Milliyet ve demokrasi eş anlamlı iki sözcüktür

Yarım asrın mesajları


Milliyet Gazetesi'nin sahibi Aydın Doğan 50. yıl kutlamasında şu konuşmayı yaptı:

Değerli misafirler
Milliyet'in kuruluş yılı 1950...
Yani Türkiye'de çok partili hayatın gerçek anlamda başladığı yıl.
Milliyet çok partili demokrasi ikliminde yayına başlamış bir gazete.
Daha açık söylemek istiyorum: Milliyet ve demokrasi eş anlamlı iki sözcük gibidir.
Bir gazete tek bir sayısına bakılarak tanımlanabilecek bir şey değildir, tek bir fotoğraftan çok bir sürece, bir filme benzer.
Gazeteleri önemli ve güvenilir yapan, ona özellik veren şey, hayatlarının belli dönemlerinde aldığı tavırlar, insanlığın yürüyüşüne yaptığı katkılardır.
Örnek mi?
Alın Le Monde'u...
Onun Le Monde olmasında 1957'deki Cezayir Savaşı'nda aldığı tavrın, işkence uygulamalarına karşı çıkışın, bu savaşın ahlaki yanına parmak basmasının katkısı ihmal edilebilir mi?
New York Times'ı New York Times yapan değerlerin içinde genel yayın yönetmeninin, hapse girmeyi göze alarak Pentagon belgelerini yayınlamasını gözardı edebilir miyiz?
Ya Washington Post'un Watergate skandalını ortaya çıkarmasındaki başarısı?
Ve Milliyet...
Genel Yayın Müdürü'nün hayatı pahasına teröre karşı demokrasiyi savunmuş gazete. Temiz toplum özlemini bayrak yapmış gazete.
Bilgi, folklor ve müzik yarışmalarıyla kültür hayatımızda gelenek yaratmış gazete.
Sadece o da değil.
Milliyet aynı zamanda gazetecilik mesleği ile sosyal sorumluluk anlayışını bir araya getirmeyi başarmıştır.
İşte Zap suyuna yapılan köprü,
İşte İstanbul'daki görme özürlüler okulu,
İşte Çanakkale Şehitleri Abidesi,
İşte Anadolu'nun çeşitli köşelerindeki okullar, eğitim tesisleri,
Hiç kuşkusuz gazetecilik tutkusu... Meslek ilkelerine bağlılık ve etik değerlere sahip çıkma.
En az bunlar kadar önemli bir başka neden daha var:
Milliyet'in ekonomik bağımsızlığı.
Ama burada mesleğin sınırlarını belirleyen çok ince ve çok önemli bir ilkenin altını çizmeden geçemeyeceğim.
Gazete kendi ekonomik gücüne dayanan bir müessese olmalıdır. Ama asla, üzerinden para kazanılan bir müessese değil.
Değerli misafirler,
Geçen ay, Columbia Üniversitesi'nde bir diploma törenine katıldım.
Orada açış konuşmasını yapan üniversite rektörü, bu yüzyılın yükselen mesleklerinin başında medyayı saydı.
Medya bugün bütün dünyada yükselen, ama yükseldiği kadar da tartışılan bir sektör. Bir yandan dikkatle izlenirken, bir yandan sert eleştirilere maruz kalıyor. Sektörün üyesi olarak şunu samimiyetle itiraf edeyim ki, bu eleştirilerin bir bölümü haklıdır.
Haberciliğin hızı ve rekabeti içinde zaman zaman hatalar yapmışızdır ve yapıyoruz. Bunun en aza inmesi arzu ve gayretimizdir.
Basının siyasi çevrelerle ilişkilerinde eleştirilecek yanlar vardır.
Ancak günümüzde basın ile toplumun öteki kurumları arasındaki ilişkiler, sağlam ve yapıcı bir zemine oturmalıdır.
Bunun başarılmasında bizim kadar siyasetçilere de büyük görevler düşüyor.
Medya bugün demokrasilerin olmazsa olmaz parçasıdır.
Medya ile siyaset birlikte yaşamak zorunda olan iki dünya.
Bu da karşılıklı hoşgörü, hakkaniyet ve birlikte yaşama azmini gerektiriyor.
Bu alanda, basının kendi sınırlarını aşıp, siyasete müdahale etmeye çalışması ne kadar yanlışsa, iktidarların, güç sahiplerinin de medyayı ezme, onu bastırma girişimleri o kadar yanlıştır.
Çünkü medyanın yaşama iklimi demokrasidir. Nitekim, olağanüstü dönemlerde basın demokrasiye bir an önce geçilmesi için büyük mücadeleler vermiştir. Mesela, 1980 döneminde bugünkü liderlerimizin birçoğu yasaklı iken, gazeteciler hapse girme ve gazetelerin kapatılma pahasına, -ki Milliyet bir örnektir,- demokrasiye bir an önce dönülmesi için büyük mücadele vermiştir.
İşte Milliyet 50 yılının tamamını bu bağımsız ve tarafsızlık duygusu içinde yaşamış bir müessesedir. Benden önce öyleydi. Benim zamanımda da böyle oldu.
Milliyet'i kişilerin duyguları, şahısların keyfiyetleri değil, anayasasındaki ilkeler, evrensel meslek kuralları yönetti.
Bu koşullarda bağımsızlığını sapasağlam koruyor olması, yeni 50 yıllara da ümit ve inançla bakmamızın en güçlü nedenidir.
Milliyet, Atatürk'ün gösterdiği çağdaş uygarlık hedefinin takipçisi, onun ilke ve inkılaplarının savunucusudur.
Milliyet, yarım asır boyunca gazeteciliğin evrensel ilkelerini uygulamış, insan haklarına, demokrasiye, basın ahlakına bağlı kalmıştır.
Bu akşam, burada böyle bir gazetenin her saniyesi şeref, haysiyet ve gururla dolu bütün bilançosunu bütün samimiyetimle savunuyorum.
Bu gazetenin kurucusu Ali Naci Karacan'ı, dostum Ercüment Karacan'ı, bu yolda hayatını vermiş yönetmeni ve başyazarı Abdi İpekçi'yi ve şimdi aramızdan ayrılmış olan bütün çalışanları rahmetle anıyorum.
İşte bu tarihsel akışı vurgulayan, Milliyet'in 50. yıl törenine katılma lütfunu gösterdiğiniz ve bu güzel duyguları bizimle paylaştığınız için sizlere teşekkür ediyorum.
Milliyet'i kendi gazetesi yapmış okurlarımıza, bütün çalışanlarına saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

Milliyet'e tebrikler...

Milliyet'in 50. yılı nedeniyle düzenlenen yemeğe katılanlar "iyi birer Milliyet okuru" olduklarını vurgularken, çizgisinden ödün vermemesine dikkat çektiler. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer Aydın Doğan'a bir mesaj gönderdi. İşte Sezer'in mesajı ve geceye katılanların Milliyet'e bakışları:

* Cumhurbaşkanı Necdet Sezer: Milliyet Gazetesi'nin kuruluşunun 50. yılı dolayısıyla düzenlenen geceye davetiniz için teşekkür ederim. Türk basını Cumhuriyetimiz ile birlikte büyük bir gelişme göstermiş, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesinde üstüne düşen görevi başarıyla yerine getirmiştir. Bunu kıvançla karşılıyorum. Bugün demokrasimizin vazgeçilmez ögesi durumuna gelen basınımız, sorumluluğunun bilinci içersindedir. Bu düşüncelerle, halkımızın aydınlanmasına, ülkemizde ve dünyada meydana gelen gelişmeler hakkında bilgi sahibi olmasına hizmet eden Milliyet Gazetesi'nin 50. kuruluş yıldönümünü kutluyorum.
Kendi alanındaki teknolojik gelişmeleri de yakından izleyerek her geçen gün Milliyet Gazetesi'nin bugünlere gelmesinde emeği geçen tüm çalışanlarınıza esenlikler diliyorum."
* DYP Genel Başkanı Tansu Çiller: 50 yıl çok uzun bir zaman. İnşallah ülkeye bir 50 yıl daha hizmet etme fırsatı olur. Yeni bir binyılda medya anlayışı çok farklılaşmaya başladı. Milliyet'in öncülük yapacak bir konumu olacaktır. İnternet çağının bütün gazeteleri nasıl etkileyeceğini bilemiyorum. Bilmek de mümkün değil ama o bakımdan da destekli bir Milliyet görüyorum. İnternette her zaman okuyabiliyoruz. Hayırlı olmasını diliyorum, nice 50 yıllara...
* FP Genel Başkanı Recai Kutan: 50. yılınız hayırlı olsun.
* Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan: 50. yıl dolayısıyla bütün Milliyet caimasını kutluyorum.
* DTP Genel Başkan Vekili İsmet Sezgin: Milliyet'i ilk çıktığı günden beri okuyorum. 50 yıldır aynı doğrultuda Türk okuruna hizmet etmek güzel bir şey.
* Kültür Bakanı İstemihan Talay: Başından beri saygılı - seviyeli çizgisinden ödün vermedi. Milliyet'i yürekten kutluyorum.
* Devlet Bakanı Fikret Ünlü: Her gün para vererek evimize aldığımız bir gazete. Sporcu olduğum için Milliyet'i sporla özdeşleşmiş bir gazete olmasından dolayı yıllardır sürekli okurum.
* Bayındırlık Bakanı Koray Aydın: Milliyet kökleşmiş kurumlaşmış bir müessese. Güvenilir olarak biliniyor. Nice 50 yıllara...
* Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş: 50 yıldan beri her gün okuyorum. Çizgisi hiç değişmedi. Umarım bundan sonra da değişmez, okumaya devam edeceğim.
* DYP eski Milletvekili Ünal Erkan: Türk basınında köklü, ciddi, büyük bir kitleye hitap eden önemli bir yayın organı. Tutarlı çizgisini aynı ciddiyetle sürdürüyor. Toplumdan soyutlanmadan geldiği yükselişle güven veriyor. Değiştirmediği yayın politikasının bu çizgiyi daha da yukarılara götüreceğini bekliyor, 50. yılı kutluyorum.
* DSP Milletvekili Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi Masum Türker: Milliyet Gazetesi Türkiye'de sosyal içerikli, siyasi gazeteciliğin öncüsü. Bugüne kadar sosyal politikayı özümseyerek, ülkenin ekonomik sosyal ve kültürel sorunlarına yaklaşımını sürdürmesi büyük bir özverinin kanıtıdır. Bu özverili çabada emeği olan bütün yöneticilerini Milliyet emekçilerini ülkenin önemli sorunlarına gösterdikleri duyarlılıktan dolayı kutluyorum.

Siyasetçi-haberci buluşması

Milliyet'i 50. yılında yanlız bırakmayan konuklar şöyle:
FP Lideri Recai Kutan, DYP Lideri Tansu Çiller ve eşi Özer Çiller, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan, Devlet Bakanları Fikret Ünlü, Edip Safter Gaydalı, Tunca Toskay, Recep Önal, Bayındırlık Bakanı Koray Aydın, Maliye Bakanı Sümer Oral, Orman Bakanı Nami Çağan, Turizm Bakanı Erkan Mumcu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, DTP Genel Başkanvekili İsmet Sezgin, SHP eski Genel Başkanı Murat Karayalçın, CHP Genel Sekreteri Tarhan Erdem, FP Grup Başkanvekili Bülent Arınç, Genel Başkan Yardımcısı Ertan Yülek, Gümüşhane Milletvekili Lütfi Doğan, DYP Grup Başkanvekili Turhan Güven, DYP Milletvekilleri Meral Akşener, Ufuk Söylemez, Doğan Güreş, DSP'li TBMM İdare Amiri Hakan Tartan, Milletvekilleri Hikmet Uluğbay, Masum Türker, MHP Milletvekili Oktay Vural, Mustafa Haykır, ANAP Milletvekilleri Aydın Ayaydın, Birkan Erdal ve Mehmet Ali İrtemçelik, Bağımsız milletvekili Mehmet Ağar, eski Bakanlarından Ülkü Güney ve Ünal Erkan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, TBMM Başkan Vekili Vecdi Gönül, sanatçılardan Ayten Gökçer ve Cüneyt Gökçer, Hikmet Şimşek, YÖK eski Başkanı İhsan Doğramacı, Ankaragücü Kulübü Başkanı Cemal Aydın, Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp, Kanal D Genel Müdürü Faruk Bayhan, Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, KKTC Büyükelçisi Ahmet Zeki Bulunç, Çin Büyükelçisi Yao Kuangyi, Gümüşhane Belediye Başkanı Mustafa Canlı, Kelkit Belediye Başkanı Rüknettin Karaman, Ziraat Bankası Genel Müdürü Osman Tunaboylu, ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Fethi toker, Vakıfbank Genel Müdürü Altan Koçer, Rekabet Kurulu Başkanı Prof.Dr. tamer Müftüoğlu, MNG Holdingin sahibi Mehmet Nazif Günal, Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Enver Hasanoğlu, çok sayıda üst düzey bürokrat ile basın ve yayın kuruluşlarının temsilcileri.

Telgraflar

Milliyet'i telgrafla kutlayanlar arasında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Bülent Ecevit, TBMM Başkanı Yıldırım Akbulut'un yanısıra çok sayıda bakan ve bürokrat da vardı.
Cumhurbaşkanı Sezer, gönderdiği telgrafta Türk basınının, Cumhuriyet'le birlikte büyük gelişme gösterdiğini belirterek, "Bugün demokrasinin vazgeçilmez öğesi durumuna gelen basınımız, sorumluluğunun bilinci içerisindedir. Bu düşüncelerle, halkımızın aydınlanmasına, ülkemizde ve dünyada meydana gelen gelişmeler hakkında bilgi sahibi olmasına hizmet eden Milliyet Gazetesi'nin 50. kuruluş yıldönümünü kutluyorum" dedi. Geceye katılamadığı için üzgün olduğunu ifade eden Başbakan Bülent Ecevit, telgrafında şu sözlere yer verdi:
"Basın sektörünün seçkin kuruluşları arasında yer alan Milliyet Gazetesi, 50 yıldan bu yana sürdürdüğü sorumlu ve ilkeli yayıncılık anlayışı ile geniş kitlelerin güvenini kazanmıştır. 50. kuruluş yıldönümünüzü kutlarım"
TBMM Başkanı Yıldırım Akbulut ise gönderdiği telgrafta özetle şunları söyledi:
"Doğru, güvenilir ve yansız habercilik ilkesiyle yayın hayatına atıldığı ilk günden itibaren basınımızın lider kuruluşu olan Milliyet Gazetesi'nin kuruluşunun 50. yıldönümü kutluyorum. Milliyet yayın hayatı boyunca Atatürk İlke ve İnkilaplarının, çağdaş, demokratik cumhuriyetin, insan hak ve özgürlüklerinin savunucusu olmuştur. İzlediği yayın politikası ile vatandaşlarımızın doğruları öğrenme ve haber alma hakkına önemli katkılarda bulunmuştur."
Diğer telgraf sahipleri şöyle:
Devlet Bakanları Ramazan Mirzaoğlu, Mustafa Yılmaz, Şuayip Üşenmez, Mehmet Keçeciler, Hasan Gemici, Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, Çevre Bakanı Fevzi Aytekin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer, Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz, Sağlık Bakanı Osman Durmuş, Sanayi e Ticaret Bakanı Ahmet Kenan Tanrıkulu, milletvekilleri Uluç Gürkan, Abdullah Gül, Murat Sökmenoğlu, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kemal Nevruzoğlu, Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Münir Kutluata, Petrol Ofisi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Gültekin Köksal, MHP Grup Başkan Vekili Ömer İzgi, Çankaya Belediye Başkanı Haydar Yılmaz, Rekabet Kurulu Başkanı Dr. Kemal Erol, TRT Genel Müdürü Yücel Yener, Saffet Arıkan Bedük, Necmettin Erbakan, Aysel İzgi, RTÜK Üyesi Emin Taşar, Ankara Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Çağlayan.