Abu Dabi Şahin Hastanesi
13.01.2017 - 10:28 | Son Güncellenme:
Abu Dabi Şahin Hastanesi, şahin sahiplerinin ve turistlerin akınına uğruyor.
Abu Dabi Şahin Hastanesi turistlerin Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki cazibe noktalarından birisidir. İdaresi Alman Margit Gabriele Müller'e ait olan bu şahin hastanesinde şahinlerin bakımı için her türlü imkan sunuluyor.
Şahin hastanesi tıpkı sıradan bir hastane gibi işlev görüyor. Şahinler bu hastaneye getirildiğinde önce ağırlıkları ölçülüyor ve ardından bazı tetkikler uygulanıyor.
Önemli bir rahatsızlığı olmayan şahinler tedavileri ve kontrolleri için tüneklerde bekletiliyor.
Durumu çok ciddi olan şahinler saatlerce sürebilen tıbbi operasyon için ameliyat odasına alınıyor.
En basit müdahaleler için bile şahinler uyutuluyor ve böylece operasyon sırasında olabilecek her türlü sıkıntının önüne geçiliyor.
Müller yaptığı işi meslekten öte bir tutku olduğunu, şahinlerin ihtiyacı olan şeyleri tespit edebilmek için özel bir ilgi gerektirdiği, şahinleri hissetmenin öneli olduğunu ve ancak bu şekilde bu alanda başarılı olunabileceğini ifade ediyor.
Hastanede her yıl ortalama 11.500 şahin tedavi görüyor. Müller bu sayının her yıl ortalama %15 ila %20 arttığını söylüyor.
Çok sık uygulanan yöntemlerden birisi de hasar görmüş tüyleri iyileştirmek. Hastanede tüyleri boyut ve renk özelliklerine göre ayıran ve iyileştiren çekmece gözü benzeri bir cihaz bulunuyor.
Şahinlerin gagası ve penceçeleri düzenli olarak kesiliyor ve kısaltılıyor. Vahşi doğada bulunan şahinler bu işlemi doğal yöntemlerle yapıyor.
Dehidrate ortamda tutulan fotoğraftaki şahine tuz ve glikoz içeren bir aşı yapılıyor. 107 personelin çalıştığı şahin hastanesi ayrıca tam donanımlı bir laboratuvara sahip.
Bu fotoğrafta Müller, şahinin kulaklarını ortaya çıkarmak için tüylerini geriye doğru savuruyor. 20 yıldır bu görevi yapan Müller şahinlerle daha çok ilgilenmenin onu bu işe daha çok bağladığını belirtiyor.
Hastanede bulundukları süre içerisinde şahinlere uygun ebatlarda kukuleta giydiriliyor ve bu yöntem etrafta başka şahinler varsa sakin kalmalarını sağlıyor.
Operasyon süresince şahin sahipleri resepsiyonda bekliyor. Müller, şahin sahiplerinin buraya hasta ziyaretine geldiği zaman şahinin kendi sahibini tanıdığını, ses çıkardığını ve hareket ettiğini söylüyor. Müller, şahin ve sahibi arasındaki bağın bu denli kuvvetli olduğunu görmenin olağanüstü bir durum olduğunu sözlerine ekliyor.
Nesli tükenmekte olan bazı türlerin de aralarında bulunduğu bu şahinlerin ayrıca kendilerine özel bir pasaportu da bulunuyor. Bu şahinler uluslararası uçuşlarda business classta seyahat ediyor.
Şahin hastanesi Cuma günleri dışında günde 2 defa kapılarını ziyaretçilere açıyor. Bu turlar hastanenin işleyişini ve şahinlerin tedavi sürecini daha yakından görme şansı sunuyor.
Ziyaretçiler şahinlerin tedavi sürecini izleyebiliyor ve eğer şanslılarsa şahinleri besleyebiliyor.
Hastanede şahinlerin rahatça uçabileceği havalandırma özelliğine sahip 2 büyük kafes bulunuyor. Bu kafesler tüy dökme odaları olarak kullanılıyor. Şahinler tüm tüylerini döküyor ve yaz aylarında yeni tüyleri çıkıyor.
