DünyaAnkara'dan SDG'ye uyarı! 'Başka Yol' vurgusu

Ankara'dan SDG'ye uyarı! 'Başka Yol' vurgusu

01.05.2025 - 12:08 | Son Güncellenme:

Dışişleri Bakanlığı kaynakları Suriye'de son dönemde yaşanan gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Ankaradan SDGye uyarı Başka Yol vurgusu

AYDIN HASAN - ANKARA / Dışişleri Bakanlığı kaynakları, PYD ile KDP çizgisindeki partiler tarafından oluşturulan Suriye Kürt Ulusal Konseyi’nin de katılımıyla Kamışlı’da düzenlenen Kürt Birlik ve Tutumu adlı bir konferansta özerklik taleplerinin gündeme getirilmesine tepki gösterdi. Dışişleri kaynakları, "Türkiye, Suriye’nin toprak bütünlüğünü hedef alan, egemenliğini zedeleyecek olan, Suriye’de merkezi otorite dışında silah taşıma imkanı verecek ve terör örgütlerinin devamını sağlayacak hiçbir girişimi kabul etmemektedir. Suriye’de PKK ve uzantıları kendilerini lağvetmezse, terör örgütünün sistem dışına çıkarılmasının başka yollarla sağlanması için gerekli irade ve imkan bulunmaktadır" dedi.

Haberin Devamı

Dışişleri Bakanlığı, kaynakları Suriye'de son dönemde yaşanan gelişmelerle ilgili şu değerlendirmede bulundu:

SURİYE'DE YENİ DÖNEM

"Suriye, Esad rejiminin devrilmesiyle birlikte yeni bir döneme girmiştir. Suriye halkı bir yandan 14 yıllık ihtilafın yaralarını sarmaya çalışırken, diğer bir yandan da kendi öncülüğü ve sahipliğinde geleceğini belirlemek üzere bir siyasi geçiş süreci yürütmektedir. Suriye yönetiminin bölgesel ve uluslararası topluma entegre olmak amacıyla atmakta olduğu adımların ve kendi ülkesini güven, istikrar ve refaha kavuşturma çabasının desteklenmesine devam edilmesi önem
taşımaktadır. Suriye’yi ve bölgeyi istikrarsızlık riskinden arındırmanın yolu, ülkenin karşı karşıya olduğu yaptırımların kaldırılması dahil daha fazla destek ve daha yoğun angajmandan geçmektedir.

Haberin Devamı

TÜRKİYE SURİYE YÖNETİMİNİ KOŞULSUZ DESTEKLİYOR

Türkiye, rejimin devrilmesini takip eden dönemde, öncelikle bölge ülkeleri ile Suriye yönetimi arasında bir angajman ve ortak anlayışın gelişmesi için yoğun çaba sarf etmiştir. Bu gayretler, ABD dahil diğer önemli paydaşları da kapsayan temaslar ve toplantılarla devam etmiş, uluslararası toplum ile Suriye yönetimi arasındaki angajmanın ilerletilmesi desteklenmiştir. Türkiye'nin Suriye politikasının bel kemiğini, ülkenin toprak bütünlüğü ve birliğinin korunması suretiyle ulusal uzlaşının sağlanması, terör unsurları temizlenerek ülkede güvenlik ve istikrarının tesis edilmesi ve yaptırımların kaldırılması suretiyle Suriye’nin yeniden inşasının temin edilmesi oluşturmaktadır. Türkiye, bu amaçlara ulaşılması konusunda tarihi bir fırsat yakalamış olan Suriye yönetimini ve halkını koşulsuz bir şekilde destekleme yönünde bir tutum benimsemiştir.

ABD'NİN ASKER ÇEKMESİ

Suriye sahasındaki duruma bakıldığında, ülkenin güneyindeki askeri hareketliliğin kısmen durulduğu görülmektedir. Güneydeki silahlı grupların yeni orduya entegrasyonu yönündeki çalışmalara başlandığı açıklanmıştır. Bununla birlikte, tabiatıyla, zaman zaman baş gösteren kışkırtma ve provokasyonların etkisiyle münferit çatışmalar yaşanmaktadır. Sahadaki önemli gelişmelerden birini ABD’nin askeri mevcudiyetini azaltmak suretiyle konsolidasyona gideceğini açıklaması teşkil etmiştir. ABD, konsolidasyona yönelik belirli bir takvim açıklamamış olup, süreci sahadaki durumun değerlendirilmesi temelinde aşamalı bir şekilde ilerletmeyi öngörmektedir. Bu esnada da Suriye ile Irak arasında hem sınır güvenliğinin sağlanması hem terörle mücadele bağlamında iş birliği tesis edilmesini teşvik etmektedir. Bu konsolidasyon sürecinin yakından takibi sürdürülmektedir.

Haberin Devamı

KAMIŞLI MESAJLARI MUTABAKATA UYGUN DEĞİL

Şam’daki yönetim ile SDG arasında imzalanan mutabakat kapsamındaki temas trafiği devam etmektedir. Öte yandan, PYD ile KDP çizgisindeki partiler tarafından oluşturulan Suriye Kürt Ulusal Konseyi’nin de katılımıyla Kamışlı’da 26 Nisan 2025 tarihinde Kürt Birlik ve Tutumu adlı bir konferans düzenlenmiştir. Suriye yönetimi, bu konferansta verilen mesajların varılan mutabakata uygun olmadığı yönünde bir açıklama yapmıştır.

Haberin Devamı

BAŞKA YOLLARLA SAĞLANIR

Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve birliğinin korunması, Türkiye’nin olduğu gibi Suriye yönetiminin de temel önceliğini teşkil etmektedir. Anayasa Bildirgesinde de açıklandığı üzere, bu hedefin merkezi bir idare etrafında ve Suriye’nin tüm unsurlarına eşit vatandaşlık hakkı verilmesi suretiyle sağlanması önem taşımaktadır. Türkiye, hazırlanacak Suriye anayasasının ve Suriye yönetiminin ülkedeki bütün etnik gruplara ve inanç gruplarına eşit imkanları sağladığı bir ortam görmek istemektedir. Türkiye, Suriye’deki vatandaşların anayasal garanti temelinde eşit hak ve özgürlüklerden istifade edebildikleri, kendi kimliklerini ve inançlarını çekinmeden, güvence içinde ortaya koydukları bir sistemi engelleyecek hiçbir girişimi kabul etmemektedir. Suriye’de terör unsurları ve ayrılıkçı hareketlerle mücadele Suriye yönetiminin asli sorumluluğunu oluşturmaktadır. Bu sorunların Suriye yönetiminin tercih ettiği yöntem temelinde aşılmasına imkan tanınması için
Türkiye olarak gerekli alan sağlanmıştır. Türkiye’nin temennisi, terör örgütüyle iltisaklı oluşumların siyasi ve askeri düzlemde etkin olmalarının önünün kesilmesi suretiyle Suriye yönetimi ile SDG arasında varılan mutabakatın uygulanmasıdır. Aynı zamanda, PKK’nın örgüt olarak yapılan çağrıya bir an evvel olumlu cevap vermesi, silahlarını bırakması ve bölgede normale dönüşün önünde engel oluşturmaktan çıkması beklentisi mevcuttur. Türkiye, Suriye’nin toprak bütünlüğünü hedef alan, egemenliğini zedeleyecek olan, Suriye’de merkezi otorite dışında silah taşıma imkanı verecek ve terör örgütlerinin devamını sağlayacak hiçbir girişimi kabul etmemektedir. Suriye’de PKK ve uzantıları kendilerini lağvetmezse, terör örgütünün sistem dışına çıkarılmasının başka yollarla sağlanması için gerekli irade ve imkan bulunmaktadır.

Haberin Devamı

AMMAN'DA BEŞLİ TOPLANTI

Terörle mücadele bağlamında, 9 Mart 2025 tarihinde Amman’da Suriye ve dört komşu ülkenin Dışişleri ve Savunma Bakanları ile İstihbarat Başkanlarının biraraya geldiği bir toplantı da gerçekleştirilmiş, toplantıya Türkiye’yi temsilen Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın iştirak etmiştir. Bahsekonu toplantıda bölgesel sahiplenme ilkesi temelinde ve mevcut uluslararası çabaları da destekleyecek şekilde, terörizmle mücadele amacıyla müşterek bir operasyon merkezi kurulması üzerinde mutabık kalınmıştır. Bu hususta muhataplarla temaslar ve teknik çalışmalar ilgili
kurumlarla eş güdüm içerisinde yürütülmektedir. Toplantının önümüzdeki dönemde yapılması planlanmaktadır. Ayrıca, Suriye, güvenliğiyle ilgili bir sorun görürse herhangi bir ülkeyle bir anlaşma yapmayı tercih edebilir. Türkiye de Suriye’nin ihtiyaç duyduğu birçok alanda karşılıklı anlaşmalar çerçevesinde Suriye’ye destek verebilir. Bu çerçevede Türkiye, bölgede kendi güvenlik ve tehdit değerlendirmelerine göre Suriye’yle ikili iş birliğine hizmet edecek her türlü konuyu ele almaya açıktır.

ÜST DÜZEY ATAMALAR SÜRÜYOR

Suriye’deki siyasi gelişmeler açısından, 29 Mart 2025 tarihinde teknokrat ağırlıklı geçiş kabinesinin oluşturulmasının ardından Bakanlıkların üst düzey yönetimine atamaların sürdüğü görülmektedir. Halk Meclisi üyelerinin belirlenmesine yönelik çalışmaların başlatıldığı da anlaşılmaktadır. Anayasa Bildirgesinde yer bulduğu üzere, Halk Meclisi üyelerinin üçte birinin Cumhurbaşkanı tarafından, geri kalan üyelerinin de Cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek, iller bazında kurulacak Komiteler eliyle belirlenmesi öngörülmektedir.

YAPTIRIMLARIN KALDIRILMASI ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR

Uluslararası düzlemdeki gelişmelere bakıldığında ise, ABD’nin, Şam yönetimine mesafeli yaklaşan tutumunu muhafaza ettiği, ancak Şam’la belirli düzeyde angajmana da girdiği dikkati çekmektedir. ABD’nin, angajmanını ilerletmek ve yaptırımları kaldırmak için Suriye yönetiminden güven artırıcı birtakım adımların atılmasını beklediği anlaşılmaktadır. Türkiye’nin de müteaddit girişimleri neticesinde ABD, AB ve Birleşik Krallık’ın uyguladığı yaptırımların esnetilmesi ve yaptırım muafiyetlerinin sağlanması bağlamında önemli gelişmeler sağlanmış olup, rejim dönemini hedef alan bu yaptırımların tamamen kaldırılması yönündeki çok yönlü çalışmalar sürmektedir."

 

 

KEŞFETYENİ
Görenler babasının kopyası diyor! İşte Can'ın son hali
Görenler babasının kopyası diyor! İşte Can'ın son hali

Cadde | 01.05.2025 - 09:28

Mehmet Aslantuğ’un oğlu Can Aslantuğ babasının boyunu geçti. Son halini görenler babasının gençliği diyor..

Yazarlar