‘Keşke AKP’liler de bizim gibi liderlerini eleştirse’

AKP’nin mitinglerinden sonra bir de CHP mitingi izlemek için İzmir’e gittik. O mitingin fotoğraflarını, haberlerini zaten dün okudunuz. Bugün de dilerseniz “mitingçiler”ini okuyun. Bir bakın bakalım CHP mitinglerine gelenler kimler; ne düşünüyorlar; ne istiyorlar, fikirleri sizinkilere benziyor mu benzemiyor mu…

- Sizce CHP dört dörtlük, tam istediğiniz gibi mi?

Sinem Heptokkan (23): Hayır, bir sürü beğenmediğimiz yönü var. Mesela ben artık şu bağnaz Kemalist çizgisinden çıkmasını istiyorum. Fransa’dan Ermeni tasarısı geçiyor, CHP’liler hadi Ermenileri gönderelim diyor. Bu tip tutumlarını değiştirmeliler.

- AKP’liler partilerini zerre eleştirmiyor…

Heptokkan: Biz de sevdiğimiz için eleştiriyoruz. Daha iyi yerlere gelsin diye. Ama bir bakıma da tıpkı onlar gibiyiz; eleştiriyoruz ne oluyor, sonuçta yine gelip CHP’ye veriyoruz.

- Niye?

Heptokkan: Çünkü AKP’den gerçekten çok korkuyoruz.

- Siz Baykalcı mısınız, CHP’ci misiniz?

Ferah Yalman (23): Açıkçası ne CHP’ciyim, ne Baykalcı; ben Atatürkçüyüm. CHP’ye de Atatürk’ü en iyi temsil eden parti olduğu için oy veriyorum. Alternatifi yok. Daha güçlü başka bir sosyal demokrat parti olsa onu da tercih edebilirdim.

- Kim için buradasınız?

Dindar Akbaş (70): Aziz Kocaoğlu için…

- Baykal?

Akbaş: Onun gitmesi lazım.

- Ne hatasını gördünüz Baykal’ın?

Akbaş: Yanındaki adamlar eski. Nice delikanlılar var; hayat fışkırıyor. Birini alıyor mu yanına?

- Ama vazgeçemiyorsunuz da CHP’den?

Akbaş: Çünkü anadan babadan CHP’liyim ben. (Ağlamaya başlıyor birden) Ben CHP’nin hastasıyım. Bize AKP’liler gibi kimse para vermiyor mitinglere gelelim diye, ama ben bu yaşımda, bir paramla Salihliden tek başıma çıkıp geldim, çünkü hastasıyım.

İKTİDAR YERİNE MUHALEFETİ ELEŞTİRİYORLAR

- Siz kimin hastasısınız?

Nesrin Canbaş (38): Ben hem Baykal’ın hem CHP’nin hastasıyım. Nasıl olmayayım. Her şeyi dobra dobra konuşuyor, her şeyi güzel Baykal’ın.

- O zaman niye bu kadar eleştiriliyor sizce?

Canbaş: İki yüzlü o eleştirenler, kimse kusura bakmasın…

- Peki CHP niçin hep AKP’nin gerisinde kalıyor sizce?

Fahriye Güngörtekin (55): AKP yoksulları kendine mahkum etmiş; çoğunluk da yoksul olduğuna göre tabii ki CHP’yi geçer.

- CHP yüzde 20’nin üzerine nasıl çıkar?

Ümran Aksoy (53): Dürüstlükle, yolsuzlukları ortaya dökerek.

- Yeter mi dürüst olmak?

Aksoy: Anlayana yetmesi lazım.

- Siz memnun musunuz CHP’nin muhalefetinden?

Aksoy: CHP elinden geleni yapıyor, ama yetmiyor. Çünkü her şey hükümetin elinde, her yeri kuşatmışlar.

İsmim önemli değil diyen biri: Hem kolay mı bu ülkede muhalefet yapmak hanımefendi? Bu devletin valisi (Aydın) bile çıkıp “Baykal APS’yle gidecek” diyebiliyorsa, devlet bu kadar organize edilmişse muhalif olmak hiç kolay değil.

Hüseyin Durgun (58): Zaten bu ülkede her şey tersine dönmüş. Herkes işi gücü bırakmış oturup muhalefeti eleştiriyor. Yakıp yıkan iktidar, eleştirilen muhalefet.

- Niye sizce?

Durgun: Medyayı, kurumları ele geçirirseniz, kendinden olmayan herkese baskı yaparsanız işte her şey böyle tersine döner.

BAYKAL’IN ÇALIP ÇIRPMAMASINI SEVİYORUM

- Teyzecim siz neden geldiniz buraya?

Müzeyyen Güleryüzlü (61): (Anında gözlerinden yaşlar akıyor) Yitip giden değerlerimizi toplamaya geldim.

- Baykal’ı seviyor musunuz?

Güleryüzlü: Çalıp çırpmamasını, dürüstlüğünü seviyorum.

- Kılıçdaroğlu gelse diyenler var?

Güleryüzlü: Bence de iyi olur. Her gün aynı yemek karın ağrısı yapıyor.

- Siz CHP’li misiniz?

Gülsün Güntekin (65): Sapına kadar CHP’liyıh, sapına kadar da Tunceliliyıh!

- Hımmm…

Güntekin: Hımmm ya! Atatürk’ün kurallarına yan bakanların da gözü çıksın diyırıh…

Haşim Günketin (70): Artık Baykal’ı da Başbakan görmek istiyoruz. Bir o da gelsin de görelim, bakalım o ne yapıyor...

- Sizin oyunuz CHP’ye mi, adaya mı?

Mustafa Menek (65): Belediyede CHP’ye, genel seçimde AKP’ye.

- Enteresan?

Menek: İstikrar için böyle yapıyorum.

- CHP ne zaman iktidar olacak sizce?

Ali Osman Yazaroğlu (81): Başka biri olsa şimdiye kadar iktidardık. İnşallah sağ olurum da bir gün görürüm. Yetti artık muhalefet.

MİTİNGLER BİR DAHA OLSA BİR DAHA GİDERİM

- Siz niye buradasınız?

İltegin Aksakoğlu (58): AntiAKP’li olduğum için.

- Niye “CHP’liyim” demiyorsunuz?

Aksakoğlu: Mesela çarşaflıları kabul edemediğim için.

- Sandıkta ters teper mi çarşaf?

Aksakoğlu: Sanmıyorum, çünkü AKP seçeneği daha berbat.

- Peki asıl “Ergenekon’un avukatıyım” demesine bozulmadınız mı?

Aksakoğlu: “Savcıyım” diyen bir başbakan varsa diyalogların bu seviyeye inmesi çok doğal.

- Cumhuriyet mitinglerini düzenleyenlerin darbeci çıkmasına kırıldınız mı?

Aksakoğlu: Daha ispatlanmış bir şey var mı? Ben savcı değilim. Ayrıca o mitingler benim gururum, bir daha olsa bir daha gelirim.

Sevinç Gül (55): Ne darbesi ya, siz inanıyor musunuz? Pentagondan düzenlenmiş bir Ergenekon masalıyla uyutuluyoruz. Benim için sonucu görene kadar herkes masumdur.

- Siz de CHP’lisiniz değil mi?

Gül: Her şeye rağmen.

- Ne var o “Her şey”in içinde?

Gül: Çarşaf var, Kuran kursları açılımı var, AKP’ye ayak uydurup onun silahlarını kuşanmak var. Oysa bizim silahlarımız Atatürk’ten geliyor.

İkisi birden: Biz keşke Kılıçdaroğlu gelse diyoruz, bizim umudumuz o.

- Sizce CHP için iktidar olmanın formülü ne?

Nurcan Yapıcıoğlu (56): Bence de Kılıçdaroğlu gelirse alır, gideriz.

- Önce İstanbul’u alması gerekmiyor mu?

Yapıcıoğlu: Bir alsa ahtım var; hem helva yapıp dağıtacağım hem de Tepecik mahallesinde davul-zurna çaldıracağım.

CHP FAKİR KESİMLE İLETİŞİM KURAMIYOR

- Siz neden buradasınız?

Kemal Bey (52): Destek olmak için, kalabalık yapmak için.

- Sizce CHP AKP’ye göre nerede zayıf?

Kemal Bey: 1- CHP’nin liderini insanlar sevmiyor. 2- AKP liderinin ağzı iyi laf yapıyor. 3- Sol çok dağınık.

-2011’de CHP iktidar olur mu?

Ümit Aksu (56): AKP ne zaman halkın gözünde hatalı duruma düşerse CHP o zaman iktidar olur.

- Ondan önce?

Aksu: Ondan önce olabilmesi için Türkiye’nin eğitim seviyesinin yükselmesi, rüşvetlerin de bitmesi gerekiyor.

- (Simitçiye) Her yeri dolaşıyorsunuz, sizce solun sorunu ne?

Sunay Dursun (19): Ben doğuştan solcu biri olarak CHP zengin kesim olduğu için fakirlerle iletişim kuramıyor diye düşünüyorum.

NE SEVMESİ; DARBELERDEN EN ÇOK ZARARI BİZ GÖRDÜK

- Siz türbanlısınız ve CHP’lisiniz?

Tülay Korkmaz (35): Her kapalıyı AKP’li sanmayın. Öyle sananlar hep hata yapıyorlar.

- (“Türkiye laiktir laik kalacak” diye bağıran iki gence) Türkiye’nin birinci sorunu laiklik mi?

Emine (18)-Hatice (15): Hayır, ekonomi… Ama biz Atatürkçüyüz, bizim için laiklik de çok önemli.

- “Atatürk, laiklik” demekle CHP oy alabiliyor mu?

Asım Ünver (63): Yok alamıyor. Halbuki onlar bizim, onlar elde var bir. Artık bence başka şeyler söylemek lazım, en çok da varoşlara inmek lazım.

- CHP inemiyor mu?

Ünver: Baykal çok dürüst, çok donanımlı biri, ama toplumun genelinin seviyesiyle uymuyor. Halk onu kendinden görmüyor.

- Üç gün AKP mitinglerini dolaştık, Erdoğan’ı bir kez eleştiren duymadık, burada herkes Baykal’ı eleştiriyor?

Naci Çörtük (66): İşte o da bizim farkımız.

Ünver: Bu bizim demokratik hakkımız, biz gördüğümüz hatayı söyleriz, ama keşke onlar da eleştirebilse.

Cemalettin Erçay (63): AKP din olgusunu kullandığı sürece solun iktidar olması çok zor. Ancak belki Kılıçdaroğlu’yla olabilir.

- İstanbul’u kazanamazsa lider olabilir mi?

Erçay: Oradaki şartlar çok farklı. Bu seçim seçimlikten çıkmış artık. O yüzden Kılıçdaroğlu gözümüzde seçim kaybetmiş olmaz.

- Peki özellikle CHP’liler, laikler için “darbe sevici” manasına gelecek şeyler deniyor; sizce?

Erçay: Mümkün değil, darbelerden en büyük zararı hep biz görmüşüz, nesini seviceğiz.

- O zaman niye konuştuğumuz çoğu CHP’li Ergenekoncuları suçlamıyor?

Ünver: Aralarında suçlusu olabilir, biz onu bilemeyiz, ama AKP döneminde yapıldığı için ikna olamadık. 80 yıllık intikammış gibi geliyor bize.

(Bu grup arkamızdan sesleniyor: Bu gece de bizi almaya gelirler mi, aman başımıza iş açmayın…)

KILIÇDAROĞLU’NDAN SONRA PARTİ OTURDU

- 2004’te bu alana Kemal Derviş, Yaşar Nuri Öztürk çıkmıştı; o ekip daha mı iyiydi?

Zeynel Sümen (57): Bize göre şu anki durum çok iyi. Parti şimdi oturdu. Kılıçdaroğlu’yla birlikte toplumun anlayacağı dilden şimdi konuşmaya başladılar. CHP’nin sürekli laiklik yerine yolsuzlukları ön plana çıkarması çok daha doğru oldu.

- Sizler Atatürkçü müsünüz, yoksa solcu mu?

Sümen-Cengiz Adağ (44)-Erdoğan Üçlertoprağı (49)-Kemal Şivri (76): Atatürkçü! Biz karma ekonomiye inanıyoruz.

- Başbakan meydanlarda çok söylüyor; siz bu karneyle ekmek alma meselesinden etkileniyor musunuz?

“Ben korkuyorum bunlardan” diyen bir çiftçi (69): Bana ne karneden, biz ölmüşük, bizim mahsul para etmiyor, patates elimde kalmış, ne yapayım karneyi yaaa?

- Baykal bakanken kuyruklar vardı diyor?

Şeref Ceylan (70): Mazot kuyruğu vardı, ama Baykal’ın suçu değildi ki, Amerikan ambargosu yüzündendi, ne alakası var?

- Şu miting alanına bakıp “Hey gidi 1970’ler” diyor musunuz?

Osman Yazganoğlu (70): Ecevit gibisi gelmedi tabii… Ama ümitsiz de değilim. Şu aralar biraz sempati kazandılar, böyle giderlerse daha da kazanabilirler. Ben bekliyorum, biri çıkacak ve bütün sosyal demokratları birleştirecek.

AKP-CHP MİTİNGLERİNDEN ORTAK İZLENİM

Son beş gündür izleyebildiğimiz mitinglerde;

- Ekonomik düzey açısından AKP mitingine gelenler neredeyse tek tipti: Yoksul kesim. CHP mitingçileri arasında ise çeşit boldu. Çok zengin görünenlerinden yoksullara kadar her kesimden vatandaş alandaydı.

- AKP mitinglerinde başı açık kadın azdı, CHP mitinginde de başı kapalı kadın… Bir de AKP mitinglerinde kadınlar bloklar halinde dururken, CHP mitinginde kadın-erkek nasıl denk geldiyse dağınık nizamdı. Ama sonuçta her iki kesimin kadınları mitinglerde ve her mitingde kadınlar sorulanı cevapsız bırakmıyor.

- AKP mitinglerine gelenler elden dağıtılan yardımlar için “sosyal devlet” diyor, CHP’liler ise “rüşvet.” Yan yana gelseler en çatışacakları konu bu gibi duruyor.

- AKP mitingçileri Genel Başkanlarına adeta “aşık”, hiç laf ettirmiyor; CHP mitingçileri ise “Düşünüyorum, öyleyse eleştiririm” havasında.

- Sanki miting alanlarında AKP’liler “şarj” oluyor; CHP’liler ise “deşarj.” AKP’liler kürsüyü dinledikçe, miting ihtişamını gördükçe “Türkiye bizden sorulur” havasına daha bir giriyor. CHP’liler ise içlerinde tuttuklarını meydanlarda döküp, “Biz de varız”ı gördükçe adeta sinir atıyorlar.

- Organizasyonların en güzeli AKP’de, mitingçilerin ise CHP’de. Çünkü AKP mitinglerinde belirleyici kürsü, CHP mitinglerinde ise alan. AKP’li mitingseverlere tempo diye sadece AKP şarkıları ve Başbakan gelince söylenecek lafların talimi sunuluyor. CHP’li mitingseverler ise hep bir ağızdan türkü söylüyor, halay çekiyor, sloganlar atıyor. Onlar için önce alan, kürsü sonra geliyor.

- AKP’liler sadece Erdoğan’ı görmeye geliyorlar mitinge; CHP’liler ise daha çok birbirlerini, kaç kişi olduklarını...

- Doğan grubu Cumhuriyet mitinglerine fazla yer ayırmadı diye alanlarda CHP’lilerden çok hakaret işitmiştik; ancak liderlerinin “boykot edin” çağrısına rağmen AKP’lilerden hiçbir saldırgan tutum görmedik.

- AKP’nin miting alanlarında fotoğraf makinesine bakıp “Hangi kanal?” diyenler vardı; CHP mitinglerinde “Kaç sütun çıkacak?” diye soranlar…

- AKP’liler oğullarının dükkanında bir kahve içmeye gider gibi gururla, zafer edasıyla gidiyorlar miting alanlarına; CHP’liler ise biraz da safları sık tutma kaygısıyla, “ele güne karşı yapayalnız böyle de olmaz ki” diyerek…

- AKP tabanı “Bir tek parti dönemini de biz yaşayalım” kıvamındalar, ama sosyal demokrat taban da fokur fokur kaynıyor. Gerekirse başka bir genel başkanla, ama artık mutlaka iktidarı istiyor.