Geçtiğimiz hafta içinde VISA kartları Türkiye Genel Müdürü benimle görüştü ve ülkemizdeki durum hakkında görüş alışverişinde bulundu. Bu hassasiyeti de memnuniyetle karşıladım.Kredi kartı kullanımının sorun yarattığı Koreyle aramızda ciddi farklar var:a) Korede Kredi Kartı Kayıt Bürosu veya benzeri bir kurum yok.b) Korede banka dışı kurumların da kredi kartı vermesine olanak sağlanmış.c) Korede kredi kartı kullanımına teşvik getirilmişken, banka kartı (banka hesabından doğrudan kullanım sağlayan kart) kullanımına ek bir teşvik getirilmemiş.Ülkemizde, bankaların ortak kurdukları bir Bankalararası Kart Merkezi (BKM) var. Ayrıca, bir de kredi kayıt büromuz (KKB) bulunuyor. Bu sayede, bankalar müşterilerin tüm kredi kartı risklerini görebiliyorlar. Ama, kişilerin değerlemelerini yapacak bir "Credit Rating" sistemimiz yok. Kredi kartı faizleri bankalar tarafından belirleniyor. Her kullanım için takas komisyonu ödeniyor. Kredi kartlarında geri ödenmeme oranı BDDK kayıtlarına göre ülkemizde ortalama % 3.5. Bazı bankalarda bu oran % 7lere kadar yükseliyor. Ama, gecikilse bile genellikle tahsilat mümkün oluyor. Bu nedenle, bugünlerde bankalar kredi kartı kullanımından "iyi kar" ediyorlar.Ülkemizdeki kredi kartı kullanımında bankalar ve kişiler için üzerinde durulması gereken önemli bir risk var. Bazı kişiler birkaç kredi kartı almış ve kartların ödeme günlerindeki farklılıklardan faydalanarak bir karttan aldıkları borcu diğer bir karttan borç alarak ödüyorlar. Böylelikle, kişiler faizsiz para kullanma olanağına sahip oluyorlar. Henüz çok yaygın olmayan bu uygulamayı mutlaka önlemek gerekiyor. Bu da, bankaların ortak çalışmasıyla mümkün olabilir.Öte yandan, VISA çok haklı olarak banka kartlarının teşvik edilmesini istiyor. Şu anda, kredi kartı kullanımı ile banka kartı kullanımı arasında bir fark yok. Halbuki, banka kartında hesabınızda mevcut parayı kullanıyorsunuz. Banka kartıyla yapılan harcamalarda risk çok düşük ve masraf yok. Bu nedenle, banka kartı kullanılarak yapılacak alışverişlere bir indirim gündeme getirilebilir. Büyük bankaların buna öncülük etmeleri gerekiyor.VISA 1974 yılında, 14 ayrı ülkenin 18 bankası tarafından kurulmuş. Kartların uluslararası kullanımından bir pay alıyor. İçerideki kullanımdan alınan pay çok düşük. Ayrıca, verilen her kart başına ücretleri var. Söylediklerine göre, bu ücretler oldukça düşük ve sadece sistemin döndürülmesine hizmet ediyor. VISAnın rakibi MasterCardın çalışma biçimi de benzer. VISA halen 5000i Avrupa bankası olmak üzere, 21000 banka tarafından kullanılıyor. 2004 yılına kadar Avrupada yapılan tüketim harcamalarının yaklaşık % 10u VISA kartlarıyla yapılmış.Avrupa Birliğine giriş tartışmalarının yapıldığı şu günlerde, Avrupada 260 milyon VISA kartı dağıtıldığını ve bunların çoğunun banka kartı olduğunu bilmemiz ve kredi kartları konusunda alınacak tedbirlerde bu hususu göz önünde tutmamız gerekiyor. ytoruner@milliyet.com.tr Birkaç hafta önce Korede kredi kartlarının aşırı kullanımı dolayısıyla oluşan riskleri gündeme getirmiş ve ülkemizde henüz böyle bir risk ortamı bulunmadığını, ama tedbir alınması gerektiğini anlatmıştım. Ülkemizde, Bankacılık Üst Kurulu (BDDK) başta olmak üzere, bu konunun üzerine ciddiyetle eğilindiğini sevinerek izliyorum.