından ve nasıl önlendi?
i) Yılmaz Başbakanlığı, "demokrasiyi kurtarmak" uğruna mı, yoksa "fırsatı kullanmak" için mi aldı?
***
Bence, bu konuları konuşmak ve iyice aydınlatmak için oldukça erken. Doğal olarak, bir süre sonra bu yapılacak. Ama, ne biçimde olursa olsun başta ordumuz olmak üzere bazı kurumları yıpratmak ve tartışmaya açmak hoş olmuyor.