Seçmen yaşını 18’e indiren Meclis, seçilme yaşını 25’e indirmemek için yıllardır direniyordu. Hâlâ da direnmeye devam ediyor. Geçen hafta içerisinde gerçekleşen ilk tur oylamada gerekli çoğunluk sağlanamadı. Cuma akşam saatlerindeki oylama ise hengameye dönüştü.
Şimdi son söz Cumhurbaşkanı Sezer’de. Eğer yasayı bu haliyle onaylar ise Anayasa gereği referanduma gidilecek. Yok eğer reddederse bu kez söz konusu yasa TBMM’de bir kez daha oylanacak veya hepten geri çekilecek.
Aslında Orman Yasası, seçilme yaşını 25’e indiren yasa teklifinin peşine takılmasaydı, CHP’nin de desteği ile şimdiye kadar çoktan yasallaşmıştı. Ama AKP’nin kurnazlığı yüzünden yarı yolda kaldı.
Türkiye’de yasalar genelde kâğıt üzerinde kalır. Umarız milletvekili seçilme yaşını 25’e indiren yasa da, öyle ya da böyle kabul edildikten sonra aynı akıbete uğramaz.
Başbakan Erdoğan, söz konusu yasaya kefil olmasına karşın Anayasa değişikliği için gerekli oyu ilk turda sağlayamamış ve ikinci bir tezkere vakası yaşanmıştı. Eğer ikinci oylamada da aynı sonuç alınsaydı Başbakan’ın gücü tartışma konusu olacaktı. Ancak partisi hiç fire vermedi. Ama bağımsız desteği alınamadığı için bir oyla da olsa yine sonuca ulaşılamadı ve kalesine gol atan taraf oldu.
Yasa referandum ile ya da yeni bir oylama ile kabul edildiği takdirde, bundan sonrası gençlere düşüyor. Oturup kendilerine kota ayrılmasını bekleme yerine seçilmeyi hak ettiklerini ortaya koymaları gerekiyor.
18/25 yaş arası 10 milyonu aşkın genç var. Eğer içlerinden birilerini milletvekili seçtirmek ister ve kararlı olurlar ise yüzlerce gencin Meclis’e girmesi işten bile değil.
Bu konuda iki önemli handikap var. İlki büyükler gençlere yol açacaklar mı? İkincisi ise gençler bu yeterliliğe sahip olabilecekler mi?
Gazeteci olarak 20 yıldır gençlerin içindeyim. İçlerinde çok iyi olanlar da var. Çok vasat olanlar da. Meclis’e kimler girecek işte bu çok önemli. Vitrindekiler mi, yoksa Türkiye’nin ve gençlerin sorunlarına sahip çıkanlar mı?
Eğer bugün bir seçim olsa eminim ilk sıraları şarkıcı, türkücü, futbolcu, manken gibi popüler isimler kapar. Parti liderleri sanırlar ki gençleri onlar temsil ediyor, gençler onlara oy verir. Eğer ilk genel seçimde böylesi bir durum yaşanılması istenmiyorsa, gençlerin önümüzdeki üç, dört yıl içerisinde kendi gerçek temsilcilerini yıldızlaştırmaları gerekiyor. Yoksa seçmen yaşının 25’e indirilmesi için onca mücadeleyi, bu isimler seçilsin diye mi verdik pişmanlığını yaşarlar.
Arı Hareketi, gençlik platformu üyeleri, üniversite öğrenci konseyi başkanları bu konuda yoğun çaba gösterdiler. Etkili de oldular. Umarız ilk seçimde onlardan birilerini de Meclis’te görürüz.
Bu arada umarız bu yasa partilerin yok olma noktasına gelen gençlik örgütlerine de bir canlılık getirir...
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, geçen hafta Genç Bakış’ta gençlerin, özellikle de öğrencilerin siyaset ile ilgilenmelerinin ülke için bir kazanç olduğunu söylemişti. Düne kadar siyaset ile uğraşanların adeta vatan haini ilan edildiği bir ülkede Milli Eğitim Bakanı’nın bunları söylemesi, milletvekili yaşının 25’e inmesine ramak kalması, Başbakan’ın bu Meclis’te çok sayıda genç görmek istiyorum demesi çok önemli bir aşama...
Özetin özeti: 25 yaş konusunda kim ne kadar samimi belli değil. AKP samimi olsaydı Orman Yasası’nı peşine takmazdı. Yok eğer CHP samimi olsaydı, yasa teklifini öncelikle kendisi verir ve desteklediği bir konuya ret oyu vermezdi. Şimdi ise Sezer samimiyet sınavında. Bakalım o ne yapacak?..
Özay Şendir
‘Diyalektik bir şey’ olarak Lozan tartışması...
16 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Sosyolojik hatalar!
16 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Sanatçılar ‘Terörsüz Türkiye’ istemiyor mu?
16 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Krizler, görüşmeler ve sonuçları
16 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
İttifak’ta görüş ayrılığı çıkmadı
16 Mayıs 2025