Yeni dosyalar açıklayacağız

9 Mayıs 2014

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Genç Bakış programında Başkent Üniversitesi öğrencilerinin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.


CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin önceki gece Genç Bakış’ta konuğumuzdu. Yerel seçimlerin analizini yaptı, cumhurbaşkanlığına yönelik görüşlerini paylaştı, yeni “yolsuzluk dosyaları”nın sinyallerini verdi, merkez sağdan hatta Ak Parti’den kendilerine ciddi transferler olacağını iddia etti.
Başkent Üniversitesi’nde gerçekleşen programda, İstanbul için Sarıgül değil de kendisi aday gösterilseydi, seçimi kesinlikle kazanacağını belirterek “Eğer bu gerçekleşseydi şu an Türkiye çok farklı konuları konuşuyor olacaktı” dedi. İşte programdan önemli satır başları:
- Özellikle bu son dönemlerde yaşamış olduğumuz sorunlardan kaynaklı, önümüzdeki günlerde merkez sağda, ANAP’ta, DYP’de ve hatta Ak Parti’de siyaset yapan önemli arkadaşlarımız CHP çatısı altında buluşacaktır. Tam da Atatürk ilkelerinin gereği olarak. Bütün burada birleşmeli. Türkiye’nin geleceği açısından bu büyük bir ihtiyaçtır, bu ihtiyaca da CHP cevap verecektir.

Yazının Devamı

Eğitimde çok şeyler değişecek!

8 Mayıs 2014

Eğitimde büyük değişimlere hazır olun. Eğitim Bakanı Nabi Avcı, kendinden önceki diğer bakanlardan çok farklı. Bir şeyleri değiştirirken ortalığı toza dumana bulamıyor. Ne yapacaksa sessiz, sakin, ortalığı ayağa kaldırmadan yapıyor.
En kritik konuları bile zamana yayıyor, tansiyonu düşürüyor ve tam da unutulduğu anda değiştiriveriyor.
Yasal dayatmalar ya da ret kararları da onu o kadar etkilemiyor. Ne yapacaksa, ne yapıyorsa, onu yapmaya devam ediyor. Bu yaz yani okullar kapandığında, seçimlerin çok yoğun bir şekilde konuşulduğu bir dönemde sınavlardan öğretmen atamalarına, bürokrasiden yönetmelik değişikliklerine çok önemli gelişmeler olacak.
En önemli değişikler de TEOG’da yaşanacak. Her ne kadar bu kimilerinin hoşuna gitmese de... İzlemeye devam...

Yazının Devamı

Kolejlere girişte fırtınalar kopacak

7 Mayıs 2014

Türkiye’nin en iyi liselerinde, yanlış kayıt sistemi nedeniyle, her yıl, binlerce kontenjan boş kalıyordu.
Milli Eğitim Bakanı Avcı, geçen yıl vakıf olduğu bu duruma, gelecek yıl yani önümüzdeki kayıt döneminde, son vereceğini açıklamıştı.
Ve şimdi bunun gereğini yerine getirmek için yapılan çalışmalar son noktaya gelmiş. Yeni sistem her an açıklanabilir...
Çocuğu ya da bir yakını geçtiğimiz yıllarda fen ve anadolu liselerine ya da kolejlere girenler, yaşanan sıkıntıyı çok iyi bilirler.
8’inci sınıf öğrencileri, liselere giriş için aynı sınavda yarışıyorlar ama tercih ve yerleştirme usulleri, kolejlere girişte tamamen farklı oluyordu. Bu yüzden de, anadolu liseleri ile kolejler arasındaki gel-git yüzünden hem velilerin çekmediği çile kalmıyor hem de kontenjanlar bir türlü dolmuyordu...
Şimdi, tıpkı üniversiteye girişte olduğu gibi ortak tercih ve merkezi yerleştirme sistemi uygulanacakmış. Yani öğrenci, devlet, özel demeden karma tercih listesi hazırlanacak, yerleştirme de merkezi sistemle yapılacak. Boş kalan kontenjanlar için de, ikinci bir yerleştirme yapıldıktan sonra, kayıt dönemi sona erecekmiş.
Üniversiteye girişte yıllardır uygulanan bu sistem, liselere

Yazının Devamı

Neden hiç kimse işini sevmiyor?

6 Mayıs 2014

Bir lokantaya gittiğinizde, garsonun yüzünden düşen bin parçadır. Devlet dairesine gittiğinizde de durum farklı değildir. Ama sakın ola, bir gazete ya da televizyona bağlanmaya çalışıp, birisine bir şeyler sormaya kalkmayın, dayak yemekten kötü olursunuz. Polisle, zabıtayla, jandarmayla karşılaştığınızda da onlardan güler yüz beklemeyin. Bankaya, esnafa, oto tamirciye, kuaföre, otoparka, okula, fabrikaya, çarşıya, pazara nereye giderseniz gidin, işini, canı gönülden severek yapanı zor bulursunuz. Hele ki hizmet sektöründe!..
Peki bu kişiler, sevmedikleri işi neden yaparlar? Hem kendilerine hem de başkalarına neden eziyet çektirirler?..

Yanlış eğitim, yanlış iş!
Konuyu, isterseniz gelin ta en başından ele alalım. Yani işe, ailelerin ve eğitim sistemimizin, gençleri nasıl yanlış yönlendirdiklerinden başlayalım...
Doğan her çocuğu, daha dünyaya merhaba dedikleri ilk günden itibaren benim aslanım, doktor, mühendis, paşa, öğretmen olacak ninnileriyle uyutuyoruz. Tamirci, itfaiyeci, garson ya da çöpçü olacak diyenini hiç duymadık.
Çıtayı böylesine yüksek tutup, sonra da hayalini kurdukları meslekleri yapamayanlar ya da yeterince eğitim olanağı bulamayanlar, hangi işi

Yazının Devamı

Beyin göçünden korkmalı mıyız?

4 Mayıs 2014

Her yıl on binlerce gencimiz yurtdışına gidiyor. Pek çoğu da en başarılı olanlar. Peki, bu ülkemiz için olağanüstü bir kayıp mı yoksa kazanç mı?
Eğer ön yargılarınız yoksa, nereden baktığınıza bağlı olarak bunu bir kayıp olarak da görebilirsiniz, kazanç olarak da.
Çünkü her iki durum da söz konusu.
Ama sonuçta kazanan hem birey hem de ülkemiz oluyor.
Çünkü gittikleri ülkelere de yerleşseler, onlar hep bizim bir parçamız olarak kalmaya devam edecekler. Diasporanız ne kadar güçlüyse siz de o kadar güçlüsünüz.
Ermeni ve Musevi diasporasının gücü ortada. Ülkeleri her ne kadar küçük olsa da, güçleri ve tanınırlıkları, parmak ısırtıyor.
Dünyayı gezerken ya da gazete haberlerinde hep görüyoruz.

Yazının Devamı

Onlar alkışı hak ettiler!

4 Mayıs 2014

Eğitim sayfasındaki gençlerimizin başarılarını görüp de gururlanmamak elde değil.
Bırakın ülkemizi, Amerika, Avrupa, Japonya, Çin başta olmak üzere hangi ülkede, hangi zenginliğe ve eğitim seviyesine sahip olursanız olun, çocuklarınız, o üniversitelere kabul edildiğinde, hem de yüzde 100’e varan burslarla kabul edildiğinde, mutlulukların en büyüğünü yaşarsanız...
Pek çok ülke için böylesi başarılar, petrolden ve diğer yeraltı madenlerinden çok daha değerlidir. Onlara destek için her şeyi yaparlar. Ama maalesef bizde yakın çevrenin dışında hiç kimsenin haberi olmaz.
Ne bir şarkıyla, attığı bir golle ya da bir diziyle yıldızı parlayan şöhretler kadar değer görürler ne de medyanın ilgisini çekerler. Oysa ülkeleri ileriye taşıyan hep onlardır!..

Yurtdışı eğitim
Anne babalar her zamankinden çok daha fazla çocuklarının eğitimini düşünmeye başladı. Çünkü onları her zamankinden çok daha zor koşullar bekliyor.

Yazının Devamı

Yetişkinler cumhuriyeti mi gençler cumhuriyeti mi?

3 Mayıs 2014

Eğitim sistemimiz A’dan Z’ye değişmelidir diyenlerin sayısı her geçen gün artıyor.
Durduk yerde mi bunu söylüyorlar? Kesinlikle hayır.
Çünkü, velilerden siyasetçilere, öğrenciden öğretmene, işverenlerden bilim insanlarına, eğitim sisteminden şikayetçi olmayanı bulmak çok zor.
Hemen herkesin kendine göre gerekçeleri var.
Öğretmen öğrenciden, öğrenci öğretmenden, üniversiteler işverenlerden, işverenler üniversitelerden, halk siyasetçilerin duyarsızlığından, siyaset de halkın umursamazlığından şikayetçi. Ayrıca hepsi birden medyanın bu konudaki ilgisizliğinden yakınıyor.
Yani tam bir yumurta-tavuk ilişkisi. Sorun belli de, sorumlusunu arayın ki bulasınız..

Yazının Devamı

Selçuk Yöntem: En büyük korkum yarışmacı olmak!

2 Mayıs 2014

Genç Bakış, önceki gece KKTC’de Girne Amerikan Üniversitesi’ndeydi. Girne Amerikan kurulalı 30 yıl olmuş.
Kuruluşunu hatırlıyorum, yıllar ne kadar hızlı geçiyor. Üniversitedeki gelişmeleri yakından izliyordum ama son halinin hele hele öğrencilerinin, yakından tanıyıp uzun uzadıya sohbet ettiğiniz Türkiye’deki iyi üniversitelerden hiçbir farkının olmadığını görüyorsunuz.
Onlar da siyaseti fazlasıyla seviyorlar.
Konu ve konuk her ne kadar siyasetin çok uzağındaysa da, ne yapıp, ne edip sözü hep siyasete getirdiler.
Selçuk Yöntem, çok başarılı bir sanatçı ve bir o kadar da çok iyi bir insan. Öğrencilerle diyaloğu müthişti. Kendisini çok sevdiler.
Programın en şaşırtıcı anekdotu ise İstanbul’da yaptığımız sokak röportajlarına katılanların neredeyse tamamının Girne’nin nerede olduğunu bilmemeleri hatta ismini ilk kez duymaları. Oysa dünyanın en güzel yerlerinden birisi...

Yazının Devamı