A) Hedefinizi kendiniz, kendiniz için belirleyin.
B) Gerçekleştirilecek olan hedefin bir anlamı, faydası ve mükafatı olmalıdır.
C) "Eğer şu gerçekleşirse, yapabilirim" şeklinde bir yaklaşımın hedeflemede yeri yoktur.
D) Hedefiniz kesin hatlarıyla belirli, ölçülebilir ve karşılaştırılabilir olmalıdır. Bu biçimde belirlenmeyen bir hedef sadece bir slogandır.
E) Hedefiniz bir kez belirlendikten sonra, ona ulaşmak için zaman zaman taktik değiştirebilirsiniz.
F) Hedefiniz iddialı ve heyecan verici olmalıdır. Büyük düşünün. Hedefinizin büyüklüğü geceleri uykunuzu kaçırsın.
G) Seçtiğiniz hedef, her zaman korumaya çalıştığınız değerlerinize zarar vermesin. Aksi takdirde, "suçluluk duygusu" hayatınız boyunca peşinizi bırakmaz.
H) Hedefinize ulaşmak uğruna, hayatınızdaki önemli şeylerden fedakarlık etmeyin. Ne ailenizden ne sağlığınızdan.
I) Hedefiniz ve onu gerçekleştirme süreniz gerçekçi olmalıdır. Aslında, her hedef gerçekleşebilir. Ancak, onu hangi sürede gerçekleştirdiğiniz önemli.
J) Her zaman "alıcı" olmayın. Aynı zamanda "verici" olun. Paylaşılmayan kazanç uzun vadede yok olur.
K) Düşlerinizi başkalarıyla paylaşın. Size katkıda bulunacaklardır.
L) Hedefinize varmak için harekete geçmekte gecikmeyin. Eyleme dönüşmeyen bir teori, topsuz oynanmak istenen bir futbol maçına benzer.
M) Eleştiriden korkmayın. "Yapıcı eleştiri" size katkı sağlayacaktır. Özellikle, sadece eleştiren değil, "çözüm yolu" gösteren eleştirilere açık olun; hatta bunu yapanlara teşekkür borçlu olduğunuzu unutmayın.
Milletlerin hayatı da, "hedefleme" bakımından insanlara benzer. Gerek dış politikada ve gerekse ekonomide yapılan "hedefleme" hataları bizi, her şeye yeniden başlama zorunda bırakır. Bıraktı da. Bu nedenle, gelişmiş ülkelerden onlarca yıl gerideyiz.
Irak'a asker gönderiyoruz. Enflasyonla mücadele ediyoruz. Acaba, dış politikada ve ekonomide başarı şansımız ne? Hangi hedefe göre hareket ediyoruz? Hedefler birbirleriyle tutarlı mı? Yoksa, önceden olduğu gibi geçici başarılarla mı avunuyoruz?
Şimdi listemize bakalım: