Tele -kulağa soruşturma

Gökçer Tahincioğlu Ankara


Ankara DGM Başsavcılığı, Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Genelkurmay Başkanlığı, MİT gibi önemli birimlerin, Emniyet yetkililerince dinlenilmesiyle ilgili "Tele - kulak" skandalı konusunda soruşturma başlattı. Öte yandan Başsavcılık, İstanbul'da patlak veren "tele- kulak" skandalıyla ilgili de İstanbul DGM'den gönderilen dosya hakkında "görevsizlik" kararı verdi.
Ankara'da meydana gelen skandalla ilgili soruşturmayı başlatan Ankara DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel, Emniyet'ten olayla ilgili belgelerin, kayıtların müfettiş raporlarının ve kasetlerin savcılığa gönderilmesini istedi.
Yüksel, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yazdığı yazıda şunları belirtti:
"Basında yer alan haberlerde Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde görevli bazı üst düzey yöneticiler tarafından Başbakanlık, bazı bakanlar, milletvekilleri, gazeteciler, iş adamları, siyasetçiler, hukukçular, üst düzey emniyet mensupları, Emniyet Genel Müdürü, Genelkurmay Başkanlığı'na bağlı birimlerin ve askeri lojmanların telefonlarının dinlemeye alındığı belirtilmiş, bu olayla ilgili belgeler yayınlanmıştır."

"Teşekkül oluşturuldu"

Yüksel, soruşturmayla ilgili Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yazdığı yazıda, dinlemelerin devletin üst düzey birimlerinin önemli bir bölümünü içine aldığını belirterek, "Bu amaca yönelik bir teşekkülün oluşturulduğu kanaati hasıl olmuş ve soruşturmaya başlanmıştır" dedi.
Yüksel, Emniyet'ten gelecek belgeler ışığında "tele - kulakçılar" hakkında "cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak" suçundan dava açabilecek.

İstanbul tele - kulakta yetki tartışması

Öte yandan Ankara DGM Başsavcılığı İstanbul'da patlak veren "tele - kulak" skandalı hakkındaki soruşturma dosyasını, "görevsizlik" kararıyla, İstanbul DGM'ye geri gönderdi.
Hakan Ural'la Selçuk Ural'ın, Sibel Can ile ilgili yaptıkları telefon konuşmasının basında yer almasının ardından İstanbul'da patlak veren skandalla ilgili başlatılan soruşturma, Ankara ve İstanbul DGM arasında yetki tartışmasına neden oldu.
İstanbul DGM, "tele - kulak" çetesinin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile ilgili soruşturmayı yürüten Savcı Hüseyin Yalçın'ı dinlemeye almaya çalıştığı iddialarına yönelik olarak, "suçun bir bölümünün Ankara'da işlendiği ve konuyla ilgili kişilerin Ankara'da bulunduğu" gerekçesiyle 8 sanıklı soruşturma dosyasını geçen hafta Ankara'ya gönderdi.
Aralarında FP Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu, Korkut Eken'in de bulunduğu sanıklar hakkındaki soruşturma dosyasıyla ilgili Ankara DGM'de, "Olayın İstanbul'da meydana geldiği, Ankara'da da bazı suçların işlenilmiş olabilmesi ihtimaline rağmen, `teşekkülün' İstanbul'da bulunduğu ve ilgili kişilerin İstanbul'da yargılanmalarının, soruşturmanın bütünselliği açısından daha yararlı olacağı" gerekçesiyle "görevsizlik" kararı verdi
İstanbul DGM'ye gönderilen soruşturma dosyasında Cengiz Çelik, Eda Pulan, Neriman Yerlikaya, Erdal Yamak, Şafak Akça, Saniye Asuman Gökgöz'ün de adı yer alıyor.
İstanbul'da başlatılan soruşturma kapsamında aralarında Senkron TV'nin sahibi Levent Altınay'ın da bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alınmıştı.

Akbulut: "Meclis takipçisi"

TBMM Başkanı Yıldırım Akbulut, telefon izleme skandalıyla ilgili olarak ilgili kurumların önlem aldığını, Meclis'in de bu işin takipçisi olacağını söyledi.
Akbulut dün bu konudaki bir soruyu şöyle yanıtladı:
"Önce bu işle ilgili birimler çalışmalarını başlatmışlardır. Elbette Meclis de bu işin takipçisi olacaktır. Haberleşme gizliliği Anayasal kuraldır. Nadir şartlarda ihlali öngörülmüştür. Şahsi ya da gereksiz mahremiyete girmek çok çirkin bir olaydır. Mutlaka çare bulunmalıdır. Tahmin ediyorum ki yetkili kurulların marifetiyle çözülecektir."

Aydın: "İstedikleri gibi dinlesinler"

Bayındırlık ve İskan Bakanı Koray Aydın ise telekulak olayını basının abarttığını öne sürdü. Aydın, emniyet birimlerinin dinleme değil, izleme yaptıklarını belirtirken, "Basın olayı abartmış. Dinleme ayrı, izleme ayrı" değerlendirmesini yaptı.
Aydın, kendi özel kalem müdürlüğü telefonunun da dinlenildiğine ilişkin haberin anımsatılması üzerine şunları söyledi:
"Bu konuda bir inceleme ve soruşturma yaptırmadım. Bizim gizli kapaklı birşeyimiz yok. İstedikleri gibi dinlesinler. Biz açığız."