Grace Millane'ın katil zanlısının ortaya çıkan görüntüleri, önceki duruşmada jüriye sunulmuştu. Görüntülerde iyi yapılı olduğu dikkat çeken 27 yaşındaki adam, önce odasına götürmek üzere getirdiği büyük bavul ile asansöre biniyordu.
Aradan kısa bir süre geçtiğinde ise tekrar asansöre biniyordu; bu kez içerisinde Grace'in cansız bedeninin olduğu bir bavulla birlikte...
Kurbanın 61 yaşındaki babası David Millane ve annesi Gill, görüntüleri gözleri yaşlı bir şekilde izlemişti. Acılı anne-baba, zaman zaman hıçkırıklara boğulmuştu.
Grace Millane'i ilişki sırasında boğarak öldüren adamın kimliği ilk kez açıklandı. Adının Jesse Kempson olduğu açıklanan adam, üç haftalık davanın sonunda Grace'in cinayetinden suçlu buldu.
Son duruşmada, jüriye Grace ve Jesse arasındaki Tinder mesajları gösterildi. Mesajlarda Grace'i buluşmaya iten tarafın Jesse olduğu ortaya çıktı.
27 yaşındaki katil zanlısı, mesajlarda Grace'e "Selam Grace nasılsın? Hafta sonu için çok planın var mı?" diye soruyor. Grace ise başına geleceklerden habersiz bir şekilde, "Merhaba, İyiyim teşekkürler. Aslına bakarsan yarın doğum günüm ve herhangi bir planım yok" diye cevap veriyor.
Jesse Kempson, Grace'in doğum gününü kutlayıp o akşam için planı olup olmadığını soruyor. Grace'in "hayır" cevabı üzerine kendisiyle birlikte bir şeyler içmek isteyip istemediğini soruyor.
Grace "Belki" cevabını verince, genç kadını buluşmaları için zorlamayaya devam ediyor. Sonrasında Grace'e içki ısrmalayacağını söyleyerek genç kadından olumlu yanıt alıncaya dek ısrarını sürdürüyor.
Katil zanlısının, genç kadının cesedinin içinde olduğu bavulu, ormanlık alana taşımak amacıyla kullanmak için bir otomobil kiralama şirketine gittiği de mahkemede jürinin bilgisine sunulmuştu.
Mahkemede jüri üyelerine polis ekiplerinin katil zanlısıyla olan sorgusu da izletildi. Sorguda Grace ile internet üzerinden bir telefon uygulaması aracılığıyla tanıştığını söyleyen zanlı, buluşup hamburger yediklerini anlatmıştı.
Çok fazla alkol aldığını bu nedenle de sarhoş olduğunu iddia eden adam, Grece ile kucaklaşarak ayrıldıklarını ileri sürmüştü. Bu sırada genç kızın fotoğrafı, masanın üzerinde duruyor ve dedektif tarafından zanlıya gösteriliyordu.
İsmi açıklanmayan katil zanlısı, kendisine yöneltilen cinayet suçlamasını reddederken, Grace'in ilişki sırasında "zanlıdan kendisini boğmasını" istediğini ileri sürmüştü.
Zanlı, genç kadının "Grinin 50 Tonu" filmini çok sevdiği için kendisinden böyle bir ilişki istediğini ileri sürüyordu. Tüm dünyada hasılat rekorları kıran ve aynı adlı kitaptan uyarlanan film, edebiyat öğrencisi olan toy genç bir kızın, çekici ve zengin bir iş adamıyla yaşadığı tuhaf, şiddete meyilli ve saplantılı ilişkisini konu alıyordu.
Odasındaki delilleri ve halıdaki kan lekelerini temizlemek için çeşitli temizlik malzemeleri alırken de görüntülenen adamın, bir yandan aynı gün buluşmak üzere başka bir kadınla daha randevulaştığı ortaya çıkmıştı.
Zanlının Grace'i gömdüğü yerin fotoğrafları, mahkemede delil olarak sunulmuştu. Katil zanlısı, ormanda ağaçların altına mezar kazarak Grace'i gömdükten sonra, mezarın üzerini çalılarla kapatmıştı.
Üç çocuklu bir evin en küçüğü olan Grace, üniversiteyi bitirdikten sonra Yeni Zelanda'dan Peru'ya kadar dünyanın dört bir yanını dolaşmıştı.
Mahkemede tanıklık ederek küçük kızı Grace'i anlatan acılı baba David Millane, Grace'in çok canayakın bir insan olduğunu söylemişti. Kızının geçmişte de erkek arkadaşları olduğunu aktaran baba Millane, Grace'in herhangi bir sağlık problemi olmadığını aktarmıştı.
Grace'in babası kızından bahsederken zanlının ağladığı ve yüksek sesle burnunu çektiği gözlemlendi. Mahkeme ara verip yeniden toplandığında ise zanlının yüzünün bembeyaz olmuş olması dikkat çekti.
Grace, daha önce bir grupla Peru'ya seyahat etmiş, Güney Amerika ülkesinde altı hafta geçirmişti.
Erkek kardeş Michael Millane, "Dünyayı görmek istiyordu. Grace için gerçekten çok endişeliyiz" demişti. Grace Millane, Lincoln Üniversitesi'nden mezun olmuştu.
Kaybolmadan bir gün önce paylaştığı Twitter mesajında "Bence seyahatler beni değiştirdi, sadece birkaç kot pantolon aldım" diye yazmıştı.
Millane, kendi kurduğu internet sitesinde çizdiği resimleri satıyordu.