17.02.2010 - 15:22 | Son Güncellenme:
Mehmet ERÇAKIR- Emre BAYLAN/ISPARTA (DHA)
ISPARTA'da, 30 Kasım 2007 tarihinde 57 kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazasıyla ilgili açılan kamu davasının 4''üncü duruşmasında Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru ve kazanın olduğu tarihte Genel Müdür Yardımcısı olan ancak daha sonra emekliye ayrılan Oktay Erdağı'nın da aynı dava kapsamında yargılanması kararlaştırıldı. Bu 2 kişiyle, dava kapsamında tutuksuz yargılanan diğer 10 kişi, ‘taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet vermek’ suçundan 15 yıla kadar hapisle yargılanacak.
Isparta'da 30 Kasım 2007'de meydana gelen ve 7'si mürettebat 57 kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazasının ardından açılan davanın 4'üncü duruşması, Isparta Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görüldü. Duruşmaya, World Focus Hava Yolları Genel Müdürü Aydın Kızıltan, Eğitim Müdürü Faruk Çağımnı, Teknik Başkan İsmail Taşdelen, pilot ve teknik personelden Yavuz Yaşar, Sinan Sevinç, Fikri Zafer Dinçer, Şahin Tufan, Necati Küçük ve Fevzi Yavuz ile daha önce hakkında ‘takipsizlik’ kararı verilen ancak bir önceki duruşmada sanık olarak yer alması kararlaştırılan World Focus Havayolları Uçak Teknisyeni Reşat Atalay katıldı. 10 sanığın, ‘taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet verme’ suçlamasıyla 3 yıldan 15 yıla kadar hapis ve belli haklardan yoksun bırakılma istemiyle yargılanmalarına devam edildi.
ARIZALI PARÇA İSTANBUL'DA
Isparta uçağının düşmesine neden olarak gösterilen yer yaklaşım ikaz sistemi (EGPWS- Enhanced ground proximity warning system) cihazını Eritre'de bir başka uçaktan söküp İstanbul'a gönderen uçak teknisyeni Reşat Atalay, “Ben cihazı arızalı olduğu için değil yenisi elimizde bulunduğundan emniyet amaçlı sökmüştüm. İstanbul'a kargo ile gönderirken de üzerindeki etikete ‘Zaman zaman arıza kaydı veriyor’ notu düştüm. Benim gönderdiğim cihaz düşen uçağa takılmış. Bu cihaz üzerine daha önce bir kez arıza kaydı yazılmış” dedi.
Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Suat Yürekli, Atalay'ın ifadeleri sonrası sanıklara bu cihazı İstanbul'da kimin teslim aldığını sordu. World Focus Havayolları Genel Müdürü Aydın Kızıltan dahil tüm sanıklar Eritre'de sökülüp düşen uçağa takılan EGPWS cihazının İstanbul'a gönderildiğinden bilgi sahibi olmadıklarını söyledi. Mağdur avukatlarından Yaşar Öztürk, “Arızalı bir parça gelip şirketin deposuna nasıl konuyor? Sorumlusu kim? Arızalı bir parça gelip ‘sağlam’ diye düşen uçağa mı takıldı?” şeklindeki ifadelerine Şirket Genel Müdürü Kızıltan, “Ben cihazın arızalı olduğunu kazadan 9 ay sonra öğrendim” diye yanıt verdi. Kızıltan'ın bu yanıtı, duruşmayı izleyen ölen yolcu yakınları ve müşteki avukatları tarafından tepkiyle karşılandı.
İLK KEZ TANIKLAR DİNLENDİ
Isparta'da düşen uçakla ilgili açılan davanın dördüncü duruşmasında ilk kez tanıklar da dinlendi. Dural Havacılık Şirketi sahibi Kaptan Pilot Feyzi Altunbudak, düşen uçağın enkaz kaldırma işini aldıklarını söyledi. Kaza yerine ilişkin gözlemlerini anlatan Altunbudak, “Benden habersiz parçalar sökülmüş. 6 çuval gördüm. İçlerinde hidrolik sistemlerle alakalı parçalar vardı. Götürülmesine müsaade etmedim, kazada delil karartıldığına inanıyorum” diye konuştu. Altınbudak, 6 gün boyunca enkaz mahallinde çalıştığını belirterek kazaya ‘flap’ (inişlerde ve kalkışlarda kanat yüzeyini genişleterek daha düşük hızlarda daha fazla kaldırma kuvveti sağlayarak uçağın daha kısa mesafede kalkmasına ve inmesine yardımcı olan hareketli parçalar) arızasının neden olduğunu iddia etti.
Tanık Altınbudak, ayrıca World Focus Havayolları'nın pilotlarına verdiği eğitimin dünya standartlarının altında olduğu iddiasında bulunarak pilot lisanslarının geçersiz olduğunu savundu.
Duruşmada dinlenen ikinci tanık Kaptan Pilot İsmail Kitapçı ise bir dönem World Focus Havayolları'nda yardımcı pilot olarak görev yaptığını söyledi. İddianamede Faruk Çağımnı'nın Eğitim Başkanı olarak gösterildiğini belirten Kitapçı, bunun hayal ürünü bir görev olduğunu iddia etti. Çağımnı ile İran operasyonunda, Dalaman ve Antalya havalimanlarında birlikte çalıştığını belirten Kitapçı, Çağınmı'nın böyle bir görevde bulunduğuna tanık olmadığını söyledi.
UÇAK 18 KUSURLA MI UÇTU
Uçak kazasında hayatını kaybeden 38 yolcu yakınının avukatlığını yapan Hasan Kaşıkara, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru ve dönemin Genel Müdür Yardımcısı Oktay Erdağı hakkında başlattığı soruşturma kapsamında İstanbul Teknik Üniversitesi'nden alınan bilirkişi raporunda uçağın 18 kusurla havalandığının tespit edildiğini söyledi. “18 kusur neden bırakılıyor?” diye soran avukat Kaşıkara, “Bu kadar eksikle uçmak acaba World Focus Havayolları Şirketi'nin borç batağında olmasından mıdır? 18 kusur, uçağın kalkmamasını gerektirmez mi? Bu uçak nasıl uçtu, bu soruya Genel Müdür cevap versin” dedi. Bunun üzerine şirket Genel Müdürü Kızıltan raporu görmediğini ancak belirtilen 18 kusurun operasyonel kusurlar olup teknik bulgular olmadığını söyledi.
ANA DAVAYLA BİRLEŞTİRİLDİ
Isparta Ağır Ceza Mahkemesi, tarafların dinlenmesinin ardından ara kararını açıkladı. Müşteki avukatlarının şikayetlerine bağlı olarak Ankaraca Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından haklarında soruşturma başlatılan Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru ile dönemin Genel Müdür Yardımcısı Oktay Erdağı hakkında hazırlanan iddianame mahkemece kabul edildi.
Mahkeme Başkanı Suat Yürekli, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) hakkında açılan davayı, 10 sanıklı ana davayla birleştirme kararı aldı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Isparta Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiği iddianamede Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün olayda 1/3 oranında kusurlu olduğu belirterek Genel Müdür Arıduru ve Yardımcısı Erdağı hakkında mevzuat hükümlerini yerine getirmediği, uçuş emniyetine yeterince önem vermediği, ilgili yönetmelik hükümlerine uymadığı gerekçeleriyle yargılanmalarını talep etti. Birleştirilen dava Isparta Ağır Ceza Mahkemesi'nde 8 Nisan tarihinde görüşülmeye devam edecek.
TALİMATLA İFADE VERECEK
Çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Avukat Şehnaz Doğan Yüzer, şunları söyledi:
“Son derece güzel ve olumlu, çünkü Sivil Havacılık Genel Müdürü ve Yardımcısı aleyhine dava açılmış. Bu iyi bir gelişme. Çünkü biz bu bürokrasiyi iki buçuk yılı aşkın süredir kıramıyorduk. Kendileri için de şikayetçiydik. Çünkü Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü bu koşuldaki uçaklara izin vermeseydi bu kaza olmayacaktı. Bugün içimiz biraz daha rahat. Sadece içimizi burkan husus, Sivil Havacılık Genel Müdürü'nün talimatla ifadesinin alınacak olmasıdır. Biz ifade alınacağı zaman Ankara'da hazır bulunmak istediğimizi mahkemeye ilettik, kabul gördü.”