02.05.2021 - 20:13 | Son Güncellenme:
MERT İNAN İstanbul /DHA /AA
İçişleri Bakanlığı tarafından, çalışma izinleri görev belgelerine ilişkin genelge yayımlandı. Genelgede, daha önce elle doldurulan çalışma izin belgelerinin geçerlilik süresi 7 Mayıs 2021 Cuma günü saat 24.00'e kadar uzatıldı.
Genelgeye göre, muafiyet kapsamında olmakla birlikte e-başvuru sistemi üzerinden belge alamayanlar için, daha önceki genelge ile yeni oluşturulan çalışma izni görev belgesi formunun işveren ve çalışan tarafından manuel düzenlenip imza altına alınarak kullanılabilmesine ilişkin süre uzatılarak 7 Mayıs 2021 Cuma günü saat 24.00'e kadar kullanılmasına imkan tanındı.
Genelgede muafiyet kapsamında bulunanlara yönelik 2 ayrı izin sisteminin olduğu hatırlatıldı. Esas yöntem olan e-başvuru sitemi üzerinden 2 Mayıs saat 17.00'ye kadar 2 milyon 677 bin çalışma izni görev belgesinin verildiği, muafiyet kapsamında olmakla birlikte e-başvuru sistemi üzerinden çeşitli nedenlerle belge alamayanlar için ise işveren ve çalışanların taahhütlerinin ve imzalarının bulunduğu, yeni oluşturulan çalışma izni görev belgesi formunun geçerlilik süresinin 7 Mayıs 2021 Cuma günü saat 24.00'e kadar uzatıldığı aktarıldı.
Muafiyet alanında olmasına rağmen sistem üzerinden henüz çalışma izni görev belgesi alamayan işyeri sahipleri, kendi nam ve hesabına bağımsız çalışanlar, kendi özel sandıklarına tabi olmaları nedeniyle sosyal güvenlik sisteminde kayıtları bulunmayan bankacılık sektörü çalışanları için de yeni düzenlemenin yapıldığı ve bu amaçla Gelir İdaresi Başkanlığı ve Türkiye Bankalar Birliği başta olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşlarca gerekli entegrasyonların sağlandığı bildirildi.
Valiler ve kolluk kuvvetleri tarafından yürütülecek denetim faaliyetlerinde çalışma izni görev belgeleri detaylı olarak kontrole tabi tutulacağı ve herhangi bir suistimalin tespiti halinde taahhütte bulunanlarla ilgili olarak gerekli idari/adli işlemler gerçekleştirileceği ifade edildi.
Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu, "covid19.saglik.gov.tr" adresinden paylaşıldı. Buna göre, Türkiye'de son 24 saatte 240 bin 145 Kovid-19 testi yapıldı, 25 bin 980 kişinin testi pozitif çıktı, 340 kişi yaşamını yitirdi, hasta sayısı 2 bin 587 oldu.
Son 24 saatte 75 bin 182 kişinin Kovid-19 tedavisi ya da karantinasının sona ermesiyle iyileşen sayısı 4 milyon 480 bin 381'e yükseldi. Test sayısı 47 milyon 744 bin 338'e ulaştı, vaka sayısı 4 milyon 875 bin 388, vefat sayısı 40 bin 844, ağır hasta sayısı 3 bin 532 oldu.
Haftalık verilere göre, bu hafta hastalarda zatürre oranı yüzde 2,4, yatak doluluk oranı yüzde 57, erişkin yoğun bakım doluluk oranı yüzde 71,6, ventilatör doluluk oranı yüzde 35,2, ortalama temaslı tespit süresi 9,1 saat, filyasyon oranı yüzde 99,9 olarak kayda geçti.
Eskişehir İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu, Vali Erol Ayyıldız başkanlığında toplanırken, sokağa çıkma kısıtlamasında açık olan market ve süpermarketlerin gıda ve temizlik ürünleri dışındaki ürün satışına kısıtlama getirildiğini açıkladı.
Kurul kararında, “İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulunun 27.04.2021 tarih ve 23 nolu kararı ile sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günlerde çalışmalarına izin verilen market ve süpermarketlerin satış yaptığı ürünler arasında bulunan inşaat malzemesi, tekstil, çanta ve ayakkabı, halı, mobilya, elektronik ürünler, beyaz eşya ve klima, kırtasiye, otomotiv, züccaciye, hırdavat ve giyeceklerin satışına izin verilmemesine, bu marketlerin müşterilerin bu ürünlerin satıldığı reyonlara ulaşmasını engelleyici fiziki tedbirleri almalarına karar verildi” denildi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, BioNTech aşısının iki dozu arasının 6-8 hafta olarak belirlendiğini açıkladı. Uzmanlar, inaktif aşılarda ise üçüncü dozun gerekebileceğini söylüyor.
Ankara Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, BioNTech'in kurucu ortağı Prof. Dr. Uğur Şahin'in, "9 ay, en geç 12 ay sonra üçüncü doz aşı, korumanın gerçekten güçlendirilmesini sağlayacaktır" şeklindeki sözlerini değerlendirdi.
"Uğur Şahin de 9 ay sonra 1 yıl sonra ya da 2 yıl sonra bir hatırlatma dozunun yapılabileceğini söyledi. Bunun zaten faz-3 çalışmaları sırasında da bunun böyle olabileceğini söylemiştik. Faz-3 çalışmalarının takibi 2 yıla kadar olacak. Bu 2 yılın sonunda bu hatırlatma dozunun 2'nci dozdan ne kadar süre sonra yapılması gerektiği de net olarak anlaşılacak."
"Örneğin 2'nci dozdan 6 ay sonra bir hatırlatma dozu yapmak gerekecek. Çünkü salgın devam ettiği sürece bizim hatırlatma dozlarını da yapmaya devam etmemiz gerekiyor. Eğer kullandığımız aşılar yeni mutantlara etkili değilse ya da etkisi zayıflamışsa bu sefer hatırlatma dozlarımız bu mutantlara da etkili olacak şekilde değiştiriliyor olması gerekir. Hatırlatma dozunun süresi aşıdan aşıya göre değişebilir.
mRNa aşılar da hatırlatma dozlarının süresi 2'nci dozdan sonra daha uzun olabilecekken, inaktif aşılarda bu sürenin daha kısa olması gerektiğini öngörüyoruz. Yani 2'nci dozdan 6 ay sonra bizim kullandığımız aşılardan Sinovac aşısını tek doz yapmamız gerekirken Biontech aşısını belki 1 yıl sonra ya da 2 yıl sonra yapmamız yeterli olabilecektir."
Prfof. Dr. Balık, bazı aşıların bazı kişilerde, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde daha düşük etki yaptığını veya hiç etki yapmayabildiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Bağışıklık sistemi zayıf olan kanser nedeniyle kemoterapi alanlar, böbrek yetmezliği olanlar, diyaliz hastaları olan kişilerde aşının zayıf etki yapma durumunda 2 doz yerine 2'nci dozdan kısa bir süre sonra 3'üncü dozu yapmakta yarar var. Yani inaktif aşılarda şu an 3'üncü doz gerekebileceği ile ilgili benim öngörüm var.
Örneğin, Sinovac aşısı inaktif aşıdır. Kayseri'de üretilen kendi aşımız bir inaktif aşıdır. Dolayısıyla bu aşılarda 2 doz yerine 3 doz yapmamızla ilgili analiz yapılmasında yarar var. Ya da bu aşılara zayıf bağışıklık yanıtı oluşturacak kimselere daha güçlü yanıt oluşturacak olan Biontech ya da Sputnik gibi aşıların önerilmesinde de belki bir yarar olabilir."
Bilim insanları Kovid-19’a bağlı ölümlerin erkeklerde kadınlara kıyasla daha yüksek seyrettiğini, hastalığı ağır geçirme oranının da yarı yarıya fazla olduğu uyarısında bulundular. Erkeklerde, kadınlara oranla Kovid-19 hastalığını ağır geçirme oranının yüzde 50 daha fazla olduğunu söyleyen Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Güner Sönmez, “Ölüm oranları da erkeklerde, kadınlara kıyasla yüzde 20 yüksek seyrediyor.
Yeni teori ve son araştırmalara göre bağışıklık sistemimizin proteinleri olan sitokinler X kromozomuyla kontrol ediliyor. Kadınlarda iki X kromozumu bulunurken, erkeklerde sadece bir X kromozomu bulunuyor.
Bağışıklık sistemi proteinlerimiz, antiviral savunmada çok önemli. Kadınlarda östrojen hormonu olması da yüksek antiviral etkinlik sağlıyor. Yapılan araştırmalara göre kadınlardaki doğumsal bağışıklık da erkeklere göre daha yüksek” dedi.
Kovid-19’a karşı en önemli savunma hücrelerinin T lenfositler olduğunu da dile getiren Prof. Dr. Sönmez, “T lenfosit dediğimiz beyaz küreler, bağışıklık sisteminin özel hareket timleridir. T hücrelerinin özel tipine ‘MAİT’ diyoruz. MAİT’ler virüsü yakalayıp yok eden hücrelerdir.
Özellikle MAİT hücreleri kadınların dolaşım yollarında daha fazla bulunduğu ortaya konuldu. Erkeklerin hastalığı ağır geçirme nedenlerinden biri de, sağlık problemi yaşadıklarında hastaneye başvuruda yavaş davranmaları” diye konuştu.
Türkiye'de bayramdan sonra günlük vaka sayılarının 5 binin altına indirilmesi hedefleniyor. Vaka sayılarında istenilen düzeye ulaşıldığı takdirde sınırlamaların kaldırılması gündeme gelecek. Ancak vaka sayılarının hedeflenen seviyelere düşmemesi durumunda ise toplumun büyük bir kısmı aşılanana kadar yeni tedbirlerin alınabileceği belirtiliyor. Aşı olmayan kişilerin ve yaş gruplarının toplumdaki dolaşımını azaltmaya yönelik tedbirler de bunların arasında.
Vaka tablosunun kötüye gitmesi hâlinde ise tedbirler ağırlaştırılacak. Ayrıca bu süreçte aşılama da bütün hızıyla devam edecek. Vaka sayılarının düşüş eğilimine girdiği ve bunun kontrollü geçiş dönemiyle sürdürüldüğü dönemde aşılanmanın da devam etmesi, sürece büyük bir katkı sağlayacak. Önümüzdeki günlerde Sinovac aşısındaki tedarik sıkıntısının ortadan kalkması bekleniyor.
Sputnik V aşısı da uygulama için gün sayıyor. BioNTech aşısının ise uygulanması sürüyor. Haziran sonunda 40 yaş üstü kişiler, ağustos ayında ise 18 yaş üstünün aşılanmasının tamamlanması planlanıyor.
Türkiye gazetesinin haberine göre, vaka sayıları düşüşe geçmezse toplumun büyük bir kısmı aşılanana kadar yeni tedbirlerin alınabileceği belirtiliyor. Yine aşı olmayan kişilerin ve yaş gruplarının toplumdaki dolaşımını azaltmaya yönelik tedbirlerin gündeme gelebileceği ifade ediliyor.
Normalleşme adımları Bilim Kurulunun tavsiyesiyle belirlenecek. Vaka sayıları hedeflenen seviyelere düşmezse belirli bir saatten sonra uygulanan sokağa çıkma sınırlamalarının devam edebileceği belirtiliyor. Yine hafta sonu uygulanan sokağa çıkma sınırlamasının da sürebileceği ifade ediliyor.
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Gökçe Demir de, erkeklerdeki ölüm oranının kadınlara göre daha yüksek seyrettiğini belirterek şu uyarılarda bulundu: “Erkeklerde kalp ve damar hastalıkları daha fazla görüldüğünden Kovid-19’a yakalananlar arasında orta yaş erkek ölümlerinin yüksek olduğunu görüyoruz. Kadınlarda çift X kromozomu olması da bağışıklık sistemindeki proteinlerin daha fazla üretilmesini sağlıyor.
Ayrıca kadınlardaki östrojen hormonu anti inflamatur özelliğe sahip olduğundan, inflasmayonu kırıcı etki gösteriyor. Aşı karşıtlarının ortaya koydukları sözde argümanlar doğru değil. Kısırlık meselesi daha öncede kızamık, boğmaca, tetanoz aşıları için gündeme getirilmişti.
Kovid-19 hastalığı genelde damarın iç yüzeyini döşeyen hücreleri hedef alıyor. Erkek üreme organını besleyen damarlar zarar gördüğünde, sorunlar ortaya çıkıyor. Bu nedenle aşı değil, hastalığın kendisi üremeyi olumsuz etkiliyor.”
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Bölümü’nden Dr. Mert Ahmet Kuşkucu da “Halihazırda İngiltere varyantı en baskın tür olarak dikkat çekiyor. ABD, günde 6 bin virüs dizilimine bakarken, Türkiye’deki rakam kıyaslanamayacak kadar düşük seviyede.
Bu nedenle şu an için Hindistan varyantını hızla yayıldığını ve öldürücü etki gösterdiğini veya göstereceğini söylemenin bilimsel dayanağı yok. Vakaların yüzde 90’ı İngiliz varyantı, yüzde 5’i Afrika, Brezilya ve Kaliforniya varyantı, yüzde 5’lik kısım da Wuhan türü nedeniyle hasta oluyor. Hindistan varyantının da etkisini henüz bilmiyoruz” diye konuştu.
Enfeksiyon hastalıkları uzmanı Dr. Gökçe Demir ise, “Hindistan varyantının etkilerini çok bilmiyoruz. Hindistan varyantı için henüz ülke genelinde yapılmış bir bilimsel dizilim çalışması ve araştırma olmadığından bu varyant türü için ‘öldürücü, en kötü virüs’ şeklinde yorum yapmanın doğru olmadığını düşünüyorum” dedi.
Kovid-19 tedbirlerini ve sokağa çıkma yasağını ihlalden edenlere yönelik Bursa'nın İnegöl ilçesinde 17 kişiye, Malatya'da 76 kişiye, Adıyaman'ın Gölbaşı ilçesinde 32 kişiye, Gaziantep'te 243 kişiye, Trabzon'da 16 kişiye ve Muğla'nın Datça ilçesinde de 26 kişiye para cezası uygulandı.
İzmir'de "tam kapanma" döneminde alkol satışı yapılamayacak. Adıyaman'da Kovid-19 tedbirleri kapsamında, 27 evde karantina uygulaması başlatıldı.
İzmir İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Özen, koronavirüs salgını sürecinde geçen yıl marttan bu yana kent genelindeki sokak hayvanlarının yaklaşık 110 ton mama ve yemle beslendiğini bildirdi.