Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Merkez Bankası rezervleri 40 milyar doları aşmış vaziyette (tarihi rekor). Enflasyon % 10'un altında (son 30 yılın rekoru). Büyüme % 5-10 arası (kriz yıllarından sonraki rekor). Yabancı sermaye girişi ve döviz girişi rekor seviyelerde. Turist sayısındaki artış ve turizm girdileri rekor seviyelerde. Kapasite kullanım oranı çok yüksek. Meclis geceli gündüzlü çalışıyor. Reform yasaları beklemeden çıkarılıyor. IMF, ekonomiyi destekliyor. Avrupa Birliği kapıları aralandı. Tüm petrol yolları ülkemizden geçmeye başladı. Sağlıkta iyi bir reform yapıldı. Politik istikrar sürüyor. Sosyal Güvenlik ve vergi reformları yolda. Bütün bunların sonunda, çok kısa bir süre sonra: İstihdam artacak, işsizlik düşecek. Ekonomi net borç öder duruma gelecek; iç ve dış borçlar kontrol edilebilecek. Vergi oranları düşürülecek. Ekonomide, serbest piyasa içinde dış rekabet ve istikrar sağlanabilecek. Bu şartlar altında, normal olarak erken seçim olmaz. Olmamalı. Ama, hükümet seçime zorlanıyor. Bu, genelde nasıl mı yapılır? Olmaması gereken bir ekonomik kriz yaratılır. IMF ve dış dünya hükümet politikaları aleyhinde ikna edilir. Bunun için bürokratların ikna edilmesi yeterli. Güçlü yabancı ülkelerde, hükümet aleyhinde propaganda yapılır. Bu ülkeler medyalarında hükümet aleyhtarı yazılar çıkar, televizyon programları yayımlanır, demeçler verilir. Hükümetin dış politikası başarısız gösterilir. Hükümete iç politikada hatalar yaptırılır. Meclis çalıştırılmaz. İktidar partisi parçalanmaya çalışılır. Tayinlerin ve yasaların çıkması zorlaştırılır. Reformlar geciktirilir. Özelleştirmeler iptal ettirilir. Karamsarlık yayılır. Halka iktidar partisinden fazla ulaşılır. Hatta, terör tırmandırılır. Bu durumda, akıllı davranan ve tuzaklara düşmeyen bir hükümet, ne yapmalıdır? Orta sınıfla ve aydın kesimle ilişkilerini bozmamalıdır. Sadece tabanının değil, tüm ülke vatandaşlarının isteklerine kulak vermelidir. Yanlış yapılan ve aşırı davranışlar içinde bulunan bakanların değiştirilmesine cesaret edilmelidir. Yolsuzluklarla mücadele edilmeli ama hukuk devleti ilkelerinden vazgeçilmemeli, mahkeme kararları uygulanmalıdır. Üniversitelerle, ordu ile, medya ile ve iş dünyası ile olan diyalog ve işbirliği kesilmemelidir. Erken seçim olasılığı kesinlikle gündemden düşürülmelidir. Gündem, sadece hükümet tarafından belirlenmelidir. Hükümet ne kadar akıllı davranıyor ve tuzaklara düşmüyor dersiniz? ytoruner@milliyet.com.tr Politikacılar her zaman bindikleri dalı keserler. Ya da, onlara bindikleri dal zorla kestirilir. Benzer bir senaryo, bugün de uygulanıyor gibi. Şimdi, hükümetlerin karnesi sayılan, ekonominin durumuna bakalım: