Siyaset Cumhurbaşkanı Erdoğan Külliye'de gençleri kabul etti

Cumhurbaşkanı Erdoğan Külliye'de gençleri kabul etti

19.05.2017 - 15:23 | Son Güncellenme:

19 Mayıs kutlamaları kapsamında gençler Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ağırladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım gençlerle bir araya geldi. Erdoğan konuşmasında dershanelerin kapatılmasının ardından FETÖ terör örgütünün saldırmaya başladığını belirterek, "Sadece yılda asgari 1 milyar oradan kazanıyorlardı. Musluk kapatılınca çılgına döndüler. Darbe girişimine bundan dolayı girdiler" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Külliyede gençleri kabul etti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı etkinlikleri kapsamında gençlerle buluştu. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gençlere hitap eden Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

Haberin Devamı

Sevgili gençler, değerli genç arkadaşlarım, kardeşlerim sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Tüm gençlerimizin 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı tebrik ediyorum. Bu milli günümüz vesilesiyle sizlerle bir araya gelmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Gençlerimizin geleceğe umutla bakan o gözleri bana daima mutluluk vermiştir.

2053 SİZLERE EMANET
Bazılarının yeni nesille ilgili karamsar düşünceler taşıdıklarını görüyorum. Ben ise gençlerimizden ümitliyim. 2023 Türkiye'sini sizler için ve sizlerle birlikte inşa ediyoruz. Bir sonraki kızıl elmamız olan 2053 ise sizlere emanettir. 2071 vizyonunu sonraki nesillere kazandırma misyonunu da sizler taşıyorsunuz.

Biz geleceğimizden vazgeçmiyoruz, istikballe ilgili hedeflerimizi sürekli büyütüyoruz. Gezi olaylarından, 17-25 Aralık darbe girişimine, çukur eylemlerinden, 15 Temmuz'a kadar her biri tarihi nitelikte pekçok olay yaşadık. Ülkemiz hedeflerinden zerre kadar taviz vermemiştir. Köprüler yine inşa edilmiştir, yeni yeni temeller atılmaya devam edilmiştir. Bu kararlılığı gerisindeki en büyük sebep gençlerimize, güvenli huzurlu bir ülke bırakma bağlılığımızdır.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan Külliyede gençleri kabul etti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla Başbakan Binali Yıldırım (sağda), Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç'ın (solda) yanı sıra 81 il ve KKTC'den birer kadın ve erkek temsilci genç ile sporcuları kabul etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerle sohbet etti.

BİZİM DEVRİMLERİMİZ SESSİZ DEVRİMDİR

15 sene önce seçilme yaşı neydi? 30. Madem seçme yaşı 18'dir, seçilme niye 18 olmasın. Bunu ilk etapta 25'e indirdik, 16 Nisan'da bunu 18'e indirdik. Şimdi havuz genişledi ama birileri de dedi ki; çoluk çocuğa mı bırakacağız? Milletin tarihi o çoluk çocuk dediklerinizin bir çağı kapatık bir çağı açmasıyla doludur. Siz gençliğinize ufuk verirseniz o gençlik çok daha büyük davaların sahibi olur, şimdi bundan sonrası size ait. Devrimleri yapmak suretiyle de Türk milletinin ne kadar güçlü olduğunu dünyaya siz göstereceksiniz. Darbe demiyorum, devrim diyorum. Birileri darbe heveslisidir, biz reformlarla, devrimlerle uğraşacağız. Bizim devrimimiz Batılıların dediği gibi sessiz devrimdir. Rabbim bizi mahçup etmesin.

Haberin Devamı

BİZİM TARİHİMİZLE BAĞIMIZI KOPARDILAR

Bir ülkeyi ve milleti yenmenin en keskin yolu tarihleri ile olan ilişkilerini kesmekten geçer. Bizim tarihle olan bağlarımızı kopardılar. Bize öyle bir tarih okuttular ki, biz hep mağlubiyetlerle, ilkelliklerle, garip garip şeylerle adeta geçmişi olan tarih olduk. Anlı şanlı tarihimizi bize o şekli ile göstermediler. Diliyoruz ki müfredatımızı buna göre yeniden düzenleyeceğiz ve anlı şanlı tarihimizi kitaplarımıza bu şekilde geçeceğiz.

Tarih sadece geçmiş değil aynı zamanda geleceğimizi aydınlatan bir fenerdir. Osmanlı'nın kurucusu Osman Bey, boyunun başına yönetici olarak seçildiğinde 23 yaşındaydı. Fatih, babası kendisine Osmanlı'nın başına geçmesini istediği zaman 13-14 yaşındaydı. Ben nasıl yönetirim dedi. Emrediyorum geçeceksin dedi. O da kabul etti; Baba, madem ki ben Devleti Aliyye Osmaniye'nin başına geçtim, padişah benim ben size emrediyorum, gelin devletin başına geçin" diyor. Bir çağı kapatıyor, bir çağı açıyor. Böyle bir ecdadımız var. Bunu öğretmekten bize kaçtılar. Böyle yetişirsek o zaman Fetih ruhu ile geleceğe başka bir şekilde bakacağız. Bu Fetih için dönemin pek çok teknolojisine sahip pek çok savaş aracını tasarlamış, harekat planını Fatih bizzat yapmıştır.

SAMSUN'A ÇIKAN GAZİ MUSTAFA KEMAL 38 YAŞINDAYDI

19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkan Gazi Mustafa Kemal de 38 yaşında , yani genç diyebileceğimiz bir yaştaydı. Bu ülkeyi işgale yeltenenlere karşı o istiklal mücadelesini sürdürmek için oradan çıkmak başka bir şey. Bu pazar günü yapacağımız partimizin büyük kongresinden itibaren gençlerimize hak ettikleri şekilde gençlerimize yer vermekte kararlıyız.

Haberin Devamı

Ben karşımda hep Anadolu kıtası büyüklüğündeki dava taşını gediğine koyacak gençlik gördüm, görüyorum. Siyasete başladığım günden bu yana beni hiç mahçup etmeyen gençlerimizin kendilerine duyduğumuz güveni boşa çıkartmayacaklarından eminim.

Haberin Devamı

19 Mayıs rastgele değildir. Bu başlangıç ardından yeni devletimiz olan Cumhuriyetimizi kurmaya götürmüştür. Samsun'da başlayan 98. Cumhuriyetimizin de 94. yıl dönümü. Daha geriye doğru gidip meseleyi Kut-ul Amare'ye götürmek gerekir. Özgürlük mücadelemiz farklı görünümler altında Cumhuriyet tarihimiz boyunca da kesintisiz sürmüştür.

GÜVENİ BOŞA ÇIKARTMAYACAKLARINDAN EMİNİM

Ben karşımda hep Anadolu kıtası büyüklüğündeki dava taşını gediğine koyacak gençlik gördüm, görüyorum. Siyasete başladığım günden bu yana beni hiç mahçup etmeyen gençlerimizin kendilerine duyduğumuz güveni boşa çıkartmayacaklarından eminim. 19 Mayıs rastgele değildir. Bu başlangıç ardından yeni devletimiz olan Cumhuriyetimizi kurmaya götürmüştür. Samsun'da başlayan 98. Cumhuriyetimizin de 94. yıl dönümü. Daha geriye doğru gidip meseleyi Kut-ul Amare'ye götürmek gerekir. Özgürlük mücadelemiz farklı görünümler altında Cumhuriyet tarihimiz boyunca da kesintisiz sürmüştür. Tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmetle yadediyorum. Gazilerimize şifa diliyorum.

CUDİ'DE, GABAR'DA, TENDÜREK'TE MÜCADELE DEVAM EDİYOR

Şu anda terör örgütlerine karşı muhteşem, güçlü bir mücadele Cudi'de Gabar'da Tendürek Dağları'nda, bütün buralarda devam ediyor. Şu ana kadar 60'a yakın mağarayı bütün uçaklarımız, helikopterlerimiz vurdular. Bütün o vurulan yerler de komandolarımız tarafından temizleniyor. Buralardan 1000'e yakın ciddi, ağır silahlar çıkıyor. Lojistik destek acayip. Kar kış demeden mücadeleyi sürdüren Mehmetçiğimiz, bunlar alnı öpülesi vatan evlatlarıdır. Bunlarla bize geleceğe yürüyoruz.

15 TEMMUZ'DA GENÇLERİMİZLE BİR KEZ DAHA GURUR DUYDUK

15 Temmuz darbe girişiminde gençlerimizle bir kez daha gurur duyduk. Orada gençlerimizin o tankların altına gidişi rastgele bir olay değil. Gençlerimiz olmamış olsa, FETÖ alçakları, FETÖ kahpeleri bugün bu ülkede başka bir şey estireceklerdir. Bir kısmı içerde, kimi Yunan'a sığınıyor, kimi başka yere sığınıyor. Onları yine kovalayacağız. Onları da bulundukları yerde arayacağız, kovalayacağız bulacağız. Gençler vatana hizmet sadece şehadete yürümekle olmuyor. Vatana hizmet aynı zamanda bu millete her alanda en iyi hizmeti vermeyi gerektiriyor."

ÇOK ŞEYLER BEKLİYORUZ

Sanatta da, sporda da, bilimde de çok şeyler bekliyoruz. Durup ciddi bir muhasebe yapmanız şarttır. Hep aynı tavsiyeyi veriyorum, "oku, düşün, uygula, neticelendir". Ben bazen uluslararası toplantılarda söylerim, "bizim işimiz hatice değil netice" derim. Bu iş böyle. Netice. Neticeyi aldığımız anda Türkiye'nin muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıktığını göreceğiz. Siyaset aynı zamanda insan yönetme sanatıdır. Bunu başardığın zaman aynı zamanda iyi siyasetçi oluyorsun. Böylesi bir alanda gençlerin olmaması düşünülemez. Az önce de söylendi, aranızda olimpiyat şampiyonları, dünya, Avrupa şampiyonları var. Genç kardeşlerimiz var. Onlarla iftihar ediyor, 'yetmez' diyoruz. 2002 yılı kasım ayında ülkeyi yönetme zorunluluğunu üstlendiğimizde bu anlayışla yola çıktık, gençlerimizin eğitimine önem verdik. Biz 70-80-90 kişilik sınıflarda okunan dönemlerden geçtik. Şimdi bu ortalamanın 30 ve altına indiğini görüyoruz. 81 vilayetimizin tamamında üniversitelerimiz var. 'Sen üniversiteye gel' demiyoruz artık. Eksiğimiz var, nedir?

MUSLUK KAPATILINCA ÇILGINA DÖNDÜLER

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dershanelerin kapatılmasının ardından FETÖ terör örgütünün saldırmaya başladığını belirterek, "Sadece yılda asgari 1 milyar oradan kazanıyorlardı. Musluk kapatılınca çılgına döndüler. Darbe girişimine bundan dolayı girdiler" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ile birlikte 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla 81 ilden ve KKTC’den gelen gençleri Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti. Milli sporcuların da bulunduğu kabulde Gençlik ve Spor Bakını Akif Çağatay Kılıç ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da hazır bulundu. Burada gençlere hitap eden Erdoğan, siyasetin özellikle ülkenin ve milletin geleceğini şekillendirme konusundaki en büyük karar alma mekanizması olduğunu belirterek, gençleri siyasete atılmaları yönünde tavsiyede bulundu. Siyasetin tanımının aynı zamanda 'insan yönetme sanatı' olduğunu ifade eden Erdoğan, bunun başarılması halinde iyi bir siyasetçi olunabileceğini anlattı.

Siyaset gibi önemli bir alanda gençlerin olmamasının düşünülemeyeceğini vurgulayan Erdoğan, "Söz sahibi olmadığınız bir yerde ihtiyacınız olan ve arzu ettiğiniz kararların çıkmayacağını unutmayın. Bunun için tüm gençlerimizi siyasi, sosyal, kültürel, sportif tüm alanlarda etkin şekilde yer almaya davet ediyorum. Aramızda olimpiyat şampiyonları, dünya şampiyonları, Avrupa şampiyonları var. Onlarla iftihar ediyoruz ama yetmez diyoruz. Bu sayıların daha da artması lazım diyoruz ve bunu da başaracaklarına inanıyorum. Hepsiyle yakından ilgilenmiş biri olarak sizlere başarının yolunu gösteriyorum. Sizlerden yarım asra yakın bir tecrübenin ürünü olan bu tavsiyemi dikkate almanızı rica ediyorum" diye konuştu.

Eğitim alanında yapılan reformları birer birer saydı

Erdoğan, 2002 yılında ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlendikleri andan itibaren çocukların ve gençlerin eğitimine önem verdiklerini kaydederek şunları söyledi:

"Artık kimse bize şunu söyleyemez; ‘siz bize fiziki imkanlar sağlamadınız.’ Biz 70, 80, 90 kişilik sınıflarda okunan dönemden geldik. Ama şimdi bu ortalamanın 30 ve altına indiğini görüyoruz. Üniversitelerin ülkenin belli illerinde olduğu dönemden geldik. Ama şimdi üniversitelerimizin olmadığı il kalmadı. 81 vilayetimizin tamamında üniversitelerimiz var. Artık ‘sen üniversiteye gel’ demiyoruz, üniversiteyi gencin ayağına götürüyoruz. fen liselerini, anadolu liselerini, bütün düz liselerini hepsini evlatlarımızın, gençlerimizin ayağına götürdük eğitim öğretimi rahatlatalım diye. Eksiğimiz yok mu? Var. Öğretmen noktasında eksikliklerimiz var. Şimdi bunu telafi etmenin gayreti içindeyiz. Akıllı tahtalara geçtik, tablet bilgisayarlara geçtik. Bunları artık yavrularımıza ulaştırmanın gayreti içerisindeyiz. Çünkü yarışıyoruz. Bilimde rekabeti esas aldık. Milli Eğitim Bakanlığının bütçesini 7.5 milyar liradan, 85 milyar liraya çıkardık. En büyük bütçeyi de buraya ayırdık. Çünkü bilim en önemlisi. Sıralamayı değiştirdik. Biz göreve geldiğimizde milli savunma bir numaraydı, bunu geriye aldık. Eğitimi öne çıkardık. İkinci sıraya sağlığı koyduk. Adalet, emniyet bunlar temel taşlarımız dedik. Şimdi bunlar halloldu. Daha iyisi olacak. Bunları daha iyi yerlere taşıyacağız."

Dünyanın hiçbir yerinde olmayan şehir hastaneleriyle ülkenin zenginleştirildiğini ifade eden Erdoğan, Türkiye’nin kendi insanına değer vermesi noktasında tarihe kayıt düşeceğini söyledi. Kanuni Sultan Süleyman’ın 'Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi' sözüne atıfta bulunan Erdoğan, bu doğrultuda hareket ettiklerini ve bunu başaracaklarını vurguladı. Erdoğan, 270 bin yeni dersliği Türkiye’ye bu dönemde kazandıklarını dile getirerek, sınıflardaki bu sayının önemine dikkat çekti. Fatih Projesiyle okullara şuana kadar 432 bin etkileşimli tahta kazandırıldığını, öğrencilere ise 1 buçuk milyona yakın tablet bilgisayarı dağıttıklarını vurgulayan Erdoğan, bu yıl ise 100 bin yeni etkileşimli tahta kurumu ve 2 buçuk milyon tablet dağıtımıyla projeyi devam ettirdiklerini ifade etti. OECD ülkeleri içinde en genç öğretmen kadrosuna sahip olan ülkenin Türkiye olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Muhalefet bunu konuşmuyor çünkü işlerine gelmiyor" diyerek muhalefetin tavrını eleştirdi.

"FETÖ terör örgütünün bize ilk saldırısı dershaneler konusunda geldi"

Erdoğan, okul öncesi eğitimi giderek yaygınlaştırdıklarına değinerek şunları kaydetti:

"Anaokulu denilen kavram 15 sene önceden neredeyse literatürde yoktu, yüzde 12’ydi. Şimdi yüzde 40’ı devirdik. Artık aileler anaokulunu konuşuyor. İmkanlar artık oluşmaya başladı. İlköğretimde okula gitmeyen öğrencimiz neredeyse kalmadı. Ortaöğretimde okullaşma oranı yüzde 77’yi, yükseköğretimde yüzde 41’i buldu. Ders kitaplarını ücretsiz veriyoruz. İmkanı olmayan ailelere eğitim desteği sağlayarak taşımalı ve yatılı eğitimi yaygınlaştırarak tüm çocuklarımızın okula gitmelerini teşvik ettik. Eğitim sisteminde de önemli reformları hayata geçirdik. 28 Şubat döneminin ürünü olan, işin mantığına da uymayan 8 yıllık kesintisiz eğitimi kaldırdık, onun yerine 4+4+4 sistemini getirdik. Böylece çocuklarımızın 4 yıllık ilkokul döneminden itibaren farklı alanlara yönelebilmesine imkan sağladık. Kat sayı adaletsizliğini ortadan kaldırdık. Üniversiteye girişte eşitliği getirdik. Dershaneleri tamamen kapatarak aileleri adeta paralel bir eğitim sistemi haline dönüşmüş olan bu sektörün yükünden kurtardık. Soyguncular, eğitim mafyaları türemişti ve bu mafyalar benim garip halkımı sömürüyordu. Çocuğu üniversiteye girebilsin diye evinden davarını satan analar vardı, bileğindeki bileziği satan analar vardı Anadolu’da. Bu olamaz dedik ve bunu kaldırdık. Şimdi hafta sonlarında telafi kurslarını devlet ücretsiz olarak bizzat yapar hale geldi. Biliyorsunuz FETÖ terör örgütünün bize ilk saldırısı buradan geldi. Çünkü kaynak ellerinden alındı. Oradan büyük bir kaynak vardı. Sadece yılda asgari 1 milyar oradan kazanıyorlardı. Musluk kapatılınca çılgına döndüler. Bu sebeple başladı, darbe girişimine bundan dolayı girdiler. Sadece bu durum bile dershaneler konusundaki tavrımızın ne derece doğru olduğunu göstermiştir."