Artan vakalar sonrası yeni tedbir önerileri! Yüzde 50 sınırı, sömestr, sınavlar sonrası ara...

Edinilen bilgiye göre, Vaka sayısı 10 gün içinde 3 kat arttı. Yapılan toplantılarda, vakaların birkaç hafta içerisinde 100 bine ulaşacağı yorumları yapıldı. Verilere göre, en yüksek test pozitiflik oranı yüzde 14.29, salgının üreme hızı 1.21 oldu. 100 binde haftalık vaka sayısı 343’e yükseldi. Ölümlerin 7 günlük ortalamalı değeri ise bir hafta içinde yüzde 11 geriledi. Uzmanlar, “Salgının üreme hızını hesaba katarsak, günlük vaka tahminen 90-100 bine kadar çıkabilir. Bu civarda pik yaparız. Ankara’da, İstanbul’da vaka sayısı hızla artıyor. Virüs, aileden birisinde ortaya çıkışının 1-3’üncü gününde diğerlerinde de ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı. Hürriyet'ten Nuray Babacan'ın haberine göre; Pandeminin dünyadaki seyrine bakıldığında, ABD’de 1 milyonun üstünde yeni COVID-19 vakası ile rekor kırıldığı, hastaneye müracaatların arttığı ancak yoğun bakım ve oksijen desteği ihtiyacının önceki dalgalara oranla daha az olduğu saptandı. Hastane kabullerinin yüzde 50-65’inin başka bir sorun için gelip pozitif çıkanlardan oluştuğu belirtildi. İngiltere’de yoğun bakımlarda yatanların yüzde 90’ının aşısızlardan oluştuğu bilgisi paylaşıldı. Yapılan değerlendirmelerde noktasal bazı önlemlerin alınması gündeme geldi. Buna ilişkin kararların sömestr tatiliyle birlikte hayata geçirilebileceği dile getiriliyor. İşte o önerilerden bazıları; YÜZDE 50 SINIRLAMASI: Tiyatro, Sinema, konser, lokanta gibi mekânlarda yüzde 50 kapasite sınırlaması getirilmesi değerlendiriliyor. MEKANLARA 3. DOZ ŞARTI: Türkiye’de, bir hafta sonunda 200 bin seyircinin stadyumlara gittiği, bunun da vaka patlamasına etkisi olduğu belirtilirken, Türkiye Futbol Federasyonu’nun maçlara girişte 3. doz şartı getirmesinin, kapalı mekanlarda da uygulanabileceği konuşuluyor. SÖMESTR UZASIN: Okullarda yüz yüze eğitimin devam etmesi kararına rağmen, 21 Ocak-7 Şubat tarihleri arasındaki sömestr tatili ile yaşanacak kesintinin önemli sonuçları olacağı, karantina altına alınan sınıf sayılarında artış yaşandığı, uzun tatilin bunun kesintiye uğramasını sağlayacağı değerlendiriliyor. FİNALLERDEN SONRA MOLA: Üniversitelerde final sınavlarının ardından ara verilmesi de öneriliyor. Omicron'un hızla yayılması ve Sağlık Bakanlığı’nın karantina süresini 7 güne indirmesinin ardından hastanelerde PCR testi kuyrukları uzadı. İstanbul Eyüpsultan Devlet Hastanesi’nin önünde dün sabah saatlerinde uzun bir kuyruk vardı. Test sırası bekleyenler, hastanenin dışına taştı. Çocuk vakalarda da yükseliş olduğuna dikkat çeken uzmanlar, influenza, rinovirüs, bocavirüs ve RSV gibi bulaşıcı hastalıkların da adeta çocuklara karşı saldırıya geçtiği uyarısında bulundu. Çocuk enfeksiyon uzmanlarına göre, Türkiye’de 5-11 yaş çocuklar da Kovid-19 aşı takvimine alınmalı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü'nden ve aynı zamanda Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Haluk Çokuğraş, son 3 aylık süreçte giderek artış gösteren solunum yolu enfeksiyonlarının son günlerde özellikle çocuklarda adeta zirve yaptığını söyledi: “Sadece Omicron değil, rinovirüs, bocavirüs, RSV, influenza gibi her türlü solunum yolu enfeksiyonu çocuklara saldırır vaziyette. İşin kötü tarafı bu virüsler ve neden oldukları tablo birbirine çok benziyor. Semptom veya temas öyküsü olan ve hastaneye başvuran her çocuğa PCR testi yapılması gerekiyor. Son birkaç gündür çocuk hastalıklarına hizmet veren klinikleri adeta dolup, taşıyor. Acil servisteki asistan arkadaşlarımız nefes almadan çalışıyorlar. Omicron’a bağlı MIS-C ve yoğun bakım yatışlarında henüz artış yok ancak acil servislere başvurular katlanarak artıyor.” Ailelerin endişeli olduklarını dile getiren Prof. Dr. Çokuğraş, devamında da şu bilgileri verdi: “Aileler haklı olarak ateşi çıkan, öksüren çocuğunu acil servislere getiriyor. Ancak hastanelerin ve sağlık çalışanlarının kapasitesi belli. Acildeki asistanlar inanılmaz özveriyle, büyük bir yükü sırtlamış durumdalar. En çok tartışılan konulardan biri 5-11 yaş grubundaki çocukların aşı takvimine alınması. ABD’den gelen son veriler çok olumlu. Bu ülkede 5-11 yaş dilimindeki çocuğa toplam 6 milyon doz aşı yapıldı. Avrupa’da ise henüz sadece birkaç ülkede 5-11 yaş dilimi için aşılama söz konusu. Türkiye olarak öncelikle 12-18 yaş dilimindeki çocuklarımızın eksiksiz aşılanmaları çok önemli. Yakın gelecekte hem Avrupa genelinde hem Türkiye’de 5-11 yaş dilimi için Kovid-19 aşı takvimi oluşturulması gündeme gelecektir.” İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik İmmunoloji Bölümü’nden Ayper Somer, ders sürelerinin 40 dakika değil, 25 dakikaya çekilmesi gerektiğini daha önce dile getirdiğini belirterek, “Yüz yüze eğitimde havalandırma meselesinin en çok sıkıntı yaratacak konuların başında geleceğini de anlatmıştım. Çocuk vaka sayımız maalesef çok arttı. Yatan hastalarımızın bir kısmında influenzaya bağlı zatürre tablosu da görüyoruz Hem aşı kuyrukları, hem test yaptırmak, hem de ayaktan muayene olmak için gelenlerdeki artış nedeniyle poliklinikler dolup taşmış durumda” ifadelerini kullandı. Çocuk yoğun bakım servisinde hiç hasta olmamasına karşın, influenza ve diğer solunum yolu enfeksiyonlarında çok ciddi artış yaşandığını sözlerine ekleyen Prof. Dr. Somer, şunları söyledi: “Yoğun bakım servisinde hiç hastamız olmaması sevindirici ancak çocuklara ayrılan Kovid-19 yatan hasta servisimiz dolmuş durumda. Maalesef test pozitiflik oranları çok yükseldi Üç hafta önce test pozitiflik oranımız yüzde 10 seviyesinde ölçümlenirken, bu haftaki oranı yüzde 23’e fırladı. Delta varyantı, çocuklarda ağır grip gibi görülürken, Omicron’daki tablo nezle benzeri diyebilirim. Öksürük, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı burun akıntısı en sık görülen semptomlar. Bizim merkezimizde Omicron’a bağlı bir can kaybı olmamasına seviniyoruz. Hastalığın üzerinden 2-4 hafta geçtikten sonra MIS-C tablosu riski halen devam ediyor. Çocuğu Kovid-19 geçiren aileler, hastalıktan sonraki 4-5 hafta boyunca sıkı takipte olmaları, ateş ve karın ağrısı şikâyeti görülmesi durumunda hastaneye başvurmalarını öneriyoruz. MIS-C tablosu ateşsiz olmaz ve karın ağrısı tipik semptomdur. 'MIS-C’DE ARTIŞ YOK' Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Metehan Özen, Omicron çocuklar arasında hızla yayıldığıne belirterek, “MIS-C vakalarında şu an için bir artış eğrisi söz konusu değil. MIS-C tablosunda düşmeyen ateş, karın ağrısı, deride döküntü, ishal gibi semptomlar görülür. Şimdiye kadar ‘Hocam biz aşılıyız hiçbirimiz Kovid-19 geçirmedik’ diyen 15 ailenin çocuğunda MIS-C tablosu tespit ederek, olası kötü bir tablonun önüne geçtik. Çocuklarda Omicron değil, influenza, rinovirüs, bocavirüs de ciddi yayılım gösteriyor” dedi. (Mert İNAN/İSTANBUL)