Editörün Seçtikleri Öğretmen kömür satıyor

Öğretmen kömür satıyor

13.06.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Öğretmen kömür satıyor

Öğretmen kömür satıyor


Milli Eğitim Bakanı'nın "limon satma edebiyatı bitmiştir" demesine rağmen, geçim sıkıntısından bunalan öğretmenlerin yaptığı 23 ek iş var


       Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu'nun sözleri 15 Mayıs günü Hürriyet'te "Öğretmen limon satıyor edebiyatı bitmiştir" başlığı ile yayımlandı. Tesadüf bu ya, biz aynı gün, bu yazı dizisi kapsamında yer vermek üzere, "ek iş"i olan öğretmenlerle röportaj yapıyorduk. Bu arada öğretmenlerin yaptığı ikinci işlerin bir listesini öğretmenlerle birlikte çıkarmıştık. Listede limon satma dışında tam 22 iş vardı. Öğretmenler kabaca bir hesapla İstanbul'daki meslektaşlarının yüzde 70'inin ek işi olduğunu tahmin ediyordu. Öğretmen dostlarımızın isteğine uyarak yazı dizimizin bu bölümünü Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu'na "ithaf" ediyoruz.
       * * *
       Gaziosmanpaşa'da cadde üzerinde bir mağaza. Cephenin yarısı camekanlı yazıhane, öteki yarısı depo girişi. İçerde ithal malı kömür torbaları istif edilmiş. Deponun patronu / işletmecisi Faik Tunçtan, yanında çalışan iki genç kızla, kömür gönderilecek evlere nakliye işini idare ediyorlar.
       Faik Tunçtan 7 yıllık bir öğretmen, Bitlis'ten İstanbul'a gelmiş, şimdi de Barbaros Hayrettin Paşa İlköğretim Okulu'nda sınıf öğretmeni. Ayrıca bir firmanın, kendi bölgesinde kömür satış işini üstlenmiş.
       Öğretmenlerin kömür satıcılığı işi hayli yaygın. Söz konusu firmanın İstanbul'da 60 yerde satış yeri olduğu ve bunların her birini öğretmenlerin işlettiği anlatılıyor. Aslında firmanın sahibi de öğretmenlikten gelme. Meslektaşlarına destek olmak amacıyla ve bir vefa duygusuyla satış acentelikleri için öğretmenleri tercih ettiği söyleniyor.

Niye öğretmen!

       Aynı firmanın yine kömür satış işini yapan Dumlupınar İlköğretim Okulu öğretmeni Hıdır Görgün, ek iş yapan öğretmenlerin tercih edilme nedenlerini şöyle sıralıyor:
       "Bir kere ucuz işgücü. Sigortasız çalıştırılıyorlar. Öğretmenler genelde insan psikolojisini bildikleri için pazarlama işinde başarılı oluyorlar. Bürokrasinin içinde olduklarından ellerine verilen programı iyi uygular, işlerini düzgün yaparlar. Güvenilir kişilerdir. Haksızlığa tahammül etmezler. Yanlarındaki personeli iyi şekilde idare ederler."
       Dört yıl önce Muğla'dan İstanbul'a gelen evli, iki çocuklu 21 yıllık öğretmen Hıdır Görgün'ün maaşı 200 milyon lira. Kömür satışında primle çalışıyor ve ayda 400- 500 milyon lira kazanıyor.
       Milli Eğitim Bakanı haklı, gerçekten limon satma edebiyatı bitti, şimdi kömür satma edebiyatı var.

"Utanıyorum"

       İkinci işi kömür satıcılığı olan öğretmenlerden Faik Tunçtan, "ek iş" konusunda şunları söylüyor:
       "Dışardan iyi hoş görünüyor ya, bence en büyük sıkıntıyı ek iş yapan öğretmenler yaşıyor. Küçümsenecek oranda da değil, iyi para kazanıyoruz. Ama etik değerlere sahip insanlar bunda en büyük psikolojik zorluğu yaşıyor. Ben şahsen sınıfa girdiğim zaman, biraz uykusuzsam, öğrenciye vermem gereken şeyi veremediğim zaman, epey sıkıntı yaşıyorum ve mahçup oluyorum. Çünkü, okulda bizim 4 saatimiz filan geçiyor, ama ek işte en az 10 saat geçiyor.
       Ben okuldaki arkadaşlara da hep söylerim; ben ek iş yapmayan arkadaşları kıskanıyorum. Ek iş yapmayan arkadaşlar eşi de çalışıyorsa, öğretmense kıt kanaat geçiniyorlar. Bence eğitimde kaliteyi düşüren en önemli etkenlerden biri öğretmenin ek iş yapması. Ek iş yapan öğretmenler belki para bakımından biraz rahatlar, ama psikolojik yönden hiç de öyle değil."

İşten işe

       Hüseyin Sümbül 22 yıllık öğretmen, 1978'de Artvin'de mesleğe başlamış, 1980'den beri İstanbul'da.
       "Yirmi yıldır İstanbul'dayım, 20 yıldır da ek iş yapıyorum" diye söze başlıyor. "Dört yıl taksicilik yaptım. Okulda sürekli sabahçı olmayı tercih ediyorum. Sabah 6'da kalkardım. Öğlen de okuldan çıkınca hemen taksinin başına geçerdim, gece saat 2'ye, 3'e kadar, cumartesi pazar sabaha kadar çalışırdım.
       Taksicilikten sonra bir öğretmen arkadaşla ortak galericilik yaptık; oto alım satım işleriyle bir buçuk yıl uğraştık. Galericilikten sonra kömür işine başladım. İlk yıl aylıkla, sonra primle çalıştım.
       Ek iş yapmanın ezikliğini daima yaşadım ve yaşıyorum da. Dışardaki insanlar size kömürcü gözüyle bakıyor, zaman zaman kömürcü diye hitap ediyorlar. Bunun ezikliğini yaşayarak zamanla bu işten elimi çektim."

       Öğretmenlerin kendilerine en uygun gördükleri ek iş, özel ders vermek. Bu iş hayli de yaygın. Ama her öğretmenin şansı yok. Örneğin sınıf öğretmenleri, yani ilköğretim okullarında ilk üç sınıfı okutanlar özel ders olanağına pek sahip değiller. Branş öğretmenlerinin, özellikle İngilizce, matematik, sosyal bilimler ve Türkçe öğretmenlerinin özel ders verme şansları yüksek.
       Ek iş bakımından en şanssız bölge ise Diyarbakır. Durumu en özlü ve anlamlı biçimde Diyarbakır'da yıllardır öğretmenlik yapan Murat Özdemir özetliyor:
       "Burda boşta olup da iş bulamayan birçok insan varken, biz nasıl iş bulup da ek iş yapalım."

“Örnek olamam"

       Ek iş yapan ya da sınıfta öğrencilerden "eğitime katkı payı" olarak para toplayan öğretmenlerin bunlardan dolayı saygınlıklarını zedelemiş hissettiklerini ve eziklik duyduklarını defalarca dinlemiştik.
       Beş yıllık coğrafya öğretmeni Mehmet Şahfidan'dan bir cümle:
       "Öğrencim benden daha iyi giyinirken, ben kalkıp ona örnek olamam."

İş yeri okul ama dışarda çalışmak zorunda

Hıdır Görgün
       Ucuz iş gücü
       Kömür satıcılığı yapan öğretmenlerden biri olan Hıdır Görgün, bu işler için öğretmenlerin tercih edilmesinin sigortasız ve ucuz işgücüne ve güvenilir olmalarına dayandığını söylüyor.

       Hüseyin Sümbül
       Ek iş eziyor...
       Hüseyin Sümbül 20 yıldır İstanbul’da ve 20 yıldır taksicilikten galericiliğe ve kömür satıcılığına kadar çeşitli ek işler yapmış. Bunlardan eziklik duyduğunu anlatıyor.

       Ahmet Karagöz
       Tabelacılığa devam
       25 yıllık öğretmen Ahmet Karagöz ile dokuz yıl önce yaptığımız dizide de karşılaşmıştık. O zaman da tabelacılık yapıyordu ek iş olarak. O zamandan bu yana tabelacılık bilgisayarlı döneme girerek şekil değiştirmiş... Ahmet öğretmen artık arada bir tabelacılık yapıyor, ama yine de 230 milyon liralık öğretmen maaşına iyi kötü bir destek sağlıyor.

       Yarın: Evden okula şiddet

Yazarlar