02.11.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Diyarbakır Fidanlık Kampı’ndan Ezidilerin zorla Mardin’in Midyat ilçesine götürüldüğüne yönelik iddialar hakkındaki soruyu da yanıtlayan Akdağ, Diyarbakır’daki söz konusu bölgede çok zor ve olumsuz koşullarda yaşayan Ezidilerin, Midyat’ta daha iyi şartlardaki bir kampa taşındığı bilgisini verdi.
Batılıların anlaşmalarda, “şöyle oldu, böyle oldu” dediklerini kaydeden Akdağ, “Bizi eleştiriyorlar. Gerçekten ben buna gülümsüyorum. Adamlar bir tane mülteciyi ülkelerine almamak için uğraşıyorlar ondan sonra mültecilerin hakları hususunda bize akıl öğretecekler. Bunu nasıl kabul edebiliriz? Hadi 3 milyonun yarısını da onlara verelim, baksınlar. Dikenli teller mi çevirmediler, yapmadıkları edepsizlik kalmadı. Burada biz kendi milletimizin karakterinden, tarihinden, kültüründen gelen bir insaniliktir” diye konuştu.
Gülmen ve Özakça’nın teşvik edilmesi lazım
KHK ile meslekten ihraç edilen Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın durumlarının hatırlatılmasının ardından Akdağ, ortada yargının verdiği kararlar olduğunu belirterek, “Sağlık Bakanlığımız bu vatandaşlarımızı çok yakından takip ediyor. Hukukun kendisine verdiği çerçevede müdahale etme imkanını buluyorlar. Müdahale edilmeye çalışıldığında, ‘siz nasıl müdahale edersiniz bunlara’ itirazları ile karşılaşıyoruz. ‘Bunların ölmelerine göz göre göre müsaade etmeyin’ diyen çevrelerden geliyor bu itirazlar. Aslında bu iki insanın hayatını düşünen herkesin buradaki fiile son verilmesi için onları teşvik etmesi lazım” diye konuştu.