Turizmde de eksen kayması olacak mı?

22 Ekim 2017

Turizmin rotası nereye dönük olacak? AB ile ilişiklere bakıp, umutsuzluğa kapılanlar, yeni rotalar aranması gerektiğinde ısrar ederken, turizmin duayenleri Avrupa odaklı turizmden asla vazgeçilmemesinden yana. İran, Afrika ve Uzakdoğu ülkeleri ile peş peşe yapılan turizm anlaşmalarını heyecan verici bir gelişme olarak niteleyenler, görünen o ki hâlâ Hintli, Çinli, Arap turist beklentisi içerisinde.

Turist, turisttir, hepsine kapımız sonuna kadar açık ama hepsini aynı oteller ve tatil köylerinde mi ağırlayacağız yoksa yeni konseptler mi oluşturacağız, enine boyuna düşünmekte yarar var!..

Turizm Şurası, TÜRSAB seçimi

Önümüzdeki haftalarda, turizm adına iki önemli süreç var. İlki Turizm Şurası, ikincisi ise TÜRSAB seçimi. Sektöre taze bir kan ve moral getirecek mi, yeni bir şahlanışın habercisi olacak mı? Hep birlikte göreceğiz. Şuralardan çok fazla bir beklentiye girmemek gerekir.

Eğitim şuraları, sık sık toplanıyor ve eğitimin hali ortada. Umarız, Turizm Şurası, sektöre yeni bir açılım getirir. TÜRSAB seçiminde ise gelenekçiler mi yoksa yenilikçiler mi kazanacak? Değişim zamanı geldi de geçiyor diyenler kadar, yeterince macera yaşadık bir yenisinin zamanı değil görüşünü savunanlar da

Yazının Devamı

Sınavlar yüzünden eğitimin pusulası şaştı

22 Ekim 2017

Eğitimin amaç ve hedefleri altüst oldu!

Sınavda soru sorulmayan dersler, adeta tu kaka ilan edildi.

Daha da vahimi, MEB ve YÖK’ün bu eğitim katliamına herkesin seyirci kalması!

Dünyanın en önemli coğrafyasında coğrafya dersi itibarsızlaştırıldı, tarih yazan bir milletin evlatları tarih dersinden yoksun bırakıldı, felsefenin doğduğu topraklarda felsefe yok sayıldı. Temel bilimler angarya diye, bölümler kapatıldı...

Diğer dersler de ondan farklı mı?

Örneğin Türkçe ve matematik.

Lise ve üniversiteye girişte en ağırlıklı dersler onlar oldu.

Peki, sınavlarda adayların ana dilimizi ne kadar iyi kullandıkları, kaç kelimeyle düşünüp, konuşup, yazdıkları, kaç kitap okudukları mı ölçülecek yoksa ezbere dayalı testlerle havanda su mu dövülecek?

Yazının Devamı

Yeni YÖK politikası: Çevir kazı yanmasın

21 Ekim 2017

Görünen o ki YÖK hiçbir zaman, hiçbir şeyden ders almayacak!
10 gün önce açıkladıkları sistem delik deşik oldu ama onlar hâlâ kendilerini haklı çıkartmaya çalışıyor.
Yapılan revizyon madem o kadar önemliydi, neden 10 gün önce yapılmadı?
Yeni sistemin simülasyonunu yapmışlar, eğer bu sistem geçen dönem uygulansaydı, 350 bin yerine 60 bin kontenjan boş kalırmış!
Güldürmesinler!
Belli ki hâlâ işin özünü anlayamamışlar!
Adaylar, puanları yetmediği için değil, diplomaları işe yaramadığı için YÖK’ün çakma üniversitelerinde okumak istemedi!

Yazının Devamı

Revizyonist YÖK ve ‘konforlu’ TEOG!

20 Ekim 2017

YÖK geçen hafta açıkladığı yeni sınav sistemini revize etti!
YKS’de yok saydığı Tarih’e hak ettiği değeri verdi. Ama bu kez de Coğrafyacılar ayakta, çünkü soru sayıları ve etkileri azaltıldı.
Bir başka tartışma ise Felsefe Grubunda, Felsefe var mı, yok mu? YÖK’ün yayımladığı bültende, Felsefe Grubu (Mantık, Psikoloji, Sosyoloji) olarak gösteriliyor. Bu da kafaları karıştırdı.
Sınav tarihleri 23-24 Haziran olarak açıklandı.
Adayların tamamının gireceği TYT ve YKS cumartesi, yüzde 3’ün gireceği Y. Dil sınavı ise pazar günü yapılacak.
Keşke Y. Dil cumartesiye, YKS de pazara alınsaydı.
Bu konuda da bir revizyon gelirse şaşırtıcı olmaz!

Yazının Devamı

ÖSYM’de değişen hiçbir şey yok

19 Ekim 2017

Türkiye, yeni sınav sisteminin yarattığı rahatsızlıklar nedeniyle çalkalanırken, ÖSYM’nin bu konuda tek kelime yorum yapmadan, sınavı YÖK’ün açıkladığı şekliyle yapacağını duyurması anlaşılır gibi değil.
O yetmiyormuş gibi, bir önceki sınavda binlerce öğrencinin hayatını altüst eden 9.45 kuralını hiçbir şey yokmuş gibi kaldırması ve bunu yapanların hâlâ o kurumda karar verici konumda olması, pişkinliğin bu kadarına da pes dedirtiyor.
Görünen o ki ÖSYM’de Başkan değişse de yazboz sistemi hiç değişmeyecek.
Şipşak dershaneler ve yayıncılar gibi ÖSYM de anında YKS’yı kabullenerek, rantçılar listesinde ilk sırada yer aldı.
Keşke, ücretten önce, sınavın geçerliliğine, adilliğine, ölçme-değerlendirme yeterliliğine kafa yorsalardı.
Sorgusuz sualsiz!
ÖSYM Başkanı Mahmut Özer’in koltuğuna alışması belli ki zaman alacak.

Yazının Devamı

Bahçeli de beğenmedi!

18 Ekim 2017

Yeni üniver- siteye giriş sistemine toplumun her kesiminden tepki vardı, bu kervana MHP Genel Başkanı Bahçeli de katıldı.
Devlet Bey yeni sistemi çok sert sözlerle eleştirdi ve “İktidar bize destek versin sınavları hepten kaldıralım” dedi.
Nasıl olacağını açıklamadı ama belli ki bir bildiği var.
Milli Eğitim Bakanı Yılmaz ve YÖK Başkanı Saraç kendisinden bir randevu alıp, sistemin detaylarını öğrenmeli.
Atalarımız boşu boşuna “El elden üstündür” dememişler.
Bakarsınız, gerçekten de sınavları tümüyle ortadan kaldıran bir sistem getirirler, biz de ayakta alkışlarız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Başbakan Yıldırım’ın, öğrencilerin, velilerin, dershaneler ve yayıncılar dışında, toplumun her kesiminin istediği de bu değil miydi!

Yazının Devamı

Zor bir hafta olacak!

17 Ekim 2017

Liselere girişin nasıl olacağı hâlâ belli olmadı.
Üniversiteye giriş arapsaçına döndü.
Atamalar konusunda çıt yok.
Ya iş, ya eş konusunda hâlâ mağduriyetler yaşanıyor.
Yardımcı doçentliğe yeni bir düzenleme geliyormuş.
Okullarda hemen her gün yeni bir şey için para toplanıyor.
100 bini aşkın ortaokul mezunu hâlâ okulsuz.

Yazının Devamı

Hatadan dönmek erdemdir!

15 Ekim 2017

Türkiye günlerdir yeni üniversiteye giriş sistemini konuşuyor. Çünkü milyonları ilgilendiriyor. Çok daha önemlisi, ortaya öyle bir sistem konuldu ki hemen herkesin bu konuda söyleyeceği bir çift sözü var...
YÖK Başkanı Saraç yeni sistemi açıkladı ve ortadan kayboldu.
Şu ana kadar yapılan eleştirilere yönelik olarak, olumlu ya da olumsuz tek satırlık bir açıklama yok.
Bu yüzden de tartışma süreci uzadıkça uzuyor.
Konulara vakıf olan olmayan herkes konuşuyor ve eğer böyle giderse, yeni sistem, daha uygulamaya girmeden miadını doldurmuş olacak.
Belki ertelenecek, belki de biz yaptık oldu denilerek, eleştiriler tümüyle göz ardı edilerek, hayata geçirilecek.
Bu da tıpkı ÖSYM gibi, YÖK’ün de yıpranma sürecini hızlandıracak. Yaptıkları onca olumlu icraatı bizzat kendileri gölgelemiş olacak...

Yazının Devamı