Mahkemenin 'İmamoğlu' kararını gazeteciler CNN Türk ekranlarında yorumladı
15.12.2022 - 21:04 | Son Güncellenme:
Mahkemenin Ekrem İmamoğlu kararını gazeteciler CNN TÜRK ekranında Hande Fırat ile Gece Görüşü programında değerlendirdi. Gazeteci Zafer Şahin Ekrem İmamoğlu'nun açıklamasını Saraçhane'de yapmasını eleştirirdi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, YSK üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle yargılandığı davada 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Kararı CNN TÜRK ekranlarında Hande Fırat ile Gece Görüşü programında Sosyolog-Gazeteci Doç. Dr. Hulki Cevizoğlu, gazeteciler İsmet Özçelik, Melik Yiğitel ve Zafer Şahin değerlendirdi.
Gazeteci Zafer Şahin'in açıklamaları şöyle: Birlikte çalıştığı insanlarla konuştuğu söylemler elbette kamuoyunda da konuşuluyor. Kemal Bey son araştırmalarda giderek yükseliyordu. İmamoğlu ise düşüşteydi. İmamoğlu yakın çevresine 'Hiç merak etmeyin Aralık ayında ibre bana dönecek' diyor. Kendi isminin masaya Akşener tarafından getirileceğini söylüyor. Genel başkanı ben ikna ederim diyor. İmamoğlu'nun Aralık ayında beklediği ya da bildiği bir şey var. Yargının verdiği bir kararı İmamoğlu'nun önünü açmak için yapılmış gibi bir sunma girişimi var. Sayın Erdoğan Türkiye'nin en deneyimli siyasetçisi. Bu olay siyaseten İmamoğlu'na yarıyorsa hani yargı AK Parti'nin ve Sayın Erdoğan'ın kontrolündeydi? Erdoğan siyasete bu kadar uzak bir insan mı ki yargıya müdahale edip, İmamoğlu'nun önünü açsın. Şunu da söylemek lazım. Siyasetin yükünü yargının üzerine yüklememek lazım. Yargı diyor ki; ben hukuk çerçevesinde somut delillere bakarım. Adınızın İmamoğlu olması sizi hukuk karşısında bir zırhla mı kaplıyor? O kadar tehlikeli bir şey ki, hukuk var, suç var ama ceza verilmesin. O zaman Türkiye'nin yüksek yargısına 'ahmak' demeyeceksin.
Bizim devlet olarak bazı özelliklerimiz var. Eğer siz hukuk karşısında devletinizi itibarsızlaştıran söylemlerde bulunursanız, o devlet size gereken cezayı keser. Kaldı ki karar kesinleşmiş bir karar da değil. Sanki size bir siyaset yasağı getirilmiş gibi, 6'lı masada bir avantaj elde etmek için kullanıyorsunuz. Bu fotoğraf o kadar doğallıktan uzak ki.
Kılıçdaroğlu diyor ki 'ben geliyorum'. Siz koşa koşa İYİ Parti Lideri ile kürsüye çıkıyorsunuz. Kemal Bey'in fotoğrafta yüzündeki ifade 'Ben seni Beylikdüzü gibi küçük bir ilçeden çıkarttım, aday yaptım. Sen benim arkamdan oyun çeviriyorsun. Ben sana bugün sarılıyorum. Sarılmak zorundayım' diyor. Adam oradan gelmeye çalışıyor beni bekleyin diyor. Ben artık masaya ve Kılıçdaroğlu'na rağmen Meral Akşener'le yoluma devam ediyorum demektir bu fotoğraf.
Eğer Ekrem İmamoğlu daha karar açıklanmadan insanları Saraçhane'ye çağırmasa biz Kemal Bey neden Almanya'da diye tartışacak mıydık? Senin belediye başkanın bir haksızlığa uğradığını düşünüyor, bir kamuoyu oluşturmaya çalışıyor ancak bunu seninle yapmıyor. Bunda bir tutarsızlık yok mu?
"İMAMOĞLU'NDAN BİR ERDOĞAN ÇIKMAZ"
Ekrem İmamoğlu hangi haklı mücadeleyi verdi de bugün Erdoğan olmaya çalışıyor? İmamoğlu'ndan bir Tayyip Erdoğan çıkmaz. Taklitler aslını yaşatır. Sen ezilenlerin, yoksulların sesi olacaksın Tayyip Erdoğan gibi. Ondan sonra onun gibi olmaya çalışacaksın. Sen Erdoğan gibi bedel ödemiş bir insanı sırf 98'de Saraçhane'de bir konuşma yaptı diye taklit ediyorsun. İki siyasi figür Erdoğan'ı taklit ediyor.
'Türkiye'de yargı bağımsız değil' deyip, yargının verdiği karara bayram gibi sevinme görüntüsüdür bu. Hiçbirimizin ömrü hayatında görmediği bir tiyatro oynanıyor. Örneğin parti bugünkü buluşmanın Saraçhane'de değil de Yenikapı'da olmasını istiyor. İYİ Partili vekil Meclis'te yaralanmıştı. Kemal Bey onun başına gelen şeyi öğreniyor, hastanede ziyaret etmeyi düşünüyor. Ancak Meral Hanım henüz gitmediği için, nezaketsizlik olur diye gitmiyor. 6'lı Masa'nın tamamı bu karara karşı İmamoğlu'nu destekliyor diyorlar. Dün peki neden sadece Meral Akşener gitti?
Kemal Bey'e soruldu. Sizi arayan kim oldu diye, Meral hanım sizi aradı mı sorusuna hayır yanıtını verdi. Birileri hepimizin ayarları ile oynamaya çalışıyor. Biz bu numaraları toplum olarak yemeyiz. Bu devlet kimin ne yaptığını biliyor. Ben diyorum ki bu toplumda bu devletin yüksek yargısına hakaret etmeyeceğiz. Hukukta yazan karşılığı bu ise bu mahkeme bu kararı nasıl vermeyecek?
Ben Kemal Bey'in çekilmeye ikna olacağına hiç ihtimal vermiyorum. İpleri Meral Akşener'e vermiş olursunuz ve ana muhalefet de olamazsınız. Tarihte CHP'yi bu pozisyona düşüren tek kişi olursunuz. Bu kararla beraber önümüzdeki 15 yıl boyunca Ekrem İmamoğlu'nun bir siyasi aktör olacağını görüyoruz. Masanın olay öncesi ve sonrası pozisyonunda çok büyük bir fark olacağını düşünmüyorum.
Gazeteci Hulki Cevizoğlu'nun açıklamaları şöyle: Zafer Şahin, Ekrem İmamoğlu'nun 'Aralık'ta öyle bir şey olacak ki ben öne geçeceğim' dediğini paylaştı. İmamoğlu'nun dediği bu muydu? Karar belli değildi ancak avukatlar bunu önceden hissedebiliyor. İmamoğlu da kendisine böyle bir cezanın geleceğini tahmin etmiş ki, Zafer'in yazdığı olay gerçekleşti. 'Saat 16.00'da bekliyorum' diye tweet attı. Ekrem İmamoğlu'nun bağlı bulunduğu partinin genel başkanı Kılıçdaroğlu ise aynı gün sabah Almanya'ya gitti davanın olacağını bildiği halde. Neden özel uçak tutarak döndünüz? Bir sonraki gün dönseydiniz. Beraat beklentisi içinde olduğunu ifade etmiş. Biz bunu gazeteciler ve halk olarak aksi sonuç da çıkabilir diye tahmin ediyorduk. Bunu Kemal Bey tahmin etmiyor. Madem tarifeli uçak ile gittin, tarifeli uçak ile dön. CHP'yi zarara sokma. Kılıçdaroğlu'na kendi partisi içinde bir tuzak mı kuruldu gibi düşünceler ortaya atıldı sıkça. Millet İttifakı'ndan olsaydım, ben de sarılabilirdim İmamoğlu'na ama gülümsemezdim, bu pozu vermezdim. Şu sözlere, iddialara haklılık kazandıracak bir görüntü. Böyle düşünenlere zemin hazırlayan bir görüntü. Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu'nun yüzünde üzüntü ifadesi vardı.
"KESİNLEŞMESİ 4-5 YILI BULABİLİR"
İstinaf 'yeniden başlama, baştan alma' anlamına geliyormuş. İstinaf mahkemesi yaklaşık ortalama olarak 1 buçuk 2 yıl arasında sonuç veriyor. İstinaf mahkemenin kararını onaylasa, Yargıtay'a gidecek. Yargıtay'da ise 2 ile 3 yıl arasında karar alınma süresi var. Ortalama 4-5 yılda kesinleşmiş olacak bu karar. Karar belii ama kesinleşmemiş. 'Yeni başladık' hakkın kesinleşmiş karar yok sen adaysın demek.
Gazeteci İsmet Özçelik: Ekrem İmamoğlu 2023'te her şey çok güzel olacak dedi. Kılıçdaroğlu özellikle 16 milyon vurgusu yapıyor ancak Meral Hanım ne dedi bugün? 85 milyon dedi. Manzara ne? Kemal Bey yurt dışında. Kemal Bey ofsayta düşüyor derken demek istediğim bu. Meral Hanım çok hızlı şekilde gitmiş. CHP Genel Başkan Yardımcısı bilmiyor, danışmanlar biliyor. Senelerdir CHP'yi takip ediyorum. İlk kez oluyor böyle bir şey. 'Yeni başladık' ne demek adayım sensin demek.
Gazeteci Melik Yiğitel: Bir tek Dilek İmamoğlu'nun yüzünde bir üzüntü ifadesi var. Onun yüzü sahici bir yüz. Üzülmesi gerekenler mutlu, çığlık atıyor. Bir tuhaflık var. CHP'li arkadaşları izledim bir kanalda. Gülüyorlar 'top ayağına geldi' diyorlar. Bir tiyatro var, dramatik bir şey izleyecektik. Ancak burada dramatik bir görüntü yok.
AVUKAT MEHMET SARI: "MADDİ HATAYA DAYALI BİR DURUM"
Cumhuriyet Savcısı'nın dilekçesini Gece Görüşü programına katılan Hukukçu Mehmet Sarı değerlendirdi:
Ceza Mahkemesi kanunu 272. maddesinde açık bir şekilde davanın savcısı, bir taraftan da sanık ve sanık vekilleri davayı İstinaf Mahkemesine götürebilirler. İstinaf Mahkemesi her şeyden önce bir derece mahkemesidir. Yani hukuki denetim yollarından 2016 yılında yürürlüğe girdi. İstinaf Mahkemesi öncelikle ne yapar? Öncelikli yerel mahkemenin vermiş olduğu kararı tarafların talebi çerçevesinde öncelikli olarak kararı esastan kaldırabilir. Dosyayı yerel mahkemeye iade edebilir. İkinci bir yol şu: Kararı düzelterek onayabilir. Bu takdirde tarafların bu nokta itibariyle temyiz yoluna, yani bir üst mahkemeye başvurabilir.
(Dilekçede geçen 'Yıllık İzin' ifadesi) Normal şartlarda bu çok alışık olduğumuz bir mesele değil. Hakim ve savcılar kendi dosyaları hakkında karar verirler. Devlette devamlılığın olması ve yargı süreci içerisinde bir duraksama meydana gelmemesi için nöbetçi savcılık ve nöbetçi hakimlik vardır.
Savcının, dosyasıyla ilgili olarak iddianameleri karşılanmadı. 4 yıllık bir hapis cezası isteği vardı. Mahkeme 2 yıl 7 ay verdi.. Kendisi, dosyası hakkında işlem yapma iradesini ortaya koymuştur.
(Usul ve yasaya aykırı hususlar) 5. fıkrada İmamoğlu'nun yargılanmış olduğu ve hakkında verilen karar, TCK 125. maddenin 5. fıkrası çerçevesi şeklinde verilmiştir. Karar içindeki maddi hataya dayalı bir durum. Bu tür durumlar sıklıkla mahkeme kararlarında olabiliyor. Özellikle İstinaf Mahkemesi otomatik olarak bu tür maddi hataları düzeltir. Bunlar kararın hukuki sonucuna etki etmez.
