İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın (borsa) kısmen Boğaz'ı gören arsası, Ağustos 1991'de özelleştirme kapsamında, Turban'dan alındı. 87481 metrekarelik arsanın yaklaşık 26000 metrekarelik bölümündeki koru alanı korundu. "Borsa Sarayı"nın inşaatı 1992 yılında başladı ve 1995 yılında bitirildi. Kapalı alanı 27180 metrekare olarak ruhsatı alınan inşaata sonradan havuz, spor ve dinlenme tesisleri ilave edildi. Binada, ülkemizdeki uluslararası standartta en büyük takas ve saklama sistemi var. Bu sistem, halen Merkez Bankası'nın sahip olduğu sistemden büyük. Binada ayrıca, 300 kişilik konferans salonu ile dünyanın en gelişmiş telefon santrallarından biri bulunuyor. 4000 kilovatlık yedekli jeneratör gurubu ve 1200 kilovatlık kesintisiz güç kaynağı ile elektrik kesintisi hemen hemen yok edilmiş durumda. Tüm bilgisayar sistemi sürekli yedekli çalıştığından, sistem çökmesi olasılığı bulunmuyor, denilebilir. Binada, olması gereken bütün teknik, elektronik ve mekanik özelliklerin en kalitelisi ve uluslararası anlamda bilinen en iyisi kullanıldı. Kısacası, bittiğinde "Borsa Sarayı"mız dünyanın en iyi ve en modern borsa binası idi. Halen de öyle olduğunu sanıyorum.Eski Turban genel müdürlerinden Mehmet Özdemir, "Turizme Fiske Taşları" adlı eserinde "Borsa Sarayı"nın geçmişini özetle şöyle anlatıyor: "İstanbul'a uluslararası anlamda bir kongre sarayı kazandırma fikri 1960'lı yıllara dayanıyor. Fikir, 1969 yılında devrin İstanbul Valisi Vefa Poyraz tarafından hayata geçirildi ve şimdiki arazi istimlak yoluyla elde edilip, inşaat için İl Özel İdaresi emrine verildi. Bayındırlık Bakanlığı inşaat standartlarının yeterli olmayacağı anlaşılınca, arazi ve inşaat 1974 yılında Turizm Bakanlığı'na devredildi. Daha sonra, 27 Ocak 1975 tarihinde arsa ve bina 437.405 lira bedelle Turizm Bankası'na satıldı. Ancak, banka inşaata bir süre devam ettikten sonra, projeyi ekonomik verimliliği olmaması ve ihtiyacı karşılayamayacağı gerekçeleriyle durdurdu. Özelleştirilmesi düşünülen fakat daha sonra Kalkınma Bankası ile birleştirilen Turizm Bankası'nın devam eden faaliyetlerini devralan Turban 1988 yılında kuruldu. Bu arada, şimdiki 'Borsa Sarayı' arazisi Kalkınma Bankası ile Turban arasında birkaç kez Yüksek Planlama Kurulu (YPK) kararları ile gitti geldi. Arsa, son olarak Turban'a geçtiğinde 'Atsan atılmaz, satsan satılmaz' duruma gelmişti. Her gelen Turizm Bakanı 'Kongre Sarayı' işine el atar, biçare biçimde ricat ederdi. Sonunda, 12 Eylül 1980 ihtilalinde Devlet Başkanı Kenan Evren de duruma el koydu ama yine proje müellifi ikna edilemedi. Turban'a genel müdür olduğum sırada, Borsa Başkanı Yaman Törüner'e, 'Kongre Merkezi' binasından bahsettim. Törüner bütün gücüyle konuyla ilgilendi ve Mesut Yılmaz'ın başbakanlığı sırasında 22 Temmuz 1991 tarihli YPK ile arsa ve binayı borsaya aldı. Alım 80 milyar liraya, peşin para ödenmeksizin, 8 taksitte yapıldı. İnşaatı bir taraftan yıktığı için müellifle bir işi kalmayan Törüner, planı, ruhsatı, iskânı dahil bina inşaatını 3 yılda bitirdi. 30 yılda yapılamayan, 3 yılda yapılmıştı." 'Borsa sarayı' Borsa arsasının alınmasında en büyük destek Başbakan Mesut Yılmaz'dan gelmiştir. Zamanın Başbakanlık Müsteşarı İsmet Alver'in de YPK'da unutulmaz katkıları olmuştur. Zamanın İstanbul Belediye Başkanı Nurettin Sözen de projeye destek vermiş ve bu alanın borsa alanı olarak kabul edilmesini sağlamıştır. Öyle bir karar çıkarılmıştır ki, şu anda bu araziye ilave bir gökdelen yapılması bile mümkündür.Borsamız hâlâ çok zengindir. ytoruner@milliyet.com.tr Mesut Yılmaz desteği