KEDİM
Kedim henüz bir yaşında;
Uyur hep soba başında.
Hem cesurdur, hem de kurnaz.
Bir tıkırtı duyar duymaz.
Uyanır, aslan kesilir;
Gözleri volkan kesilir.
O geldiği günden beri
Bizim evin fareleri
Damdan, tavandan indiler,
Birer deliğe sindiler.
Koşup yakalıyor hemen
Yuvasından, deliğinden
Çıkanları diri diri.
Artık bunlardan hiç biri
Dolaplarıma girmiyor,
Kitapları kemirmiyor.
HALİT FAHRİ OZANSOY
SERÇELER
Bir gün gelir, geçer bu geceler,
Tırtıllar tırmanır yapraklara.
Damla damla sızmaz dudaklara
Kalbin kaynağından bu heceler.
Alnı işleyerek düşünceler,
Gözyaşı döker zambaklara.
Ve üşüşür olgun başaklara,
Akşamın dallarından serçeler…
AHMET MUHİP DRANAS
RENGİN
Beyaz kedim,
Siyah kedim,
Sarı kedim,
Adı “Rengin” olsun dedim.
Rengin ablamın adıdır;
O şimdi kızacak bana,
Fakat öğretmenim söyledi ya,
Rengin demek renkli demek
Bunda ne var gücenecek?
Lâkin ablam,
Rengin ablam.
Hain ablam.
Sofra başında dün akşam,
Astı bana çehresini,
Belki biraz hakkı vardı,
Çünkü Rengin onun adı.
Fakat ne var gücenecek?
Rengin demek, renkli demek;
Benim kedim de üç renkli,
Hem de benekli.
Beyaz kedim,
Siyah kedim,
Sarı kedim,
Adı “Rengin” olsun dedim…
TEVFİK FİKRET
KUŞLARLA
Kuşlar uçar,
Ben koşarım;
Onların kanatları var,
Benim kanadım kollarım.
Kuşlar kanadını çırpar,
Ben de kolumu sallarım…
Uçun kuşlar, uçun kuşlar;
Hepinizle yarışım var!
Uçtu kuşlar,
Ben de koştum;
Koştum yarı yola kadar;
Ta önüme bir uçurum
Çıktı, orda kaldım naçar.
Yoo, çekemem öyle kurum!
İsterseniz, haydi tekrar
Yarışırız.. Uçun kuşlar!
TEVFİK FİKRET