Abbas Güçlü

Selhan Taş, Muğla Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği 2008 mezunu. Annesiz büyüdüğü için çocukluğundan beri en büyük hayalinin bir yuva kurmak olduğunu söyleyen Taş’ın ikinci hayali ise mesleğini yapabilmek. Henüz ikisini de gerçekleştirememiş.

ABBAS GÜÇLÜ'NÜN YAZI DİZİSİNİN TAMAMI MİLLİYET'TE...

Eğitim-Sen’in 8 yıl genel başkanlığını yapan Alaaddin Dinçer, 2 yıldır Üsküdar Kısıklı İlköğretim Okulu’nda öğretmenlik yapıyor. Uzunca bir dönem eğitimin sorunları deyince araştırmaları, eylem ve protestolarıyla o akla gelirdi. Gelişmeleri hâlâ çok yakından izliyor.

ABBAS GÜÇLÜ'NÜN YAZI DİZİSİNİN TAMAMI MİLLİYET'TE...

Gün geçmiyor ki öğretmenler sokağa dökülmesin. Hemen her gün farklı
bir kentte, farklı etkinliklerle yaşadıkları mağduriyetleri dile getiriyorlar. Kaderlerinde bazen coplanmak bazen de adliyeye götürülmek var

ABBAS GÜÇLÜ'NÜN YAZI DİZİSİNİN TAMAMI MİLLİYET'TE...

Yasemin Çakıcı İstanbul Üniversitesi Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği’nden 2006 yılında mezun oldu. En büyük hayali öğretmenlikti ama olamadı. Garsonluk, anketörlük, stand hostesliği dahil birçok işte çalışmış. Yasemin Çakıcı bu yıl da atanamazsa yine iş aramaya başlayacak

ABBAS GÜÇLÜ'NÜN YAZI DİZİSİNİN TAMAMI MİLLİYET'TE...

Anadolu Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği 2006 Mezunu Funda Koç, geleceğini çalanlara karşı çok öfkeli

ABBAS GÜÇLÜ'NÜN YAZI DİZİSİNİN TAMAMI MİLLİYET'TE...

Öğretmenler, geleceğin mimarıdır. Sadece çocuklarımızın geleceğine değil, yetiştirdikleri öğrencilerle ülkelerin de geleceğine yön verirler.
Bir ülkenin eğitim kadrosu ne kadar güçlüyse, o ülke o kadar güçlüdür.
Peki bizim öğretmenlerimiz ne kadar güçlü? Ve geleceğimize yön veren mimarlar acaba kendi önlerini ne kadar görebiliyorlar. Daha da önemlisi, gelecek güvenceleri var mı?
İşte bu yazı dizisinde bakanlar, dekanlar, uzmanlar değil sadece onlar konuşacak.
Çektikleri çileleri, yaşadıkları kaosu, gördükleri ilgilisizlikleri ve en önemlisi de beklentilerini, tabi hala içlerinde umut kaldıysa, onları sizlerle paylaşacaklar.

ABBAS GÜÇLÜ'NÜN YAZI DİZİSİNİN TAMAMI MİLLİYET'TE...

Sınavlar, eğitim sistemimizin en büyük baş ağrısı. Hangi iktidar, hangi bakan gelirse gelsin bu “illet“ten kurtulmamız mümkün değil. Öylesine büyük bir sektör haline geldi ki, milyar dolarlar konuşuluyor. Yani hem rantı büyük hem de işlevi...
On milyonlarca çocuğun, gencin geleceği, birkaç saatlik bu sınavlara bağlı. İyi puan alırsa iyi bir liseye girer. Ama iyi bir liseden mezun olması yetmez. LYS’ye girip iyi bir puan alacak ki iyi bir üniversitenin iyi bir bölümüne girsin. Peki bu kadarı yeter mi? Kesinlikle hayır. Çünkü artık üniversite diploması da yetmiyor. Artı neyin var, yani yüksek lisansın, doktoran var mı ona bakılıyor. İşte o noktada yeni bir sınav süreci başlıyor. Bu kez de ALES’e girmek ve yüksek puanlar almak zorundasınız. Tabii bu arada yabancı dil için ÜDS de olmazsa olmazlardan birisi...
Öyle ya da böyle mastırı da bitirip tamam artık rahatlıkla iş bulabilirim noktasına geldiğinizde ise karşınıza kapı gibi KPSS çıkıyor. Onu aşmadan, bazen aşsanız da, kamuya yönelik hiçbir işe girmeniz mümkün değil. Örneğin önceki yıl KPSS’de Türkiye birincisi olan ODTÜ Fizik mezunu öğretmen, kendi branşında öğretmen alınmadığı için açıkta kaldı!.. Şimdi böylesi bir ortamda,

Hemen her alandaki bölünmeye bir yenisi daha eklendi. KPSS’de yaşanan kopya skandalı yüzünden öğretmenler ikiye bölündü. Bir bölümü ısrarla sınavın iptalini isterken, diğerleri kesinlikle buna karşı çıkıyor.
Görünen o ki ne yönde karar alınırsa alınsın, atama bekleyen öğretmenlerin yarısı bu karara karşı çıkacak. Bu da içinde bulunulan kaosu daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor.
Bu arada KPSS’de yaşanan gelişmeler, nihayet siyasetin de gündemine girdi. CHP, TBMM’de bir araştırma komisyonu kurulmasını istedi. AKP de vicdanları rahatlatacak adil bir kararın alınmasından yana olduğunu duyurdu.

En iyi okullar boş!
İktidar ve ana muhalefetin konuda ortak noktada buluşması, çözümü de beraberinde getirebilir. Ve yine umarız TBMM’de bir araştırma komisyonu kurulmasına yönelik önerge, tüm siyasi partiler tarafından kabul edilir ve sadece KPSS’yi değil, tüm giriş sınavlarını mercek altına alır!..
Fen ve anadolu liseleri ile sınavla öğrenci alan liselerde 2. yedek kayıt dönemi dün sona erdi. Ama GS, İstanbul, Erkek, Kabataş gibi en iyi anadolu liseleri ve fen liselerinde de çok önemli kontenjan açıkları var. Çünkü ortada kayıt yaptıracak yedek öğrenci yok. 1 Eylül’de 3. yedek