Bir milyon öğretmen, bedelli ve atama bekleyen diğer gençler!

17 Haziran 2018

Seçim öncesi, vaatler havada uçuşuyor.

Muhalefet proje sundukça, iktidar da çıtayı yükseltmeye başladı.

İktidar ile muhalefet arasındaki önemli tartışma konularından birisi de öğretmen ataması.

İktidar, atama bekleyen öğretmenlere, bir türlü müjde veremiyor, muhalefet de kesenin ağzını hepten açtı!

Bir milyon öğretmen sözü verdi!

Peki, bu mümkün mü?

Daha da önemlisi, çok uzun yıllardır atama bekleyen, diğer meslek mensupları ne olacak?

Bu arada bedelli konusunda, çözüm arayışı, her gün farklı bir şekle bürünüyor.

Yazının Devamı

Bayramlar eski bayram değil de bizler eski biz miyiz?

16 Haziran 2018

En önemli bayram ritüelle-rinden biri de “Nerede o eski bayramlar” yakınmasıdır. Doğru, hem de çok doğru.
Eski bayramların, ne tadı kaldı ne de tuzu...
Samimiyetle sorgulayalım, değişmeyen ne kaldı?
Örneğin biz eski biz miyiz?
O, bu, şu, her şey eskisi gibi mi?..
Sosyolojik değişimler, bileşik kaplar gibidir.
Seviye hep birlikte çıkar, hep birlikte iner.

Yazının Devamı

Ötele, ötele nereye kadar?

15 Haziran 2018

Eskiden düşük devirli plaklar vardı. Aheste aheste çalardı. Sonra Televole programlarında, yavaşlatılan gollük pozisyonları defalarca izledik. Akıllı teyplerden yaptığımız röportajları deşifre ederken, zamanın olmasa da temponun yavaşlaması, işimizi kolaylaştırdı...

Zaman, son birkaç aydır, adeta düşük devirli plaklar gibi langur lungur akıyor.

Bir şeyleri yapmak için değil de ötelemek için çareler üretiyoruz.

Fazlasıyla da bahanemiz var.

Önce hele bir okullar kapansın dedik, sonra araya ramazan girdi. Ve en önemlisi de tabii ki erken seçim.

Seçim, ötelemecilerin tuzu biberi oldu.

Önceleri, hele bir seçim aradan çıksın diyorlardı, şimdilerde, hele bir ikinci turu görelim demeye başladılar.

Görünen o ki seçimlerden sonra da hele bir hükümet kurulsun, hele bir güvenoyu alsın, hele bir 100 gün dolsun diye, ötelemek için bahanemiz çok olacak...

Yazının Devamı

Devlet, öğrencisine tuzak kurar mı?

13 Haziran 2018

LGS’de fırtınalar kopmaya devam ediyor.

Tercih ve kayıt kılavuzu henüz yayınlanmadığı için liselere giriş nasıl olacak, hâlâ belli değil. Tercih sayısıyla ilgili de net bir bilgi yok, 5 mi olacak yoksa 10 mu?

MEB’in, velileri bilgilendirmek yerine, yaptıklarıyla gurur duyması kafaları daha da karıştırıyor.

Oysa pilot uygulamada yaşananlar çok farklı!

Önceki hafta, Bursa’da, pilot olarak uygulanan yeni sistemle ilgili detaylar ve yaşanan kırgınlıklar bir bir su yüzüne çıkmaya başladı.

Gelen sinyaller devletin öğrencilere tuzak kurduğu yönünde.

Devlet, öğrencisine hiç tuzak kurar mı demeyin, demek ki kuruyormuş!

LGS ile bunu da gördük! Önce sınavda, şimdi de tercihlerde, kayıt aşamasında kim bilir daha neler yaşanacak!

Yazının Devamı

LGS’de fatura yine veli ve öğrenciye çıktı!

12 Haziran 2018

Türkiye sadece seçim yorgunu değil, eğitim yorgunu.

Gün geçmiyor ki yeni bir değişim olmasın ve kabak öğrencinin başına patlamasın.

Veli, öğrenci, öğretmenler MEB’in hatalarından yoruldu ama onlar hatalarını savunmaktan yorulmadı!

MEB, gerçekten de bir âlem!

LGS’ye giren bir milyon öğrenci ve iki milyon aile ayaktayken bile, bildiğini okuma devam ediyor!

Onlara göre her şey yolundaymış.

Pes demekten başka söyleyecek söz bulamıyoruz.

MEB Müsteşarı Yusuf Tekin’in açıklamaları, her zamanki gibi çok ilginç!

Yazının Devamı

MEB ne yapmaya çalışıyor?

10 Haziran 2018

Milli Eğitim Bakanlığı, attığı her adımda, şimşekleri üzerine çekiyor.

LGS’de ise ortalık toz duman.

Bakan Yılmaz, giderayak, adeta liselerin ve liselere girişin genetik yapısını değiştiriyor.

‘Nitelikli okul’ ve ‘Eve en yakın okul’ projeleri, tam anlamıyla, fiyaskoyla sonuçlanmak üzere.

Sistemi düzeltelim derken çok daha büyük hatalar yapılıyor.

LGS kılavuzu bir an önce açıklansa da neler söylenti, neler gerçek ortaya çıksa!

İkamete dayalı sistemde, Anadolu liselerinin yanı sıra, bir tane de olsa, imam hatip ya da meslek lisesi tercih zorunluluğu getirilecekmiş, bu tam bir dayatma olur ve yüz binlerce öğrenci bir anda ortada kalabilir.

Ve bu arada, hani hiçbir öğrenci, istemediği okula girmeye zorlanmayacaktı?

Yazının Devamı

Doğan Abi’ye üzülürken Erdoğan Bey’in haberi geldi

9 Haziran 2018

Gazeteye ilk adımımı attığımda Doğan Abi’yi (Heper) gördüm.
Tam 35 yıl, birlikte, aynı masa etrafında çalıştık.
Son yıllarında odalarımız da yan yanaydı.
Bir anlamda, gün boyu hep beraberdik.
Bazen didiştik, bazen aynı konuda mücadele verdik, bazen de hep birlikte sustuk oturduk!
Gazetecilik, öyle bir hastalık ki iş arkadaşlarınızı çocuğunuzdan çok daha fazla gördüğünüzü, bütün ömrünüzü, mesleğinize adadığınızı ancak çok uzun yıllar geçip gittiğinde anlıyorsunuz.
Bu duygularla Doğan Abi’nin birinci ölüm yıl dönümü için mezarı başında yapılacak anma törenine giderken, Erdoğan Bey’in ölüm haberi geldi.

Yazının Devamı

Kâğıt ve kitap asla ölmeyecek

8 Haziran 2018

Yeni nesil için 140 karakterin üzerine çıkamaz, okuma-yazmayı sevmez, hele hele kitap alışkanlıkları hiç yok deniliyor.

Doğru mu?

Doğru!

Ama artık onlar da sıkıldı ekrandan! Kâğıda, dolayısıyla kitaba dönüş çoktan başladı.

Peki, kitaba dönüş hızlanır ve kalıcı olur mu?

Hiç sanmıyorum. Çünkü dijital yayıncılığa ve sosyal medyaya öylesine devasa yatırımlar yapıldı ve öylesine alıştırıldık ki hiç kimse elindeki bu kitleyi kaçırmak istemez.

Ayrıca, kâğıt için mücadele eden bir avuç kahramanın dışında, Donkişot da kalmadı.

Sonuç ne mi olur?

Yazının Devamı