Bir Vahşi Doğa Mabedi: Chambal Nehri

Eskilerden gelen bir lanet, insanları suda yaşamaktan alıkoydu fakat suda hayat birçok nadide türü içinde bulundurarak devam ediyor ve Hindistan'ın en eski nehirlerinden birinde de bu eşsiz hayat tüm ihtişamıyla sürüyor. Önceleri lanetliydi, daha sonra ise kanun kaçakları ve eşkıya bir kraliçe tarafından istila edildi. Günümüzde ise Kuzey Hindistan'daki Chambal Nehri, nadir türlere ve el değmemiş sulara ev sahipliği yapan, tam bir vahşi doğa mabedi olarak anılıyor. Chambal Nehri'nin kötü şöhreti, Hindistan'ın ve bölge tarihinin en eski folklorik parçasından biridir. Asıl ironik olan şey ise bu kötü şöhretin, nehri el değmeden günümüze kadar gelmesini sağlamasıdır.

Mistik Bir Hikâye

Chambal Nehri, yaklaşık 620 mil (1.000 km) olan uzunluğu ile Hindistan'ın en büyük nehirlerinden biridir. Bu uzun nehir, Madhya Pradesh ve Rajasthan eyaletleri arasında bir sınır oluşturuyor. Bu iki eyaleti ayırmasının yanı sıra, uzunluğu sayesinde Madya Pradesh ve Uttar Pradesh bölgelerini de birbirinden ayırıyor. Bu büyük nehir, son olarak ise Yamuna River ile birleşiyor. Chambal Nehri'nin laneti epik zamanlara kadar gider. Antik Hindistan'ın en güzel hikâyelerinden biri olan Mahabharat'ta anlatıldığına göre, Pandava kardeşler kuzenleri Kauravlara, Chambal (daha sonra Charmanyavati olarak anılır) Nehri kıyılarında bir zar oyunu kaybeder ve kraliçeleri Draupadi'yi soyulmuş ve rezil edilmiş bir hâlde görürler. Bu aşağılanmaya karşı olarak ise Draupadi, bu rezalete tanıklık eden nehri lanetlemiştir. Bu lanet yüzünden, nehrin sularından içen herkesin bitmek tüketmek bilmeyen bir intikam alma duygusuna kapılacağı söylenir. Eski zamanlardan kalan bu hikâye neredeyse günümüze kadar insanların nehrin üzerinde yaşamalarına engel oldu. Bu sayede, Chambal nehri ve kıyılarını birbirine bağlayan dağ geçitleri, asiler, haydutlar ve yasalardan kaçmaya çalışan herkes tarafından bir sığınak haline geldi.

Belalı Bir Tarih

1857 yılındaki isyanda, Sepoylar (Koloni döneminde İngiliz ordusunda bulunan yerli askerler) ve onların sempatizanları, bu derin vadileri ele geçirdiler, ancak zamanla haydut haline geldiler. Hindistan'ın meşhur Haydut Kraliçesi olan Pholan Devi ve çetesi, Chambal Nehri'nin vadilerinde saklandı. Pholan Devi, bölgeyi haydut sığınağına çeviren son kötü şöhretli kişilerden biriydi. 1970'lerden sonra ise bu haydutlar ıslah edilerek, Chambal Nehri ve çevresi barışçıl bir hale geldi.

Eşsiz Bir Doğa

Ancak görünen o ki; bu antik lanet Chambal Nehri için eşsiz bir nimetti. Bu sayede nehir, insan yerleşimi ve kirliliğinden kurtuldu ve tesadüfi bir şekilde iki eşsiz timsah türü (Hint ve Ganj timsahi), Gangetik Nehir yunusuları, çakallar, nadir bulunan kaplumbağalar, su samurları ve binler kuş türüne ev sahipliği yapar hale geldi. Aslında, Chambal Nehri'nde yaygın olan Ganj timsahları, başka bölgelerde de görülmektedir. Chambal Nehri'nde yapacağınız bir tekne turunda, leylek, baştankara, toygar, doğan, makasgaga, kırlangıç, sarus turnası gibi türler görebilirsiniz. Günümüzde ise Chambal için en büyük tehlike, nehrin eşsiz güzelliğinden kaynaklanıyor. Bozulmamış çevre, balık avcılarının, yasa dışı kum madencilerinin, çevreyi kirleten inşaat firmaları ve fabrikalarının dikkatini çekiyor. Belki de yeni bir lanet bulmanın tam zamanıdır?

Gitmeden Önce Bilmeniz Gerekenler

Chambal Nehir gezisi, Agra'dan başlayan günlük bir gezidir. Çevrede, tekne kiralayabileceğiniz veya sizi nehirde gezdirebilecek birkaç ibadethane ve safari mevcuttur. Agra, Etawah ve Bah'ta birkaç otel ve çevre dostu pansiyon da bulabilirsiniz.