Bu yıl globalizasyonun artması ve işçi ücretlerindeki düşmeler nedeniyle, dünya genelinde enflasyon oranlarının ciddi biçimde düşmesi bekleniyor. Bu gelişmeden biz de olumlu etkileneceğiz.Diğer gelişmekte olan ülkelere çeşitli biçimlerdeki sermaye girişi (borsa, tahvil, dış borçlanma, sıcak para, doğrudan kalıcı yatırım dahil) düşerken, Türkiye'ninki yükseliyor. Bu gelişmede bizdeki yüksek reel faizlerin de rolü var. 2006 yılında Türkiye'ye giren sermaye girişi önceki yıla göre % 23 artarken, diğer gelişmekte olan ülkelere girişler % 7.2 azaldı.Gelişmekte olan Avrupa ülkelerine oranla, ülkemize yabancı sermaye girişi 2005 yılında % 17 iken, 2006'da %19 olması bekleniyor. Yani, biz onlardan daha fazla sermaye çeker hale geldik. Ekonomimiz 2005'te, gelişmekte olan ekonomiler ortalaması kadar büyüdü. Yıllık büyüme hızımız % 7.4 oldu. Ülkemize yapılan doğrudan kalıcı yatırımlar, geçen yıl % 111 oranında büyüdü. Kalıcı doğrudan yatırımlar bakımından, Avrupa'daki gelişmekte olan ülkelerle karşılaştırıldığında, Türkiye'ye gelen yatırımlar bu toplamın 2005 yılında % 19'u iken, 2006 yılında % 28'i oldu. Diğer gelişmekte olan ülkelere yapılan doğrudan yatırımlar ise, % 23 düştü. Bu gelişme, bizim için önemli bir başarı.Bütçe açığımızın, gayri safi milli hasılaya olan oranı, 2005 yılından beri Avrupa Birliği Maastricht kriterlerini tutturuyor.Kamu sektörü borçlanma gereğinin gayri safi milli hasılaya oranı, yıllardan beri ilk kez 2005 yılında % 0 oldu. 2006 sonu itibariyle de, bu oranın % -3'e düşmesi bekleniyor. İyi başarı.Faiz dışı fazla, 2006 yılında IMF'nin koyduğu % 5 hedefini aşarak, % 5.9'a ulaştı. Bu gelişmeyi, Maliye Bakanlığı'nın önemli bir başarısı sayabiliriz.İç borçlarımızın ortalama vadesi 2001 yılında 5 ay iken, 2004 yılında 13 aya, 2005 yılında 25 aya ve 2006 yılında da 27 aya yükseldi. Bu konuda, Hazine Müsteşarlığı önemli bir başarı elde etti.Dövizle veya dövize endeksli olarak alınan Hazine borçlanması, 2001 yılında toplam borçlanmanın % 35'i iken, 2006'da bu oran % 14'e düştü.Hazine'nin dövizle borçlanma miktarı 3 yıldır artmıyor, sayılabilir. 2004 yılında 69 milyar dolar olan dış borçlanma, 2006 yılında 66 milyar dolara düştü. Hazine'nin önemli başarısı Toplam kamu borçlarının, gayri safi milli hasılaya oranı 2001 yılında % 101 iken, 2006 yılında bu oran % 62'ye düşürüldü.52 milyar dolara yükselen dış ticaret açığının, yaklaşık 15 milyar doları petrole ödediğimiz ek dövizden oluşuyor. Kaçak petrole ödediğimiz döviz de katılırsa, dış ticaret açığının yaklaşık % 70'inin petrol fiyatlarından kaynaklandığı söylenebilir.Doğrudan kalıcı yabancı yatırımlar 2004 yılında sadece 2 milyar dolar iken, bu miktar 2005 yılında 9 milyar dolara ve 2006 yılında 19 milyar dolara yükseldi.Merkez Bankası döviz rezervlerinin, kısa vadeli dış borçları karşılama oranı 2000 yılında % 128 iken, 2004 yılında % 88'e ve 2006 yılında % 68'e düştü.Bu açılardan başarılıyız. ytoruner@milliyet.com.tr Kalıcı yabancı yatırımda artış
