22.05.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:
ABD Büyükelçisi Ross Wilson 18 Nisan'da Balgat'taki MHP Genel Merkezi'ne giderek Genel Başkan Devlet Bahçeli ile bir görüşme yaptı. Basından gizli yapılan, daha sonra kamuoyuna yansıyan buluşmada karşılıklı olarak verilen ilginç mesajları parlamento muhabirimiz Önder Yılmaz titiz bir çalışma sonucu ortaya çıkardı. "Tanışma ziyareti" olarak takdim edilen buluşma, devlet geleneklerine bağlılığıyla tanınan MHP liderinin, Wilson'un şubat başında iletiği randevu talebine "Meclis'teki partileri ziyaret etsin, sonra bize bekleriz" yanıtını verdiği için nisan ayına kalmıştı. 1 saat 20 dakika süren görüşmede Bahçeli'ye MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı ile Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Wilson'a Türkçesiyle sempati kazanan Büyükelçilik Müsteşarı Nancy Mc Eldowney eşlik etti.Bahçeli'nin diğer yabancı konuklarla buluşmalarında olduğu gibi kayda aldırdığı ve tutanaklarını Dışişleri Bakanlığı'na gönderdiği görüşme Kıbrıs, AB, Irak, PKK, Türkiye'deki ABD karşıtlığı ile yükselen milliyetçilik konuları etrafında geçti. Kayda aldırdı ABD'nin Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecini desteklediğini belirten Wilson, liman ve havaalanlarının Güney Kıbrıs Rum Kesimi taşıtlarına açılması konusunda "Türkiye'nin AB'ye yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini düşünüyoruz" dedi.Wilson, Türkiye'nin adadaki taraflar arasında tüm kısıtlamaların eşzamanlı olarak kaldırılmasını öngören Eylem Planı'na da destek verdiklerini belirterek ABD'nin pozisyonlarını dengeledi. Partisinin "AB'ye onurlu üyelik"ten yana olduğunu vurgulayan Bahçeli ise "Kıbrıs konusunda Türkiye ve Kıbrıs Türkleri gerekli adımı attı. Sorumluluktan kaçan Rumlar. AB ise hâlâ bize kabul edilemeyecek dayatmalarda bulunuyor. Biz, Kıbrıs Türk toplumunun haklarını kısıtlayan hiçbir girişimi kabul etmeyeceğiz" karşılığını verdi. Kıbrıs sorunu ve AB Yeniden şiddetlenen terör eylemlerine dikkat çeken MHP lideri, PKK'nın Kuzey Irak'ta yuvalanmasına göz yumulduğunun altını çizerek "Sorunun giderilmesi için operasyon yapılması kaçınılmaz" diye konuştu.PKK'yla mücadelede Türkiye ile işbirliği yaptıklarını belirten Wilson ise, ABD yönetiminin terör örgütüne karşı mücadele için Irak'a sınır ötesi bir operasyona sıcak bakmadığını hissettirdi. Wilson, "Komşu ülkelerin sınır sorunları konusunda Irak otoriteleriyle birlikte çalışmalarını istiyoruz" dedi.Irak'taki Kürt grupların Kerkük'ü Kürtleştirme yönündeki girişimlerini de Wilson'un dikkatine getiren Bahçeli, Kerkük'ün Kürt bölgesine bağlanmasının "çok acı sonuçları olacağı" uyarısında da bulundu. Kuzey Irak ve PKK Bahçeli-Wilson görüşmesinin en can alıcı bölümü Türkiye'deki ABD karşıtlığı konusunda cereyan etti. Bahçeli, Wilson'un Türkiye'deki ABD karşıtlığı ile yükselen milliyetçi akımların nedenlerine ilişkin sorusuna kısa ve net bir yanıt verdi: "Bunun nedenini Kuzey Irak, PKK, Kerkük konularındaki tutumunuz ve politikalarınızın altında arayın." Kuzey Irak'ta Türk askerlerinin başına çuval geçirilmesi olayının halkı derinden etkilediğini kaydeden Bahçeli'nin bu konudaki mesajı da "Ne yazık ki bu olayın telafisi konusunda bir açılım yapılmadı, konu hâlâ ortadadır" biçiminde oldu.MHP Genel Merkezi'ndeki ilginç görüşmenin ayrıntıları böyle.Türkiye yavaş yavaş seçim menziline girerken, ABD'nin, dikkatle izlediği kamuoyu yoklamalarında Meclis'e gireceği tahmin edilen MHP'yi yakın izlemeye aldığı anlaşılıyor. En can alıcı konu Başbakan'ın gezilerine çağrılan gazeteler listesinde ilk beş, Mısır yolculuğunda da değişmedi. Erdoğan yine uçakta soruları yanıtladı. Soldan sağa: Mustafa Ünal (Zaman), Bülent Keneş (Bugün), Mehmet Ocaktan (Yeni Şafak), Nuri Elibol (TGRT/Türkiye), Enis Berberoğlu (Hürriyet), Başbakan Erdoğan, Mehmet Altan (Sabah). Başbakan soruları yanıtladı Vakit bu kez kadro dışı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, önceki gün Mısır'a gitti. Cezayir'i de kapsayan programda Başbakan'a eşlik eden davetli gazeteci grubunun kompozisyonu, büyük ölçüde son iki gezidekinin benzeriydi. Bu tercihli kadronun giderek yerleşik hale geldiği anlaşılıyor.Ancak Avusturya'dan Endonezya'ya uzanan bir önceki gezide bulunan Vakit gazetesi, bu kez sürpriz bir şekilde kadro dışı kaldı. Saldırıya uğrayan Danıştay 2. Daire'yi hedef gösteren kalemlerden Vakit yazarı Hasan Karakaya bu kez uçakta yoktu. Karakaya, şubat ayında "Türkiye'nin sabrı tükeniyor" mesajıyla uyardığı 2. Daire'nin türban kararını eleştirirken, "İslam coğrafyasını infiale sürükleyen 2 kelime de 'Dan'la başlıyor. Birisi 'Dan'imarka, diğeri 'Dan'ıştay! Her ikisi de 'Dan!..Dan!..' diyerek kurşun sıktılar inançlara!.. Hadi Danimarka'nın bir markası var ve amblemi de Haçlı!.. Peki Danıştay'ın markası ne?" ifadelerini kullanmıştı.Vakit, AKP hükümetinin "en ziyade müsaadeye mazhar" statüsünü verdiği İslamcı gazetelerin ön sıralarında yer alıyordu. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül de, bir süre önce Vakit'i dikkatle takip ettiğini belirterek bu gazetenin kendisi açısından öncelikli konumunu vurgulamıştı. Ancak hükümetin, Danıştay baskını sonrasında Vakit'in "en ziyade müsaadeye mazhar" statüsüne ara vererek bu gazeteye karşı "mesafeli dostluk" politikasına yöneldiği anlaşılıyor. Vakit listeden çıkınca yerine hangisi geldi dersiniz? Karakaya uçakta yok Boşluğu Bugün gazetesi doldurdu. Bugün, bilindiği gibi, Fethullah Gülen cemaatine yakınlığıyla bilinen bir işadamı tarafından alınmıştı. Başbakan Erdoğan'ın Mısır-Cezayir gezisine davet edilen Bugün'ün Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş de kariyerinin önemli bir bölümünü Gülen cemaatinin sözcüsü konumundaki Zaman gazetesinde Dış Haberler Müdürü olarak geçirmiş bir gazeteci. Bugün kadroda