‘Sahte Mevlevilere inanmayın’ uyarısı

İslam dünyasının en önemli düşünürlerinden Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin 22. kuşak torunu ve Mevlana Vakfı 2. Başkanı Esin Çelebi Bayru, Şeb-i Arus öncesinde; Mevlana ve Mevlevilik adına hareket ettiğini öne süren istismarcılara karşı uyarılarda bulundu. Bazı cemaat ve kendisini şeyh ilan eden kişilerin, “zikir” adı altında gerçekleştirdikleri ritüellerin Hz. Mevlana’ya zarar verdiğini dile getiren Bayru, “Mevlevilik ve Mevlana adına hareket eden istismarcılar var. Birçok şikayet alıyoruz. Vatandaşlarımız, Hz. Mevlana’nın adını kullanan şeyh ve cemaatlere itibar etmesin. Hz. Mevlana’yı anma etkinlikleri, Kültür Bakanlığı ve Uluslararası Mevlana Vakfı tarafından organize edilmektedir” dedi.
İslam düşünürü Hz. Mevlana, ölümünün 743’üncü yılında Türkiye’nin pek çok şehrinde anılacak. Konya’daki Şeb-i Arus etkinlikleri ise her yıl olduğu gibi yine Kültür Bakanlığı öncülüğünde gerçekleştirilecek. 17 Aralık’ta gerçekleştirilecek tören öncesi Mevlana’nın 22. kuşaktan torunu Esin Çelebi Bayru Milliyet’e açıklamalar yaptı.
Bayru: Zarar veriyorlar
Mevlevilik adına hareket ettiğini öne süren cemaatler ile sahte şeyhlerden yakınan Bayru, “Tekke ve zaviyeler kanunu yürürlükte. Vakıf olarak istismacılara karşı yaptırım gücümüz yok. Hz.Mevlana, Türk-İslam kültürünün velilerinden biridir. Böylesi bir velinin adına düstursuz hareket ettiğini öne süren yanlış yapmaktadır. Bir takım şeyh veya cemaatlerin Hz. Mevlana’nın adını kullanarak yaptıkları ritüeller bize de şikayet ediliyor. Bu kişilerin, yaptıklarından vazgeçmesini istiyoruz. Hz. Mevlana, sadece İslam dünyasının değil, insanlığın değeri haline gelmiştir. Bir takım tarikat oluşumları ve şeyhliğini ilan edenlerin yaptıkları zikir ve öğretiler Hz. Mevlana’ya zarar veriyor” değerlendirmesini yaptı.
Vatandaşların, Hz. Mevlana’dan icazet aldığını, Mevlana’nın kendisine rüyada el verdiğini söyleyen kişilere itibar etmemesini de isteyen Bayru; “Mevlana kanından gelen makam çelebisi, Faruk Hendem Çelebi’dir. Bu yolun büyükleri babam Celaleddin Bakır Çelebi’nin vefatından sonra ona biat etmişlerdir. Başka birinin çıkıp kendisini Mevlana adına Makam Çelebisi ilan etmesi gibi durum olamaz. Hz. Mevlana’ya ait hakikatlerin yanlış ellerde öğrenilmesini istemiyoruz. Vatandaşların doğru bilgiye ulaşmaları için kapımız açık. Şeb-i Arus anmasında Konya’da olacağız. Bu etkinlikler dışında herhangi bir dini sohbet, zikir varsa bizim bilgimiz dışındadır” dedi. Mevlana öğreticisi Fatih Çıtlak ise Mevlevilik ve Mevlana adına hareket eden tarikat ve şeyhlere karşı hukuki yaptırımların uygulanmasını isterken, şunları söyledi:
Belediyelere çağrı
“Bazı sahtekarlar başlarına Nasreddin Hoca’nın sikkesine benzer şeyler geçirip tribünlere oynuyor. Bu kişiler hakkında yetkilileri uyarıyoruz. Popüler olmak, makam, mevki, para-pul, şöhret için bu yola tenezzül edenler var. Sahte şeyhlerin önü kesilmediği sürece, taklitlerin sayısı artacaktır. Sahtelik o kadar ön plana çıktı ki inanın doğruyu konuşanlar olarak itibar görmez olduk. Sivil toplum olarak tek başına mücadele etmemiz mümkün değil. Hz. Mevlana adına hareket ettiğini süren bir takım şahıslara karşı hukuki yaptırımların olması gerekir. Yerel yönetimler de merdiven altı tarikat evlerini denetleyip, hukuki girişim başlatabilir.”
Çıtlak: Koruma kanunu çıkarılsın
Mevlevilik ve sema ayini gibi konularda faaliyet gösterenlerin vakfın süzgecine tabi olması gerektiğini savunan Mevlana öğreticisi Fatih Çıtlak, “2.5 yıl önce Cumhurbaşkanmız ile yüz yüze konuşmuş ve çekincelerimizi aktarmıştık. Kendileri bize hak vermiş, kaygılarını paylaşmıştı. Devlet ve hükümet nezdinde Mevlana öğretileri, sema ayini, Mesnevi ve Mevlana konusunda gerekli koruma kanunlarının çıkarılmasını bekliyoruz” dedi.
‘Hz. Mevlana istismar ediliyor’
Mevlana Araştırmaları Derneği Başkanı Prof. Dr Adnan Karaismailoğlu da, Hz. Mevlana’nın istismar edilen değerlerden olduğunu belirterek, şu uyarılarda bulundu: “Hz. Mevlana bir takım kişilerce istismar ediliyor. Açık, şeffaf doğru bilgilerle düzenlenen etkinlikler dışındaki organizasyonlara itibar edilmemeli. Merdiven altı diye tabir edilen ve Mevlana’nın adını kullanan tarikatların, toplumdan uzak, gizlice zikir yapmaları doğru değil. Hz. Mevlana, ‘Olgun kişilerin işi açıklık ve samimiyettir. Alçak kişilerin işi hile ve arsızlıktır’ diyor. Hz. Mevlana ile ilgili anma, etkinlik ve ritüeller konusunda Kültür Bakanlığı, basın organları ve üniversitelere görev düşüyor. Bir takım şeyhlerin yaptığı zikir ritüelleri Mevlana öğretisinin özüne aykırıdır. İlim yuvaları üniversitelerdir. Mevlana öğretileri ancak üniversitelerde doğru şekilde aktarılırsa aşama kaydedilir. Mevlana hazretleri, bilimsel ve kültürel anlamda öne çıkmalı. Meselenin dini tasavvufi yönü ikinci planda olmalıdır.”