Bunlar: Yol olmayışı ve mevcut yolların bozukluğu, yol çizgisi olmayışı, planlı kazı yapılmayışı, yeterli trafik işareti bulunmayışı, adres bulmanın zorluğu, trafiği düzenleyenlerin bu konuda yeterli bilgileri olmayışı ve yolların pisliği başlıkları altında toplanan sorunlardı. Geçen haftaki, "İstanbul Belediyesi'nin Acıklı Hali" başlıklı yazıma çok sayıda ileti aldım. Gelen iletiler, trafik konusunda öne çıkardığım sorunların, yapılması gerekenin tamamını kapsamadığı noktasında birleşiyor. İstanbul'un trafik sorunlarını 7 ana başlıkta toplamıştım. Okuyucularım haklı olarak aşağıdaki sorunları da gündeme getirmiş:a) İstanbul'da büyük bir otopark sorunu var. Yeterli kapalı otopark yok. Olanlar da bakımsız. Araçların nerelere park edeceği belirsiz. Park edilmesi yasak olan yerlere park eden otolar cezalandırılamıyor. Çünkü, otolar için park yeri gösterilememiş. Otopark mafyası kol geziyor. Park ücretleri denetlenemiyor. Binaların genelinde yeterli otopark yeri mevcut değil. Otoparkı olmayan binalara iskân ve ruhsat verilmiş. İnşaatlar yapılırken otoparkların yapılmaması ve yapılanların da sonradan dükkâna çevrilmesi denetlenmemiş. Binaların kapalı otoparkları olması mecburiyeti yok. Kapalı otoparkı olan bina çok az. Yeni yapılan binaların bile misafir otoparkları yeterli değil. Otoparklarda taşıtlara ayrılan yerler ve dönüş yolları küçük arabalara göre düzenlenmiş. Büyük boy Amerikan arabaları ve dört çekerli araçlar genellikle kendilerine ayrılan alana sığamıyorlar. Bu yüzden, açık ve kapalı otoparklarda bile kazalar oluyor. Kaldırımlar otoparka dönüşmüş. b) İstanbul'da yaya olmak bir sorun. Yayaların, yaya geçitlerinde bile rahatlıkla karşıya geçmelerine izin verilmiyor. Motosikletler her yerde. Kaldırımlarda motosikletler son sürat gidiyorlar. Otopark sorunu büyük c) Trafik de inşaatlar da yeterince denetlenemiyor. Kimse trafiğe uymadığı için, adım başı bir kazayla karşılaşıyoruz. "Bayanlar trafiğe çıkmasın" gibi komik öneriler getiriliyor. Trafik kurallarına uymayanlar cezalandırılamadığı için, trafik canavarları şehir içinde cirit atıyor. Yapılan kusurun ancak yüzde biri cezalandırılabildiği için, kurallara uymak özendirilmiyor. Kırmızı ışıkta durdu diye dövülen sürücüler bile var. Yabancı ülkelerde iş yapan müteahhitlerimiz profesyonel proje ve kontrol olduğu için kaliteli inşaatlar yaparlarken, aynı firmalar Türkiye'de kalitesiz inşaatlar yapıyorlar. Çünkü, ne inşaatı yapandan ne de kontrol edenden hesap soruluyor. d) Belediyelerin kaynakları, belediye meclisinde yer alan siyasi çoğunluğun ideolojik görüşleri doğrultusunda harcanıyor.e) İstanbul halkı harekete geçirilemiyor. Kimse kapısının önündeki karı küremedi diye sorumlu tutulamıyor. Trafik sorununa İstanbulluların katılacağı çözümler üretilemiyor. ytoruner@milliyet.com.tr Canavarlar cirit atıyor