Diriliş Ertuğrul 60. yeni bölüm fragmanı yayınlandı - İzle

TRT 1 ekranların sevilen dizisi Diriliş Ertuğrul bir hafta aradan sonra bomba bir bölümle geri döndü. Nefes kesen sahnelleriyle gündemden düşmeyen Diriliş Ertuğrul'da heyecan ve aksiyon hiç bitmiyor. Tarihte yaşananları düş dünyasıyla harmanlayan senaryosu ve güçlü oyuncu kadrosuyla dikkat çeken Diriliş Ertuğrul dizisinin Mayıs sonunda sezon finalinin çekimleri yapılacak.

UEFA Avrupa Ligi final maçı nedeniyle 1 hafta ertelenen dizi müthiş çekilen son sahnesiyle ekrana geldi. Merakla beklenen Diriliş Ertuğrul 60. yeni bölüm fragmanı yayınlandı. Peki Diriliş Ertuğrul yeni bölümünde neler olacak? Ayrıntılar ve yeni gelişmeleri haberimizden takip edebilirsiniz...

Yapımcılığını Tekden Film'in üstlendiği, senaryosunu Mehmet Bozdağ'ın yazdığı, başrollerini Engin Altan Düzyatan, Esra Bilgiç, Kaan Taşaner, Didem Balçın, Osman Soykut ve Hülya Darcan'in paylaştıkları televizyon dizisi Diriliş Ertuğrul 60. yeni bölümü ile 1 Haziran 2016 Çarşamba akşamı saat 20:00'da Trt1'de.

DİRİLİŞ ERTUĞRUL 60. BÖLÜM FRAGMANI - İZLE

DİRİLİŞ ERTUĞRUL SON BÖLÜMÜNDE NELER OLDU?

Ertuğrul ve Noyan karşılaşmasında neler yaşandı?

Diriliş “Ertuğrul”un 59.Bölümünde Yiğit’in, Ertuğrul’a gönderdiği mektup bütün gerçekleri ortaya çıkarmıştır. Yiğit, Turgut ve Dündar’ı kurtarmak için, bu oyunu oynadığını yazmıştır. Ertuğrul, hem Yiğit’i kurtarmak için hem de Saadettin Köpek’in oyununu bozmak için yola çıkmıştır. Turgut ise Yiğit’in yardımıyla isyancı beylerin elinden kaçmayı başarmıştır. Ertuğrul, isyancı beylerle konuşarak bu yaptıklarının yanlış olduğunu söyler. Ertuğrul’un Yiğit’in yanına geldiğini öğrenen Saadettin Köpek, isyancı beylerin karargâhına baskın yapar. Yiğit, göğsünden aldığı okla ağır yaralanır. Ertuğrul ve alpları yaşanan sert çarpışmadan sonra kurtulmuşlardır. Diğer yandan Tuğtekin, Noyan’ın tuzağına düşmüştür. Tuğtekin, Noyan tarafından ağır bir şekilde yaralanır. Saadetin Köpek, askerlerini obaya göndererek, Ertuğrul’un yakalanmasını emreder. Bütün bunlar yaşanırken, Tuğtekin ve Gökçe obaya getirilir. Gökçe ölmüş, Tuğtekin ise ağır yaralıdır. Bu olay obada büyük bir infial meydana getirir. Olanları öğrenen Ertuğrul, her şeyi göze alarak obaya gelir. Sungur Tekin ile tartıştığı sırada Tuğtekin vefat eder. Ertuğrul, gözyaşları içinde intikam yemini etmiştir. Alplar ise kervansaraydan çıkan Boğaç’ı yakalayarak mağaraya getirirler.

Diriliş Ertuğrulda bu hafta; Ertuğrul ve Noyan karşılaşmasında neler olacak? Ertuğrul Saadettin Köpek’in hangi oyunu bozacak? Saadettin Köpek’i ilk defa bu kadar çaresiz bırakacak olay nedir? Ertuğrul ve Turgut’un yolları neden ayrılır? Sungur Tekin, Yiğit’in yerini kimden öğrenecek? Sungur Tekin, Yiğit’i yakalayabilecek mi? Gündoğdu, annesine hangi meseleden dolayı rest çeker? Bütün bu soruların cevabı Diriliş Ertuğrul 59. son bölümünde yanıt buldu.

Ben onlara benzemem Ertuğrul ölüm benim için şereftir sözleri sonrası Ertuğrul sessiz halleri damga vurdu. Beni öldürmeyeceğine pişman olacaksın soyundan olan kim varsa hepsini kendi ellerimle öldüreceğim diyerek tehditlerine devam etti. Ertuğrul o anlarda aklına eskiler geldi ve daha fazla dayanamadan Noyan eline Mıh çekti. Ertuğrul daha sonra MIH’ı, Noyan’ın eline çaktı. Benim elimi mıhlarken benim alacağım zevki alacakmısın diyerek Ertuğrul gerekeni yaptı.

BARIŞ BAĞCI KİMDİR?

Diriliş Ertuğrul en çok sevilen karakterlerinen biri olan Noyan sevilen oyucu Barış Bağcı oynuyor. 27 Mayıs 1975 doğumlu oyuncu Karamanlı. Konya’da Selçuk Üniversitesi Tiyatro bölümü okudukdan sonra Trabzon Devlet Tiyatrosunda çalışmaya başlayıp oradan İstanbul Devlet Tiyatrosu’na geçti. Onu Türk izleyicisi Nefes Vatan Sağolsun sinema filmiyle tanıdı. Daha sonra Küçük Hanımefendi, Pazarları Hiç Sevmem sinema filmlerinde rol aldı. Büyük sıçrayışını Diriliş Ertuğrul dizisinde Baycu Noyan karakterine can vererek sürdürdü.

SUNGUR TEKİN KİMDİR?

Tarih arşivlerinde Sungur Tekin ile ilgili çok fazla bilgiye rastlanmamaktadır.

Süleyman Şah çevresinde toplanan aşiretiyle Fırat Nehri'ni izleyerek Halep üzerine yöneldi. Bu gün dahi "Türk Mezarı" diye anılan Caber Kalesi yakınlarına geldiklerinde Süleyman Şah atıyla beraber Fırat Irmağı'na düşerek boğularak öldü. Cesedi Caber Kalesi'nde toprağa verildi. Süleyman Şah'ın Sungurtekin, Gündoğdu, Dündar ve Ertuğrul adında dört oğlu vardı. Babalarının ölümü üzerine Sungurtekin ve Gündoğdu, aşiretin büyük bir kısmıyla Horasan'a, Ertuğrul ve Dündar da çok az bir kuvvet ile Erzurum çevresine döndüler. Ertuğrul ve Dündar hem aşiretlerinin daha iyi yaşıyabilecekleri bir yurt bulma, hem de Allah yolunda cihad etme düşüncesiyle tekrar batıya doğru yöneldiler. Bu arada Ertuğrul'un büyük oğlu Savcı Bey (Saruyatı), Anadolu Selçuklu Sultanı olan Alaaddin Keykubat'a giderek kendilerine cihad etme müsadesi ve bir yurt verme isteğinde bulundu. Selçuklu sultanı bunu memnuniyetle kabul edip, Tatar Moğolları ile yaptığı bir savaşta da Ertuğrul'un yardımlarını gördüğü için, bu küçük Kayı Aşiretine Ankara yöresini yurt olarak verdi.

Ertuğrul Gazi daha sonra yurtlarında kendisine zarar vermeye çalışan Rumlaria çeşitli savaşlara girip zaferler kazandı. Bütün gayesi Allah'ın yüce dinini yeryüzüne hakim kılmak ve müslümanlara eziyet eden her türlü şer kuvvetle çarpışmaktı. Cesareti ve dehasıyla kısa zamanda ismini duyurdu. Selçuklu Sultanı onu seviyor, takdir ediyor ve bağlılığına güveniyordu. Bu sebeble kendisini Bizans uçlarına uç beyi olarak görevlendirdi. Artık bu küçük Türk Aşireti Eskişehir ve civarını yurt edinmiş, civardaki Rum tekfurlarıyla kavgaya tutuşup yeni yerler feth etmeye başlamıştı.

Ertuğrul Gazi ileri görüşlü, kudretli bir insandı. Ötedenberi Anadolu'ya gelmiş ve her yana dağılmış bulunan ve Anadolu'yu İslamlaştırma uğruna canla başla çalışan insanları başına topluyor, onların saygı ve sevgisini kazanıyordu. Bu arada oğulları olan Osman, Gündüz Alp ve Savcı Beyi de çok iyi yetiştirmiş, onlara idareciliğin, kahramnlarığın ve dindarlığın gereklerini öğretmişti. Bilhassa küçük oğlu Osman cesareti ve ataklığıyla kendisini göstermişti.

Ertuğrul Gazi 1281 yılında vefat edince yerine "Cesaret ve mertliği, ahlaki meziyetleri dolayısıyla kavim ve kabileye baş olacak mevkide ve vasıfta görülen" küçük oğlu Osman Bey geçti. Ağabeyleri ve amcası Dündar Bey dahi bu işe itiraz etmeyip, onun buyruğunda çalışmayı kabul ettiler. Osman Bey idareyi ele aldığında 23 yaşında bulunuyordu.