Gündem Skandal sözlere pişkin savunma

Skandal sözlere pişkin savunma

19.12.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:

Üniversitelere yönelik “fuhuş evi” benzetmesi yapan Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu’na akademisyenler, üniversite çevreleri, öğrencilerin tepkileri sürüyor. Sofuoğlu ise özür dileyecek bir şey söylemediğini savundu

Skandal sözlere pişkin savunma

Katıldığı bir TV programında üniversitelere yönelik kullandığı “fuhuş evi” benzetmesi nedeniyle hakkında hem Küçükçekmece Cumhuriyet Savcılığı’nca resen soruşturma başlatılan hem de öğretim üyesi olarak görev yaptığı Sakarya Üniveristesi’nce işlem yürütülen Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu’na akademisyenler, üniversite çevreleri, öğrencilerin tepkileri sürüyor.
Başta AK Parti olmak üzere tüm siyasi partilerden temsilcilerin sert sözlerle eleştirdiği Sofuoğlu, konuşmasında üniversiteleri değil öğrenci evlerini kast ettiğini belirterek özür dileyecek bir şey yapmadığını savundu. Sofuoğlu, “Ben üniversiteyi anlatmıyorum ki orada ve üniversiteyi anlatmadığımı devamında söylüyorum, apartlar diyorum. Ondan sonra ‘Gidin emlakçılar, komşular size anlatsın’ diyorum. Emlakçılar, komşular üniversiteyi ne bilir. Çok ilginç yani, özür dileyecek bir şey yapmadım ki ben, şu sözü söylemedim, söylemediğim için özür dilerim, böyle bir şey olabilir mi?” dedi.

‘Kini var’


Bu açıklama tepkileri dindirmezken daha da artırdı. Tüm Öğretim Elemanları Derneği (TÜMÖD) Genel Başkanı Prof. Dr Recep Akdur, “Uzmanlıkları, üniversiteleri ne olursa olsun bu ve benzeri gerici beyinlerin belden aşağı saplantıları olduğunu” söyledi. Her fırsatta bu kişilerin bu saplantılarını dile getirdiğine vurgu yapan Akdur, şunları söyledi:

“Bu ve buna benzer gericilerin eğitime, özellikle de çağdaş eğitime kinleri var. Kinleri nedeniyle sağlıklı düşünemiyor ve her fırsatta kinlerini kusuyorlar. Saplantı ve kinleri nedeniyle; yer zaman ve gerçeklik ilişkilendirmesi yetilerini kaybetmişler, yer zaman ve gerçekliğe oryante olamıyorlar. Çalıştığı, ücret aldığı, ekmek yediği yer fuhuş yuvası ise, kendisi ne oluyor? O üniversite fuhuş yuvası ise, o üniversitenin yöneticileri ne oluyor? O üniversitenin bağlı olduğu YÖK yöneticileri ne oluyor? YÖK’ün bağlı olduğu makamlardaki kişiler ne oluyor?

Sosyal medyadaki troll hesaplardan bu meczupa önemli oranda destek mesajı geliyor. Bu çıkışların amacı belli. Hedef laik ve çağdaş eğitim. Çağdaş ve laik eğitimi yıkmayı kastediyorlarsa; hiç heveslenmesinler yıktırmayacağız. Bu ülkeyi üç beş meczuba bırakmayacağız.”

‘Dinlerken utandım’

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan da, tepkisini şöyle aktardı:

“Üniversite öğrencilerimizi kıt kanaat kiraladıkları evler üzerinden hem de canlı yayında ‘Neredeyse fuhuş evleri’ diye genelleyerek hakaret eden ‘profesör’ sıfatlı zevatı dinlerken utandım. Üniversitelerimiz üzerinden karalama kampanyası yapan, ülkemizin aydınlık yarınları, kalkınmasının önemli bir parçası olan gençlerimizi ‘akademisyen’ kimliğine yakışmayacak şekilde yaftalayan bu şahsı şiddetle kınıyorum.”

Tüm Üniversite Çalışanları Sendikası (Tüm Üni Sen) Başkanı Mecbur Bodur ise sözlerin kabul edilemez olduğunu belirterek, “Bunları bir profesörün söylemesi çok vahim. Ne üniversiteler için ne üniversitelerin civarı için bu tanımlama, kabul edilebilecek bir tanımlama değil. Kınıyoruz. Üniversite camiası olarak biz bu tip söylemlerden son derece rahatsızız. Bu adamın söylediği lafın yenilir yutulur tarafı var mı?” diye konuştu.

‘Gereği bir an önce yapılmalı’

Sofuoğlu’nun sözlerine tepki gösteren üniversite öğrencileri de Milliyet’e şu değerlendirmelerde bulundu:

Haberin Devamı

C.Y.: Sofuoğlu, üniversite öğrencilerine yönelen gerici sözleriyle, üniversitelerin temel bileşenlerinden olan öğrencileri hedef almakta, itibarsızlaştırmakta ve üniversite kültürünü yok etmeye çalışmakta. Öğrencinin derse devam edememesinin nedeni ‘fuhuş’ değil, 18-24 yaşında gençlerin içinde bulunduğu çıkmazlardır, gelecek kaygısıdır, iş bulma çabasıdır. Kaç tane arkadaşımız var, çalışmazsa okuyamayacak durumda. Kaç arkadaşımız var, kış aylarında okuldan eve gitmiyor daha az doğalgaz yakabilmek için. Ancak o bunları görmek yerine, üniversite öğrencilerinin yaşam tarzına yönelik saldırmakta. Saldırdığı şey ise özgür laik ve bilimsel bir eğitimdir. Hem anayasal değerleri aşağılayıp hem de kamu görevlisi olunmaz. Gereği bir an önce yapılmalıdır.

Haberin Devamı

B.K.: Sofuoğlu’nun sözlerini kesinlikle kabul etmiyoruz. Hem kadın öğrencilerinin hem erkek öğrencilerinin özel hayatlarına yapılan bir saldırı olarak değerlendiriyorum. İki yetişkin insanın birlikte olmasını suçmuş gibi gösteremez. Sofuoğlu, üniversitelerdeki sorunları gündeme getirmek istiyorsa eğitim eşitsizliği ve öğretim görevlilerinin profesörlerin ve doçentlerin taciz ve tecavüz vakalarını gündeme getirebilir.

E.S.: Üniversiteleri fuhuş yuvası olarak görmesi akademiye yapılan çok büyük bir hakarettir. En önemli sorunlardan biri de böyle görüşlere sahip insanların üniversitelerde hoca olarak bulunabilmeleridir. Gençliği yetiştirecek olan hocaların böyle görüşler belirtmesi gençlerin geleceği adına pek umutlu görünmüyor.

M.P.: Öğrencilerin dört duvar arasındaki özel hayatları hakkında yorum yapılacağına, üniversitelerdeki teknik eksikleri gidermek ve akademiyi daha bilimsel ve niteliksel hale getirmek için çaba harcanması gerekiyor. Örneğin Sakarya Üniversitesi’nin kütüphanesinin ne kadar eksik olduğunu arkadaşlarımdan biliyorum. Üniversite öğrencilerinin hepsi 18 yaş üstü reşit kişiler ve özel hayatlarını nasıl yaşayacakları sadece kendilerini ilgilendirir.

E.E.S.: Yaşadığımız yüzyılda hala böyle konuların tartışılıyor olması ülkemiz için utanç kaynağıdır. Türkiye cumhuriyetinde her birey özgürce yaşama hakkına sahiptir. Böyle talihsiz açıklamalar yapan düşüncesi yobaz insanlar da bu hakkı engelleyemeyeceklerdir.