Tarım 4.0

21 Haziran 2018

Endüstri 4.0, dördüncü sanayi devrimini ifade ediyor.
Su ve buhar gücünün üretimde kullanılması ile birinci, elektrik enerjisinin kullanılması ile ikinci, elektronik sistemlerin kullanımı ile üçüncü, bilişim teknolojilerinin kullanımı ile de dördüncü sanayi devrimi yani “endüstri 4.0” başladı.
Bunun tarıma uygulanış şekline de ”tarım 4.0” deniyor.
Özellikle gelişmiş ülkelerde hızla uygulanmaya başlanan tarım 4.0 bu ülkeleri gelecekte avantajlı konuma yükseltecek.
Gelişmekte olan ülkeler ise az çok sağından-solundan tutmaya çalışıyorlarsa da gelişmemiş ülkelerin bundan bihaber olduğunu görüyoruz.
Her ne kadar bu devrime bazı kişiler olumsuz yaklaşsa da, uygulanmadığı takdirde Türkiye gıdadaki rekabet şansını tamamen yitirecek.
Bu nedenle ülkenin güvenliğine en az zarar verecek yöntemlerle uygulanmasında yarar olduğunu düşünüyorum.

Yazının Devamı

Türkiye tarımdır, tarım Türkiye’dir

14 Haziran 2018

Rusya’dan et ithalatı ile ilgili haberleri basından muhtemelen okumuş-duymuşsunuzdur. Üç tarafı denizle çevrili olan ülkeye balık, tarihi boyunca göçebe olan ve hayvancılıkla uğraşan coğrafyaya süt de gelecek.
Bu haberler üzerine “Acaba işler tersine mi dönüyor, Türkiye Rusya ilişkilerinde Türkiye tarafı gelecekte tarımda ithal eden ülke mi olacak?” diye düşünüyor insan.
2015 yılının 24 Kasım’ında bir savaş uçağının Türkiye tarafından düşürülmesi üzerine Rusya, gerilen ilişkileri tarımsal üretim alanında fırsata çevirdi.
Artık birçok ürünü kendisi yetiştirmeye başladı ve gelecekte de eminim ki bunların sayı ve miktarları daha da artacak.
Ben görmedim ama özellikle Kuzey Kafkasya’da binlerce dekar seranın kurulduğunu, Adigey Cumhuriyeti’nde ikamet eden arkadaşlar söylüyorlar.
Neyse yazın Adigey’e gidince bunları görme olanağım olacak.

Yazının Devamı

Sütsüz peynir!

7 Haziran 2018

Bu hafta da ne yazacağımı düşünürken Konya’dan bir telefon aldım.

Karşımdaki ses kendini tanıttıktan sonra “hocam sizinle peynir hileleri ile ilgili olarak görüşmek istiyorum” dedi.

Kendisinin peynir üreticisi olduğunu, dürüst çalıştığını ancak gıda hilebazlarından bıktığını, hileli peynir üretenlerle rekabet edemediklerini, eskiden bu hilelerin birkaç ilde yapılırken bugün bütün Türkiye’ye yayıldığını, bu anlamda tüketicilerin risk altında olduklarını, benim bunları daha fazla gündeme getirmemi ve hep birlikte bunun için mücadele etmemiz gerektiğini söyledi.

Bunun üzerine yaptığım saha araştırması sonucunda anladım ki; gıda hileleri sadece tüketici değil, üretici boyutuyla da vahim durumda.

Gelen bilgilerde süt ürünlerinde margarin kullanımının son beş yılda son derece yaygınlaştığı görülüyor.

Aslında bakanlığın yaptığı analizlerde saptanmasına ve defalarca katan firmalar teşhir edilmesine rağmen bunun önüne bir türlü geçilemiyor.

Bu durum süt ürünlerinin itibarını ayaklar altına alırken, sektörün geleceğini de tehlikeye atıyor.

***

Yazının Devamı

Nasıl bir süt?

31 Mayıs 2018

1960 yılında 3 milyar olan dünya nüfusu, 2017 yılında 7.6 milyara ulaştı.
Bu süreçte dünyadaki tarımsal üretim, nüfus artış hızına ayak uyduramadı.
Artan nüfusu beslemek için birim alandan-birim hayvandan daha çok ürün elde etmek gerekiyordu.
Bunun için de hastalıklara dayanıksız, sulama ve gübreleme ile verim veren tohumlar ile vahşi hayvancılık sistemleri tarıma hakim oldu.
Söz konusu girdilerin kullanıldığı bu tarım tipine biz ziraatçılar entansif-endüstriyel-yoğun-vahşi tarım diyoruz.
Sonuçta endüstriyel tarım, büyük şirketlerin kar ettiği bir yere doğru evrilirken, ekolojik dengeyi, ürün kalitesini, hayvan refahını ve sağlık kriterlerini ikinci plana itti.
Zamanla bu tarım sisteminin insana-hayvana-habitata-çevreye olan zararlı etkileri kendini göstermeye başladı.

Yazının Devamı

21 Mayıs etkinlikleri

24 Mayıs 2018

Yoğun bir haftaya daha başladık. Pazartesi günü ilk iş olarak soluğu TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nde aldım.
Alsancak’taki Şube Lokalinde 21 Mayıs “Dünya Süt Günü” ile ilgili bir basın toplantısı vardı.
Basın açıklamasında, maliyetler ve hileler olmak üzere, sektörün iki önemli sorununa vurgu yapılarak şunlar söylendi:
“Mart ayı sonunda 4.00 lira iken bugün 4.47 liradan işlem gören dolar son bir ay üç hafta içerisinde Türk lirası karşısında yüzde 12 oranında değer kazandı. Bu durumda Türkiye çiftçisi yüzde 12 oranında fakirleşirken, süt üreticileri yüksek maliyet baskısı altında kaldılar ve üretimden vazgeçecek konuma geldiler.”

***

“Hilelere gelince... Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın hile yapan firmaları teşhir ettiği sayfasına bakıldığında; Türkiye’de gıda hilelerinin ne kadar yaygın olduğu kolaylıkla anlaşılıyor.
Örneğin; yoğurtlara ve süzme yoğurtlara jelatin -margarin, lorlara aşırı miktarda kalsiyum klorür, kaymaklı yoğurtlara küflenmesini önlemek için kimyasallar, tereyağına margarin-patates püresi, peynirlere ve eritme peynirlerine nişasta -margarin katılması yaygın yapılan hileler.

Yazının Devamı

Oruç ve ayran

17 Mayıs 2018

İslam dünyasının en kutsal ayı olan Ramazan dün başladı.

Bugün, ikinci gün ve yaz aylarına denk geldiği için sıcaklar da başladı.

Yaza denk gelen bugünlerde, beslenme uzmanı olanlar tamam da, olmayanlar da Ramazan’da beslenme konusunda konuşmaya-yazmaya başladılar.

Ancak ısrarla “ayran için” diye tavsiye edene pek rastlanmıyor.

Bendeniz de bu yazıda, özellikle Ramazan’da neden ayran içilmesi gerektiğini yazdım.

Yaklaşık 16 saat süreyle bir şey yemeden ve içmeden oruç tutanların ter yoluyla kaybettikleri su ve tuzu akşam oruçlarını açarken mutlaka sıvı tüketerek geri kazanmaları gerekiyor.

***

Bu sıvının tuz açısından zengin olması büyük önem taşıyor.

Yazının Devamı

Hileli gıdaların toplumsal sonuçları

10 Mayıs 2018

Gıda güvenliği konusu; son zamanlarda gıdalara yapılan hilelerin artması nedeniyle çok daha önemli hale geldi.
Gıda-sağlık ilişkisi medyada hiç olmadığı kadar gündeme gelirken bu konudaki köşe yazılarının sayısı da arttı.
Nasıl artmasın ki? Örneğin Türk Alman Jinekoloji Eğitim Araştırma ve Hizmet Vakfı Başkanı Prof. Dr. Cihat Ünlü, son yıllarda hem kadın hem de erkeklerde kısırlık oranlarının arttığını, bunun en önemli nedeninin de gıdalardaki pestisitler, hormonlar, gübrelerle çevresel faktörler olduğunu söyledi.
Demek ki gıda hilelerine karşı keskin önlemler alınmadığı takdirde nesil yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak.

Bir diğer konu da son zamanlarda sıkça dillendirilmeye başlanan toksik şişmanlık.
Kolay kilo alan ve kilolarını vermekte zorlanan bazı kişilerde aşırı toksin birikiminin buna neden olduğu söyleniyor.

Yazının Devamı

Eşek sütü!!!

3 Mayıs 2018

Geniş tüketici kitleleri tarafından kullanılan inek sütünün, anormal bağışıklık tepkilerine yol açtığı hastalıkların sayısı son yıllarda arttı. İnek sütünde bulunan protein, özellikle 0-3 yaş arası çocukların yaklaşık yüzde 3’ünü etkileyen en yaygın gıda alerjeni etmeni olarak biliniyor.

İnek sütünün bazı çocuklarda yaptığı bu olumsuz etkilerin yanı sıra, anne sütüne yakın bileşimi ve fonksiyonel özellikleri nedeniyle eşek sütüne karşı son zamanlarda artan bir ilgi var.

Eşek sütü, temel besin öğeleri açısından zengin olması, yüksek düzeyde sindirilebilme ve içilebilme nitelikleri sergilemesi nedeniyle, yetişkinler için iyi bir gıda olarak görülüyor. Bunların yanı sıra, özellikle inek sütü proteini alerjisi olan çocuklarda inek sütü ürünlerinin yerini alabilecek, iyi bir besin kaynağı olarak da düşünülüyor.

Yapılan bazı araştırmalara göre eşek sütü, tüketimi insan sağlığına en uygun olan ve bu nedenle de insan sütüne ikame bir süt. Yine bir başka çalışmada, eşek sütünün insanlarda bağışık sistemiyle bağlantılı hastalıkların tedavisinde ve damar tıkanıklığının önlenmesinde yararlı olabileceği kaydediliyor.

Eşek sütü, direkt içme sütü olarak tüketilebildiği gibi; yoğurt, ayran ve kefir

Yazının Devamı